Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:

14 ŞUBAT: İLİŞKİLERİ CANLANDIRMAK İÇİN BİR FIRSAT OLABİLİR Mİ?

14 ŞUBAT: İLİŞKİLERİ CANLANDIRMAK İÇİN BİR FIRSAT OLABİLİR Mİ?

Kimi 14 Şubat Sevgililer Günü’nü anlamsız bulurken, kimi kutlamanın ne zararı var diyor? Bu özel gün, ilişkiler için bir fırsat gününe çevirebilir mi ya da ilişkimizi yeniden yapılandırmamıza katkı sağlar mı?.. Uzmanlara sorduk... İşte, cevaplar...


Son yapılan araştırmalara göre Türkiye’de her 3 kadından 1’i ve erkeklerin neredeyse yarısı partnerlerini aldatıyor. Ama tüm bunlara rağmen aşkı ve ilişkiyi güvenle ve sadakatle sürdürenler çoğunlukta. Gerçek sevgiyi, aşkı bulan ve bırakmayanlar da var hayatta.  Gençlerin yüzde 80’i sevgilisi olduğu zamanlarda Sevgililer Günü’nü kutluyor ve gençlerin yüzde 70’i Sevgililer Günü’nü kutlamayı seviyor. Sevgililer Günü’nü neden kutladıkları sorusuna ise gençlerin yüzde 54,3’ü sevdiğim için, yüzde 17,4’ü sevgilim istediği için derken yüzde 3’ü de arkadaşlarım kutladığı için cevabını veriyor.

Yani kimimiz kendi isteklerimiz doğrultusunda, kimimiz sevgilimizin istekleri ya da toplumsal baskı sonucu Sevililer Günü’nü kutluyoruz. İlişkilerine önem veren, emek harcayan her çift zaman zaman özel bir günü beklemeden birbirlerine sürprizler yaparak, birbirlerini mutlu etmek ister zaten... O halde neden Sevgililer Günü’nde bu mutluluk için çaba harcamayalım?.. Pahalı hediyeler peşinde koşmak ya da göz boyamaya çalışarak sorunları görmezden gelmek gerçekçi yaklaşımlar değil; aslolan sevgiyi ve ilişkiyi canlı tutmak ve emek harcamak... İşte, Sevgililer Günü’nü ilişkimiz için bir fırsata çevirebilmemiz için uzmanların önerileri...

İlkim Öz (Evlilik ve Aile Terapisti):
“KADINLAR ARTIK SEVGİLİLER GÜNÜ’NE KANMIYOR!”

Sevgililer Günü’nün, iyi ve sağlıklı evlilikleri pekiştirme veya monotonluğu kısa süreliğine renklendirme gibi bir etkisi ve fonksiyonu var. Ama sağlıksız, kötü giden ve içinde ihanetin-aldatmanın barındığı evlilikler için, Sevgililer Günü sadece bir mola. Yani o gün ve gece için, gerek erkek gerekse kadın, formalite icabı aralarındaki çatışmaya ara verip, günün ve gecenin gereğini yerine getiriyorlar.


Düşünsenize, birbirine sevgisi azalmış, öfke besleyen, gerek paylaşımlarında gerekse cinsel hayatlarında sorunlar yaşayan bir çifte, bu günün ne katkısı olabilir? Hele ki eşi tarafından aldatılmış, sonra da süslü yalanlarla evliliğin devamına ikna edilmiş bir kadının, Sevgililer Günü’ne kanması mümkün değil.

SEVGİLİLER GÜNÜ ÇATIŞMAYA NEDEN OLABİLİYOR…
İlişkiler için de aynı durum geçerli. Zayıflamaya yüz tutmuş, ayrılmaya giden ilişkilerde de Sevgililer Günü’nün olumlu bir etkisi olmuyor. Hatta bu özel gün, ilişkileri iyi olmayan çiftlerde çatışmaya neden oluyor. Kadının, erkekten bu güne özel beklentisi çok fazla oluyor. Hani; “En azından bugün, benim için özel bir şey yapsın” tarzındaki beklentisine yanıt alamayan kadının, erkekle ciddi bir çatışması olabiliyor. Öyle ki, bazı çiftler Sevgililer Günü’nde ayrılabiliyorlar.

EVLİLİKLERİ VE İLİŞKİLERİ SAĞLIKLI OLAN ÇİFTLER İÇİN SEVGİLİLER GÜNÜ, MUTLULUKLARINI PEKİŞTİRİYOR…
Birbirleriyle anlaşan, uyumlu ve sevgi dolu ilişkilerini her iki tarafın başarıyla yürüttüğü birlikteliklerde, 14 Şubat Sevgililer Günü bir bayram havasında geçiyor. Haftalar öncesinden hediyeler, sürprizler hazırlanmaya başlanıyor. Yani orada bir emek var, her iki taraf da birbirini mutlu etmek için çaba harcıyor. Ama incelediğiniz zaman, zaten bu çiftlerin, normal zamanlarda da birbirlerine ve ilişkilerine özen gösterdiklerini görüyorsunuz.

