Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:
Peri tozu attım zamana

27 Ocak 2020 - 02 Şubat 2020 haftası

27 Ocak Pazartesi

Bir yanım barışmak isterken bir yanım tüm ipleri koparmak istiyor olabilir mi? Bir yandan çok seviyorum, lütfen, dur, gitme diyorum bir yandan git diyorum, git hadi, durma! Neyi öğrenmem gerekiyor? Sen benim öğretmenim misin yoksa sevgilim mi? Kanatlarım mısın yoksa boynuzlarım mı? Kanatlarım mı açılan yoksa boynuzlarım mı çıkan? Boynuzlandığımdan değil kendimi boynuzlamayı seçmiş bulduğumdan... Yaptığım kötü bir şey olduğundan değil, içine yalan bulaştırdığımdan, o dürüst olanı incitmeyi, böylece başarmış olduğumdan...

Bir yanda yüreğimi hoplatan, bir yanda içimi ısıtan... Hangisini seçeceğim? Yüreğimi hoplatan, eninde sonunda hoplamaktan zıplamaktan yorulacağını bildiğim! İçimi ısıtansa, sokulacak olan yanıma, tam da nasıl üşümüş olduğumu fark edeceğim o anda! Yol arkadaşı olduğumuz ve bizi yoldan çıkaran...

Yoldan çıkmış olmaktan korkmanı istemiyorum; çünkü biliyorum, bu korku tüm güzel şeylerin üzerine düşecek gölgedir. Sadece kalbinin ne dediğini duymanı istiyorum; yoldan çıkmış bulduktan sonra kendini ya da yoldan çıkmadan hemen önce! Hesap sormuyorum, sadece soruyorum, burada mıyız hala? Değilse de, öyleyse de sarılalım; teşekkür etmek ya da iyi ki demek için, seni seviyorum ve işte böyle öğreniyorum, hayat hatalar için suçlamaktan çok daha fazlası!

28 Ocak Salı
Yapmak istediğimiz her şey, dünyaya gelme sebebimizle ilgili değil! Bir yandan da yapacağımız her şeyin dünyaya gelme sebebimizle ilgili olması, bu dünyayı anlamış olma hali değil! Menderesler çizmek diyebiliriz aslında çıkış yolu için! Dünyanın nimetlerine dal, orada burada olmana değer kazandıran bir şey keşfet, onunla ruha yüksel!

Yükseldiğin o yerden yine in dünya nimetlerine, hatta bunun için mücadele et ve başka değerli bir şeyi keşfet, onunla tekrar yüksel! Her yükseliş biraz daha ileriye, o son kapıdan geçmeye biraz daha hazır olacağın bir yere! Olabildiğince yavaş, acele etmeye hiç gerek yok; zira acele işe şeytan karışır, bilirsin. Buradan çıkarken seni gülümseyerek karşılayacak olan, burada olduğun müddetçe hemen yanı başında seni koruyandan başkası değil!

2 Şubat Pazar
Bir sürü kural koymuştum kendime! Asla yapmayacaklarım vardı! İlk görüşmede sevişmek yoktu! En az iki kere kahve içilecekti! Öyle hemen alkol de yoktu, sonra sabah uyandığımda hiç de iyi hissettiren şeylerle karşılaşmayabiliyordum! Kendimi korumalıydım! İffetimi korumalıydım! Ayaklar altına düşmemeliydim!

İçime sordum. Hiç de memnun değildi. Bir şeyi koruyor değildim, bir şeyi inkar ediyordum. Bu dürüstlük değildi. Dürüstlüğün olmadığı yerde gerçeklik olmazdı. Koyu bir sohbetin ortasındaydım. ‘’Hadi kalk gel!’’ dedim. İşte, yine başlamıştık! Halbuki bunu yapmayacaktım. Yine hüsrana uğrayacaktım. Hayaller kuracak, sonrasında da kendimi yıkıntıları arasında bulacaktım. Hep böyle olmuştu. Muhtemelen yine böyle olacaktı.

Kendime neye iyi ki neye keşke diyebileceğimi sordum. Denememiş olmak bana kendimi daha iyi hissettirmezdi. Öyleyse denemeliydim. Deneyimin olmadığı yerden hayat boşa akıp geçmiş değil miydi? Hayal dünyasına sığınmak yerine gerçek dünyayı yaşamalıydım. Bir adım attım ve oradaydım. Bugün fark ediyorum ki bir buçuk yıldır oradayım. Bunu denememiş olmayı istemezdim. Kirlendim mi? Hayır. Yaşadım ve bunun armağanı, kendimi arzularımla sevmemin karşılığı oldu: beni ben gibi seven bir yol arkadaşı...

