Bir çocuk dünyaya getirdiğinizde, hayatınız iki temel disiplin başlığı etrafında şekillenir. Bebeğinizin beslenmesi ve bebeğinizin uykusu! İkisi de sabrınızı test etmek ve kendinizi yeniden tanımak ve tanımlamak üzere önünüze sunulmuş hayat deneyimleri gibidir. Eğer, bebeğiniz uyumuyorsa canınızdan bezebilirsiniz: Hem onu uyutmaya çalışmaktan, hem de uykusuz kalmaktan! Üstelik, bunu becerememiş olmak da sizi ayrıca sinir eder.
Bitmedi, bebeğinizin uyku probleminin uzun bir zaman dilimine yayılması ise hayatınızı, eşinizle ve diğer insanlarla ilişkinizi de alt-üst edecek türdendir. Bu arada uykusuz bir bebeğin ağlamalarına ise normal bir insanın siniri ne kadar dayanır bilemiyorum ama her nasılsa annelerin bebekleri büyüyene ya da uyku işini düzene koyana kadar dayanıyor işte… En sonunda eşim koydu yastığı ayaklarının üstüne, Duru'yu da yastığın üstüne, başladı sallamaya… 3 günlük tatilde Duru, 3 gece boyunca bu şekilde ancak uyuyabildi. Sonra mı? Sonra, 14. aya kadar, genellikle ayakta sallanarak daldı uykuya… 14. aydan itibaren ayakta sallamak da yavruyu kesmemeye başladı ve evin ortasına bir çingene salıncağı kurmak boynumuzun borcu oldu. (Bu konuda anneannemin yoğun ısrarlarından da feyz aldığımı söylemeliyim.) Ve bütün bu süre zarfında, Duru, hep çok zor diş çıkartan bir bebek oldu. "Aaa çıktı, çıkıyor" diyorduk ki, çocuk en az 1 ay can acısı çekiyordu…Ya da, ben bu diş çıkarma olayını böyle yorumladım ve uyku ile ilişkilendirdim, artık bilemiyorum. Psikoloji bilimi daha iyi bilir! Efendim, uykuydu, yemekti, bu tür hayati konular anlat anlat bitmez, o yüzden bu uyku konusuna haftaya da devam edeceğim. Haftaya Çarşamba gününe kadar hoşça kalın… Siz de bana çocuklarınızı uyutmakla ilgili ya da onların sizi parmağında uyutmasıyla ilgili deneyimlerinizi yazın, bu sayfada yayınlayalım.
YAVRUMDAN İNCİLER 4 yaşına yaklaşan kızımın uyku konusundaki yorumu: “Uyumayı seviyorum aslında ama, geceleri kötü hayal görebilirim diye pek uyumak istemiyorum.” |
İMDAT, BEBEĞİM UYUMUYOR!
Bebeğinizin uykuları düzenli mi? Yoksa, sık sık ağlayarak uyanıyor mu? Eğer bebeğinizin uyku problemi varsa, bu aile içinde strese hatta eşler arasında çatışmaya bile neden olabilir. Ortalık, savaş alanına dönmeden önce, Yeditepe Üniversitesi Hastanesi'nden Klinik Psikolog Özden Bademci Dandul'un önerilerine kulak verin.
Uyku bozukluğu şayet biyolojik bir nedene dayanmıyorsa, psikosomatik; yani kaynağı psikolojik kökenli bir problemdir. Ne zaman uyku probleminden söz edebileceğimiz konusunda ise, değişik uzmanların farklı görüşleri vardır. Richman, eğer bebek ya da çocuk geceleri 5 ya da daha fazla kez uyanıyorsa ve uyandığında en az 20 dakika uyanık kalıyor ya da anne babasının yatağına gidiyorsa ve bu durum en az 3 aydır devam ediyorsa, burada uyku probleminden söz edebileceğimizi belirtir. Zuckerman ise, bebeğin geceleri 3 seferden fazla uyanıp, yeniden uyumasının en az 1 saati aldığı durumlarda uyku problemi olduğunu belirtir.
