Ambalajsız tavuk almayın! Türkiye’deki 16 tavuk markası birleşmiş ve Sağlıklı Tavuk Bilgi Platformu’nu oluşturmuşlar. Şu sıra yürüttükleri kampanyanın adı ise “Sağlıklı büyüyen Türkiye için daha çok protein”. Malum geçtiğimiz yıllar tavuk eti ve yumurta satışı yapan firmalar için kolay olmadı. “Kuş gribi” tavuk ve yumurtayı tüketicinin gözünden düşürdü. Oysa markalı ve ambalajlı ürün tükettiğimiz sürece hiç bir risk yoktu. Ben şahsen, evin annesi olarak, ne tavuk ne de yumurta satın alıp tüketmeyi durdurmadım. Ama mutlaka ambalajlı ve marka ürünleri tercih ettim. Bazılarınız, “İstanbul’un göbeğinde bunu söylemek kolay” diyebilir, fakat bu ambalajlı ürünler Türkiye’nin her yerine ulaşıyor, bilesiniz! Üstelik açık tavuk satmak zaten yasal da değil. “Peki, İstanbul’un göbeğinde en lüks muhitlerde bile niye açık tavuk satılıyor?” diye de sorabilirsiniz. Cevap: Türk olmaktan, yani kültürel alışkanlıklardan! Meğer, firmaların gönderdiği ambalajlı tavuklar açılıyor ve böylece açıkta kilo usulü satılıyormuş. Tabii, bu da yasal değil, risk almak isteyen satıcılar ve tüketiciler kendileri biliyorlar, yani bu durumu seçiyorlar. Öte yandan, protein tüketimi sağlığımız için zaruri, özellikle de büyümenin gerçekleştiği çocukluk çağında, 0-18 yaş aralığında. Bu konuda ben şanslı anneyim, çünkü kızım 3 yaşından beri et, tavuk, balık hiç birini ayırmıyor, hepsini tüketiyor. Eh, 3 yaşına kadar bu ürünleri sevdirmek için yaptığım şakrabanlıkları da size başka bir yazı da anlatayım. Şimdilik sevgiyle kalın...
| ANNEYİ KAYIRAN KÖŞE
|
BESLENME ANNE KARNINDA BAŞLIYOR
Sosyal eşitsizliklerin beslenmeye etkisi doğum öncesi dönemde başlıyor. İnsanın en önemli organı olan beyin ana rahminde ve doğumu izleyen ilk 2-3 yıl içerisinde gelişiyor. Doğum öncesi dönemde beyin gelişimini etkileyen besin ögelerinin başlıcaları; iyot, demir, çinko, folik asit, B-12, B-6, E ve A vitaminleri ve elzem yağ asitleri. Kadınların gebelik öncesi ve sırasında bu besin öğelerini yeterince alamamaları çocuğun beyin özürlü olarak doğma riskini arttırıyor.
Yetersiz ve dengesiz beslenme ve olumsuz yaşam koşulları yüzünden çocukların yüzde 46’sı zayıf, yüzde 16’sı sık hastalanmakta. Bunların yanında özellikle yüksek gelirli ailelerin çocuklarında her geçen gün şişmanlık ve buna bağlı olarak insülin direnci merkezli metabolik sendrom riski artıyor. Beslenme sorunları açısından riskli grupların biri de yüksek öğrenim gençliği. Öğrencilerin yarıya yakını düzenli kahvaltı etmediği gibi öğle ve akşam yemekleri de yeterli ve dengeli beslenme gereksinmesini karşılayamıyor.
|
| Çocuklar daha çok “protein” tüketmeli!
Protein yetersizliği en çok 6 ay ile 5 yaş arasındaki çocuklarda görülüyor.Bitkisel protein tüketim oranı yüksek, hayvansal protein kullanım oranı düşük olan ülkemiz için tavuk, hem besleyici bir protein kaynağı, hem de gelir düzeyi düşük aileler için ekonomik bir çözüm. Sağlıklı Tavuk Bilgi Platformu’ndan aldığımız bilgiler, tavuk etinin önemine dikkat çekiyor. Ülkemizde tahıla dayalı beslenme yaygın, et tüketimi sadece yüzde 3! Tahıl grubu tüketimini takiben ikinci sırada sebze tüketimi geliyor. Günlük enerjinin ortalama yüzde 44’ü sadece ekmekten, yüzde14'ü diğer tahıl ürünlerinden sağlanıyor. Yıllara göre besin tüketim eğilimi incelendiğinde; ekmek, süt-yoğurt, et ve et ürünleri, taze sebze ve meyve tüketimi azalırken; kuru baklagiller, yumurta ve şeker tüketimi ise artıyor. Buna göre gelir düzeyi düşük aileler beslenme gereksinmelerini, halk ekmek satış yerlerinde kuyrukta bekleyerek alabildikleri ekmek, pazarların son saatlerinde ucuzlayan ya da kendi yetiştirdikleri sebze-meyve ve şekerli çayla karşılıyorlar. Protein değeri yüksek besinler ise daha yüksek gelirli aileler tarafından tüketiliyor.