Hep güzel şeyler olmadı; bununla birlikte her deneyim beni onun ne olduğunu anlamaya biraz daha yakınlaştırdı. Anladığım sadece o değildi, kendimi de anladım. Benziyorduk. Kendimden yola çıktım, ona vardım. Ondan yola çıktım, kendime vardım. Şimdi en başa dönebilseydim, belki onunla da yol alırdım; bununla birlikte bence yola, tam da buraya gelmek için çıkmıştım ve yarın bana ne ile gelirse gelsin, bugüne teşekkür edip yarını kalbimin var gücüyle kucaklayacağım. Çünkü buna değer!

27 Ocak Pazartesi
Günün Sayısı: 14/ 5 (Denge/ Aziz) (Yolun sonundaki ışığı görebiliyorum. Buraya açılan kapı, kendimi vurduğum zincirler değil, zincirlediklerimi serbest bırakmayı göze alırken kalbimi ne kadar özgür bırakabildiğimle ilgili!)

Günün Tarot Kartı: Yıldız (17) (Gökyüzünün bana söylediği, hiçbir şeyin sonsuz karanlıkta yok olup gitmediği; çünkü sönen yıldızlar bile bugün buradan baktığımda, hala parlak!)

Su (duygu) Enerjisi

* Biliyorum ki bir gün bir şeyler değişecek. Bir gün biz artık burada olmayacağız. Belki hala burada olanlar, biz artık burada olmayanları hatırlamayacak; bununla birlikte biz aslında hala burada olacağız. Sonsuzluk bizi saklayacak, biz sonsuzlukta kendimizi saklayacağız ve biz sonsuzluk olup her yaşayanla buluşacak, yaşayan ve yaşanan olacağız. Yıldızlar, bizim düşlerimizdir. Düşler hep gerçekleşir. Sadece kuranlar her zaman kurduklarına sahip olanlar değildir.

28 Ocak Salı
Günün Sayısı: 15/ 6 (Şeytan/ Aşıklar) (Kalbi değildir insanı durduran, kalbinin önüne engel koymaktır. Durmak değildir iyi olmayan, tekrar başlayacak o coşkuyu içinde duyamamaktır. Orada olmadığından değil, ona gözlerimizi kapattığımızdan...)

Günün Tarot Kartı: Ay (18) (Karanlık çöktüğünde güneş sonsuza dek gitmemiştir, geri dönüşü için geri sayım başlamıştır. Gecenin şarkılarını bilmeyen, gündüzün ritmine ayak uyduramaz. Ağır aksakla başlar fasıllar, yürükle nihayet bulur. İncelikten yoksun olanın elinde ne güzel duru?)

Su (duygu) Enerjisi

* Büyümek, suyun önüne set çekmekle değil, su akarken, akan suya yeni yollar açmakla mümkün olur. Fırtına, önüne dikilmemizle değil, içimizden bir sürü şeyi alarak geçebilmesine izin vermemizle bize gerçeği buldurur.

* Bazen tutabilmek mümkün değildir. Vurur gider. Kırılmış olduğu gerçeğini reddedemeyiz; bununla birlikte yeni sürgünler vermesinin de önüne geçemeyiz. Her zaman onarılmaz, bazen her şeye rağmen olur bazı şeyler ki bu doğanın, ben kendimi kendimden öte bir kendilikte devam ettiririm deme şeklidir.

* Beni kendinden ayırabilir misin? Ben seni kendimden ayırmam. Yanan canın yanan canımdır, gülümsemen gülümsemem, gözyaşın gözyaşım, çaresizliğin çaresizliğim, sorumsuzluğun sorumsuzluğum, kaçışın kaçışım, incitişin incitişim, incinmiş yanın incinmiş yanım... Kızmıyorum sana, kendime de, geçip gidiyorum, nasıl olsa bunu, bir yerlerden tanıyorum.

* Sevginin öğrenilen bir şey olmadığını fark ediyorum. Sevgi izin verilen bir şey... Sana izin vermiyorum, sana akmasına izin veriyorum; çünkü fark ediyorum ki bu akan, sadece sana değil; sana, bana, hepimize ve bizden çok öte...

29 Ocak Çarşamba
Günün Sayısı: 16/ 7 (Yıkılan Kule/ Araba) (Yıkıp geçmedim, yıkılanlara şahit oldum, ya ben de yıkılacaktım ya da sunulan şansı değerlendirmenin bir yolunu bulacaktım. Bunu seçtim. Hala vaktim varken!)

Günün Tarot Kartı: Aşıklar (6) (Kalp seni garantiye almaz, kalp seni uçurumlara sürükler; sadece bilirsin, bin kere düşsen, bin parçaya bölünmezsin; yine birsin, yine birsin.)