BİRBİRİNE ZAMAN AYIRAMAYAN ÇİFTLER İÇİN İYİ BİR FIRSAT
Bazı çiftler ise, ilişkileri ve evliliklerinde büyük sorunlar olmamasına ve birbirleriyle uyumlu olmalarına rağmen, iş güç, çoluk çocuk derken, birbirlerine yeterince nitelikli zaman ayıramıyorlar. Bu çiftler için, bu gün, lezzetli bir nimet gibi. Başbaşa olmak, sevgilerini dile getirmek ve birlikte geçmişteki güzel hatıraları anmak açısından, bu özel günü çok keyifli yaşayan çiftler de çoğunlukta.

SEVGİYİ  İFADEDE SADECE SÖZCÜKLER YETERLİ DEĞİL…
Şubat ayı, sevgililer ve birbirini gerçekten seven çiftler için, özel ve anlamlı bir ay.  Hiç kuşkusuz sadece senede bir gün, 14 Şubat’ta değil, 365 gün eşimize ya da sevgilimize sevgimizi ifade etmeliyiz. Çünkü aşk ve sevgi beslendikçe büyüyen, çoğalan duygular.

Ancak sevginin ifadesi, sadece kuru kuru sözlerde olmamalı. Elbette sevgi sözcükleri çok önemli ama yeterli değil. Sözcüklerin yanında mutlaka davranışlar, fedakarlıklar ve dokunmak da olmalı... Bence her iki eş de, bu özel günü fırsat bilip, ilişkinin içindeki kendilerini analiz etmeliler. Şöyle ki:

- Ona ne kadar zaman ayırıyorum?
- Birlikte paylaşımlarımızda onu mutlu edebiliyor muyum?
- Sadece cinsellikte mi ona dokunuyorum?
- Onun için ne fedakarlıklar yapıyorum?
- Sevgim sadece sözde mi kalıyor?
- Tartışmalarımızda kalbini çok mu kırıyorum? Sonra gönlünü alıyor muyum?
- Ona yaptığım haksızlıklar neler?
- Onu can kulağıyla dinliyor ve beklentilerini yerine getirebiliyor muyum?

Çiftler, birbirlerine değil de kendilerine bu soruları sorup, hatalarını düzeltme yoluna gidebilirler. Ancak 14 Şubat Sevgililer Günü’nde, asla sorunlar konuşulmamalı ve çiftler sevgiyle keyifli zaman geçirmeliler.

Birbirini gerçekten seven ve birbirine gerçekten aşık olan, gerçekten sevgili olabilen tüm sevgililerin 14 Şubat Sevgililer Günü’nü kutluyorum...”


Ebru Tuay Üzümcü (Evlilik ve Aile Terapisti):
“İSTEKLERİNİZİ VE BEKLENTİLERİNİZİ PAYLAŞIN”

“Sevgililer günü evlilikler-ilişkiler için bir yeniden yapılanma zamanı olarak değerlendirilebilir elbette... Neden olmasın. Sevgililer Gunü ya da herhangi bir gün bu işlevi görür; eğer biz öyle olmasını istiyorsak... Pek çok insanın kutlama moduna girdiği bir günden kendimize de pay çıkartmak yaşamı renkli, coşkulu yaşamak adına anlamlı bence. Sorun, bir tek bugüne büyük önem verip geri kalan zamanda özensiz davranırsak çıkar. Ancak zaten ilişkime sahip çıkıyor, üzerine kafa yoruyorsam, fırsatı gelince de ekstra bir kutlama havasına girmek güzel olabilir pek tabii. Benim çiftlere önerim, istekleriniz, beklentileriniz varsa bugün için bunu paylaşın, dillendirin, konuşun. “O akıl etsin” dediğiniz noktada hem kendi isteğinizin sorumluluğunu almıyorsunuz, hem de partnerinizi sınava tutuyorsunuz, yani bir güvensizlik anlayışı hakim oluyor. O nedenle isteklerimizin sorumluluğunu alarak, gönlümüzde bir kutlama yapmak daha samimi bir tavır bence. Bugünü ilişkimize dair bir gözden geçirme, paylaşımlarımızı çoğaltma adına da değerlendirebiliriz. Zira, etrafımızda yaratılan atmosfer de bunu yapmayı destekliyor ve kolaylaştırıyor.”

 

Dr. Nuşin S. Baydemir (Evlilik ve Aile Terapisti):

“KADINLAR İÇİN ÖNEMLİ”

“Sevgililer Günü özel günleri önemseyen biz kadınlar için önemli olabiliyor. Özellikle ilişkinin başında kadın, bu özel günlerin önemsenme derecesine göre ilişkiyi değerlendirebiliyor. Eğer ilişkiye dair çelişkiler varsa hoş geçen bir Sevgililer Günü kadını rahatlatıyor. Erkeklerse, kadınların bu güne önem vermeleri nedeniyle birşeyler yapmaları gerektiğini fark ediyorlar. Her tarafta kırmızı güllerin satıldığı bir ortamdan geçerek evine giden erkek, eşine bir şeyler alırsa hoşluk yaratacağını, aksine davranırsa kadının kırılacağını biliyor. Sonuçta, bu döngü satışları arttırıyor. Satıcı memnun, çiftler memnun, ekonomi canlanıyorsa, kadınlığın doğasında olan, bakım verme, yaşatma, güçlendirme yetileri bu alanda da işlev görmüş oluyor. Güzel bir sevgililer günü diliyorum...”

 

YAŞAM BÖLÜMÜNÜN DİĞER KONULARI

Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.