PROTEİNSİZ ÇOCUK KISA KALIYOR! Sonuçta, kronik beslenme yetersizliğinin bir göstergesi olan yaşlarına göre kısa boylu (bodur) kabul edilen çocukların oranı ilk yaştan itibaren devamlı bir artış gösteriyor. Ülkemizde 24-59 aylık çocukların yaklaşık yüzde 15’i bodur sınıfında yer alıyor. 5 yaşındaki çocukların yaklaşık yüzde 15’i kronik olarak yetersiz beslenmiş ve yüzde 5’i ciddi şekilde bodur. Tüm bu göstergeler, bize, yetersiz ve dengesiz beslenme alışkanlıklarını ve tekrarlayan kronik enfeksiyonların varlığını yansıtıyor.
ÇOCUKLARDA PROTEİN YETERSİZLİĞİ DURUMUNDA: - Çocuklarda büyüme geriliği, fizik ve zeka gelişiminde duraklama görülür. - Çocukların kiloları normalin altına düşer. - Sık tekrarlayan ishaller ve diğer enfeksiyonlar görülür. - Boya oranla ağırlıkta belirgin azalma gerçekleşir. - Boya göre ağırlık eksikliği yüzde 10 ve üzeri ise boy kısalığının beslenme bozukluğuna bağlı olması muhtemeldir.
TAVUK EKONOMİK BİR ÇÖZÜM Dolayısıyla, bitkisel protein tüketim oranı yüksek, hayvansal protein kullanım oranı düşük olan ülkemiz için tavuk, önemli bir protein kaynağı. Çünkü beslenme değerinin yüksekliği yanında kırmızı ete oranla daha ekonomik bir gıda. Ayrıca, tavuk eti yağsız, proteince zengin ve kısa lifli oluşu nedeniyle çiğnenmesi ve hazmı da kolay. Üstelik, tavuk eti yüksek biyolojik değere sahip ve B grubu vitaminleri ve demir bakımından da zengin.
DİYETİSYEN DİLARA KOÇAK: “ÇOCUK VE PROTEİN İLİŞKİSİ” “Çocukların büyüme ve gelişmesinde en önemli temel besin ögelerinden biri proteindir. Çocukların yeterli oranda protein alması, erişkinlerdeki gibi sadece dokuların tamiri ve yeniden yapılanması için değil, vücudun büyümesi ve gelişmesi için de gereklidir. Yeterli ve kaliteli protein alınmadığı zaman önce büyüme durur, vücut ağırlığı azalmaya başlar. Sonra giderek vüudun dürenci azaldığı için hastalıklara yakalanma olasılığı artar; hastalıklar da uzun sürer ve ağır seyreder. Ülkemizde çocuklar maalesef yeterli düzeyde proteini, özellikle de vücutta kulllanım oranı yüksek olan hayvansal protein tüketmiyorlar. Proteinin biyolojik değerinin yüksek olması, vücutta kullanım oranı ile orantılıdır. Biyolojik değeri yüksek olan protein vücutta daha iyi kullanılır. Proteinler; hücre bölünmesi ve gelişmesi için çok önemlidir, bağışıklık sistemimizi korur ve güçlendirir, metabolizmamızı çalıştırır; kas, kemik ve kan hücrelerini oluşturur; hücrelerin, enzimlerin ve hormonların yapı taşıdır; hücrelerin yenilenmesi için önemlidir. Dolayısıyla, biyolojik değeri yüksek olan yumurta, et, tavuk, balık, süt ve peynir gibi gıdaların yeteri kadar tüketilmesi çocukların sağlığı için elzemdir.” |
ÇOCUKLARDA GÜNLÜK PROTEİN İHTİYACI
1-3 yaş çocuklar günde 15-18 gram protein tüketmeli: 1 bardak süt, 1 kibrit kutusu kadar peynir, 2 köfte kadar tavuk, et , balık ile sağlanabilir.
4-6 yaş çocuklar günde 20-25 gram protein tüketmeli: 1-2 bardak süt veya yoğurt, 1 kibrit kutusu kadar peynir, 3 köfte kadar tavuk, et, balık ile sağlanabilir.
7-9 yaş çocuklar günde 26-38 gram protein tüketmeli: 2 bardak süt veya yoğurt, 2 kibrit kutusu kadar peynir, 3-4 köfte kadar tavuk , et, balık ile sağlanabilir.
10-13 yaş erkek çocuklar günde 39-60 gram protein tüketmeli: 3 bardak süt veya yoğurt, 2 kibrit kutusu kadar peynir, 3-4 köfte kadar tavuk, et, balık ile sağlanabilir.
14-18 yaş erkek çocuklar günde 55-70gram protein tüketmeli: 3 bardak süt veya yoğurt, 2 kibrit kutusu kadar peynir, 4-5 köfte kadar tavuk, et, balık ile sağlanabilir.
14-18 yaş kız çocuklar günde 43-66 gram protein tüketmeli: 3 bardak süt veya yoğurt, 2 kibrit kutusu kadar peynir, 3-4 köfte kadar tavuk, et, balık ile sağlanabilir. |
|
|