Ateş (hareket) Enerjisi

* Geriye dönüp baktığımda hep güzel şeyler görmüyorum. Kimilerine göre leke, kimilerine göre utanç kaynağı, bana göre sadece deneyim! Geçip gidiyorum; kimseye vurmadım, kimsenin hakkı olanı elinden almadım, sadece denedim, başardım ya da başaramadım, bundan dolayı kimseyi suçlamadım, kimsenin de beni suçlamasına izin verecek kadar karşısında durmadım; çünkü daha çok yolum vardı, kimsenin yoluna çıkmadım.

* Zaman, her zaman akan nehir olmazdı, bazen oldukça kuraktı, uzun zaman hiç yağmur yağmazdı, yeşilin yerini sarı alır, yanan ateş iç ısıtmaz bu kez, insanın içini yakardı. Yine de derin bir nefes aldı, onun kökleri artık bu yağmurların suyuyla çiçek açmayacak da olsa, doğa hep yaşayacaktı. Açan çiçekti gerçek, kimin çiçekleri olduğunu, niye umursasındı? Ha dalında olmuş ha kökünde; var olan, her yerde yaşardı.

30 Ocak Perşembe
Günün Sayısı: 8 (Adalet) (Hakkımız olan, onu almak için savaşmamız gereken değil, hak etmemiş olmamızı sağlayanın ne olduğunu anladığımızdır.)

Günün Tarot Kartı: Yıkılan Kule (16) (Her şeyin değişmesi, bir şeyin değişmesiyle başlar.)

Ateş (hareket) Enerjisi

* Yeni bir döngünün başlayabilmesi, sürüp gidenin bir yerinde, her seferinde yaptığımızdan daha farklı bir şey yapmaya cesaret edebilmemizle mümkündür. Hiç konuşmadıklarınızı konuşmak, hiç denemediğinizi denemek, yakınsanız uzaklaşmak, uzaksanız yakınlaşmak... Otorite ile uzlaşmadan, değişimin kendisi olacak otoriteyi kurmak mümkün değildir.

* İnandığım şeyler benim kendimi kandırmamı mı kolaylaştırıyor yoksa kendimle ilgili ve bunun bir uzantısı olan yaşamla ilgili daha çok şeyin farkına varmamı mı sağlıyor? Bazen olduğunu sandığımız kişi olmayabiliriz, tıpkı olduğunu sandığımız kişi olmadığı gibi... Saldırdığını düşündüğümüz kişi saldırmıyordur belki, sadece kendisini korumaya çalışıyordur. Bizim de savunmamız gerekmiyordur belki kendimizi, sadece kendimiz olmaya devam etmemiz gerekiyordur.

31 Ocak Cuma
Günün Sayısı: 9 (Ermiş) (Aradığım şeyin uzakta olmadığını biliyorum. Göklerin sırrı yerdedir. Ruha açılan kapının, nefes aldığım bedende olduğunu biliyorum. Kalbin sözü, uyandığı güne duyduğu sadakatedir.)

Günün Tarot Kartı: Joker (0) (Bir yerden başlamam gerekiyordu. Başladım. Bir yerde durmam gerekiyordu. Durdum. Hızlanmam gerekiyordu. Hızlandım. Yavaşlamam gerekiyordu. Yavaşladım. Önüme dikildiğini fark ediyorum. Bu ezip geçmem için değil, sağdan ya da soldan, bunu seçmem içindir.)

Ateş (hareket) Enerjisi

* İnsanın en büyük savaşı, kendi içindedir. En büyük zaferi, kendisine karşı kazandığıdır ve kendisine rağmen! Çok düş gördüm. Hiçbirinin düş olduğuna inanmadım. Bu tuzağa nasıl düşmüş olduğumu anladığımda, kendime biraz daha yakındım.

* Durmak istemediğimi biliyorum; halbuki durmalıyım. Kendimi yavaşlamaya olsun ikna edebildim. Durmak çok daha kolaylaştı. Durdum ve baktım. Nereye koştuğumu, neden koştuğumu anlamaya çalıştım. Küs olarak uyanmadım bu sabah, barış imzaladım. Tam geçecekken yine kanamaya başlayan yaraların, nasıl açıldığını şimdi anladım.

* Saygı denen şeyin ne ile ilgili olduğunu anlamaya çalıştım. Bana saygı duymanı arzuladım. Saygısızlığına tahammül etmekte zorlandım. Bana bunu nasıl yapardın? Baktım ki bunu sen bana değil, ben kendime yaptım. Kendine saygı duyamayan birinden alamayacağımı bildiğim bir şeyi almaya çalışarak kendimi cezalandırdım.