ANNE STRESLİYSE…
UYKU AYRILABİLMEKTİR!
NEDEN UYUMUYOR? Uykuya gidişin; yani uyumadan hemen önce bebeğin neler yaşadığının, gününü-günlerini nasıl geçirdiğinin uykusu üzerinde belirleyici önemi vardır. Biz yetişkinler için geçerli olan kural bebekler için de geçerlidir. Şayet stresli bir gün geçirdiyseniz ya da yaşamınızda önemli değişiklikler oluyorsa, uykularınız da bundan direkt olarak etkilenir, başka bir deyişle "mışıl mışıl" uyuyamamaya başlarsınız. İşte bebekler için de durum aynıdır. Dolayısıyla, her bebeğin gereksinimi diğerinden farklıdır. Sözgelimi, uyandığında bir süre ağladıktan sonra kendini genel anlamda güven içinde hisseden bebek bir süre sonra kendiliğinden uyuyabilirken ve onun yatağından alınmaması doğru iken, bir başka bebek için durum farklı olabilir. Burada asıl önemli olan bebek uyandığında ne yapılması gerektiğinden çok, bebeğin uyumasına engel olan faktörlerin anne baba tarafından fark edilmesidir.
İLİŞKİDE ALARM! Huzursuz, uyku sorunu yaşayan bir bebek, anne ve babayı çok yorar, hatta aralarındaki ilişkiyi bile etkileyecek duruma gelebir. Böylesi bir durumda anne babanın birbirlerine destek olarak sorunun üzerine gitmeleri ve sorunun devamı halinde mutlaka konunun uzmanından yardım almaları gerekir. - İdeal olan sadece ilk haftalarda bebeğin yatağının anne babasının odasında olmasıdır. Çünkü bebeğin anne babanın varlığını hissetmeye onların seslerini, soluk alışverişlerini duymaya ihtiyacı vardır. Ancak ilk haftalardan sonra bebek mutlaka kendi odasına alınmalıdır. - Bebek her ağladığında yanına giderek yatağından almak yerine, bebeğe kendi kendine yeniden uyuyabilmesi için zaman verilmesi gerekir. Şayet bebek yine uyuyamamışsa yanına giderek onunla konuşmak, varlığınızı ona hissettirerek bebeğinize bağımsız bir şekilde uykuya dalabilmesi için gerekli olanağı ona vermiş olursunuz. - Uyku konusunda bir başka önemli noktada uykuya gidişin bir seremoniye dönüştürülmesidir. Belirli bir uyku saatinin ve rutinin sağlanması bebeğin bir sonraki davranışı öngörerek kendisini bir sonraki adıma hazırlamasını sağlar. - Uyku vakti ve bebeğin uyuduğu oda daha çekici bir hale getirilebilir. Uyku öncesi yapılanlar bir tür seremoniye dönüştürülebilir: Banyo, pijamaların giyilmesi, öykü okunması gibi… - Uykudan hemen önce geçirilen hazırlık sürecinin huzurlu ve sessiz olması sağlanabilir. Bebeğin en sevdiği oyuncak ya da battaniyesi gibi bir objeyi kendisini güvende hissetmesi için bebeğinizin yanına koyabilirsiniz. - Eğer bebeğinizin huzursuz olduğunu düşünüyorsanız, gün içinde bebeğinize daha fazla ilgi verip keyifli zaman geçirmeye çalışın. Etkili olabilecek bir başka yöntem de bebeğinizin rahatlamasını sağlayacak bebek masajı yapmanızdır. - Sallayarak uyutmayı ise, kesinlikle yapmayın. Çünkü bu şekilde bebek, hem sersemliyor, hem de kendi kendine uyumayı öğrenmesine imkan tanınmamış oluyor. Bebek, ne kadar doğal yolla ve kendi kendine uyursa, o kadar sağlıklı… Üstelik, bebek sallanmayı oyun olarak da algıladığından, annne karnındayken bu deneyime aşina olduğundan bundan keyif duyuyor, bunu oyun sanıyor. Ve kendi kendine uyuma disiplinini edinmesi de gecikmiş oluyor. |
|