* Öğrenmem gereken çok şey var. Unutmam gereken de çok şey var. Öyle çok şey biliyorum ki yeni şeyler öğrenmem mümkün olmuyor. Bildiğim her şeyi bir kenara itiyorum. Hafızam boşalıyor. Çok daha iyileriyle değilse de yenileriyle dolduruyorum. Tazelenmiş hissediyorum. Yakında onları da silerim.
 
1 Şubat Cumartesi
Günün Sayısı: 7 (Araba) (İyi ki güvendiğim dağlara karlar yağıyor. Yoksa yeryüzüne inmek aklıma bile gelmezdi!)

Günün Tarot Kartı: Asılan Adam (12) (Hayallerle gerçekler bazen birbirinden öyle alakasız oluyor ki! Yine de hayali olmasaydı bugün bu konuda bir fikrim mi olurdu? Hadi yeni hayaller peşine düşelim!)

Toprak (madde) Enerjisi

* Okuduğum en güzel kitap, uyandığım bir gün boyunca tüm yaşadıklarım! Nerede, nasıl bir odada, nasıl bir yatakta, kiminle ya da yalnız mı uyandığım? Ne kadar çabuk ya da ne kadar geç kendime gelebildiğim, planımın ne olduğu, nelerin olduğu, işin nereye vardığı? Kimlerle karşılaştığım, bana neler anlattıkları, benim ne anladığım, onlara neler anlattığım, onların ne anladıkları, neyi anlamamalarına sesimi çıkarmadığım, onların neyi anlamama seslerini çıkarmadıkları? Ne kadar yakın hissettiğimiz, ne kadar süreci sonlandırmaya çalıştığımız, neyden kaçtığımız, neye yakalandığımız... Bir de bu kitapların hiç sonunun gelmemesi! Bittiğinde bunun beni üzmeyecek olması!

2 Şubat Pazar
Günün Sayısı: 8 (Adalet) (Kılıç, hepimizin arzu ettiği bir silahtır. Diğer elimizde terazi olmadığında sadece başımıza iş açacaktır.)

Günün Tarot Kartı: Aziz (5) (Yıldızlara gitmek istiyordum, her şeyin başladığı yere gittim. Yıldızlar ışığını oradan almıyordu belki; bununla birlikte ben ışığımı oradan alıyordum. Yıldızlara gidemedim; bununla birlikte kendime geldim. Zaten benim yıldızlarda ne işim vardı?)

Toprak (madde) Enerjisi

* Güvende hissettiğim yerde mi olmalıyım yoksa herkesin güvende olduğu yerde mi? Güvendiğim yerde olmalıyım. Nerede? Kendime güvendiğim yerde!

* İstediğim her şeyi yapabilmek isterdim! O zaman küçüktüm. Şimdi isteyip de yapamadığım birçok şey için beni engelleyen her şeye minnettarım. Yapabilmiş olduğumu düşünmek bile istemiyorum.

* Ne yaptığımı bilmem gerekmiyor her zaman! Yapıklarımın mantıklı bir açıklaması olması gerekmiyor. Güvenmemem gerektiği düşünülen insanlara güvenmeyi seviyorum; çünkü onların birilerinin kendilerine güvendiğini hissetmeleri gerekiyor. Yine de bu onlara iyi gelmeyebiliyor. Yine de güveniyorum. En çok ortalık ne kadar karışmış olursa olsun, üstesinden gelebiliyor olmayı seviyorum. Bu güveni hak edenin ne olduğunu anlamak güzel!

Dosta selam olsun,

Hüseyin Akdağ

Kaynak: www.anneoluncaanladim.com

Bireysel Doğum Haritası Analiziniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz:

0212 274 08 47 / 0542 353 90 83

www.heraakademi.com

Doğum haritası analizimiz ile kim olduğunuzu, dışarıdaki kişinin sizi nasıl gördüğünü, neyin size iyi geldiğini, bunların bir araya geldiklerinde birbirlerini nasıl etkilediğini, sahip olduğunuz potansiyelleri, yakın çevrenizi, ailenizi, iç dünyanızı, aşkın sizin için ne olduğunu, yaşama nasıl hizmet edebileceğinizi, partnerinizden aslında ne beklediğinizi, onunla olmanın size sağladığı fırsatları ve bu durumun sizi karşı karşıya bıraktığı sınavları, yaşamda sizi neye çağırdığını, neyin sizin ufkunuzu genişletebileceğini, iş ve kariyer hayatınızın önemli sırlarını, arkadaşlık ilişkilerinizi, neye teslim olmanız gerektiğini ve ruhsal olarak nereden nereye ilerlemenin önemini bulabilirsiniz.


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.