Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:

YOKSA SİZ DE PANİK ATAK MISINIZ?

YOKSA SİZ DE PANİK ATAK MISINIZ?

“Panik atak”ın ne olduğunu çoğu kişi bilmiyor ve en ufak streste hemen panik atak olduğunu iddia ediyor. Panik atak nasıl ortaya çıkıyor, belirtileri neler, bu belirtiler baş gösterdiğinde ne yapmalıyız?.. Tüm bu soruları, Psikiyatrist Dr. Ali Ayas yanıtlıyor.


Yolda yürürken, araba kullanırken hatta dertsiz tasasız oturmuş televizyon izlerken aniden kalbiniz “Tutmayın beni dışarı çıkmak istiyorum!” dercesine atmaya başlıyor. Öyle gürültüyle atıyor ki, sanki herkes o sesi duyuyor. Korku içinizi kaplıyor, ölmek üzere olduğunuzu hissediyorsunuz. Vücudunuz yanarken soğuk terler döküyor. Nefesiniz kesiliyor. Vasiyetinizi yazmak istiyorsunuz ve bildiğiniz tüm duaları okumak isteyip, o korkuyla hepsini unutuyorsunuz… Bu korkuyu her hücrenizde hissederken, birden ve hatta aniden hepsi bıçakla kesilir gibi duruyor.


Bu belirtiler size de tanıdık geldi mi? Geldiyse yazının devamına buyurun…

PANİK ATAK NEDİR?
Panik atak, tamamen psikolojik bir hastalık… Özellikle şehir yaşamının hızlı temposu nedeniyle görülme sıklığı gittikçe artıyor. Sadece Amerika’da her 4 kişiden biri panik atak hastası. Hafife alınmayacak kadar ciddi bir hastalık olan panik atak, en çok 20-30’lu yaşlarda ve kadınlarda görülüyor. Titiz, mükemmeliyetçi kişiler ve stresli işlerde çalışanlar da risk altında. Panik atak çoğu kez fiziksel belirtilerle ortaya çıkıyor, korku ve endişe yaratıyor. Panik atak geçiren insanların büyük çoğunluğu kalp krizi geçiriyormuş hissine kapılıyor. Üstelik kalp krizi geçirdiğini düşünen bir panik ataklı birey, gerçekten kalp krizi geçirmiş birinden daha yüksek korku yaşıyor. Ama neden? Bu durumun hastalığın doğasından kaynaklandığı söyleniyor. Hastalar genellikle kalp krizi geçirdiğini zannederek acil servislere başvuruyor. Belirli testler ve incelemeler yapıldıktan sonra ise hastaya bu durumun ruhsal bir hastalık olduğu söyleniyor. Birçok kişi haklı olarak bu açıklamayı kolay benimsemiyor. Çünkü ruhsal bir sorunun tansiyonu ve kalp atışlarını yükselteceğine inanılmıyor. Bazı kişiler ise psikolojik yardım alma konusunda biraz ön yargılı. Ancak bu hastalık ruhsal yardım alınmazsa daha fazla sorun yaratıyor.

RİSK ALTINDA MISINIZ?
Araştırmalara göre panik bozukluk 20’li yaşların ortasında başlıyor. Dünyada görülme oranı ise yüzde 3 ile 5 arasında. Ancak insanların üçte biri hayatları boyunca en az bir kez panik atak geçiriyor. İstatistikler bu hastalığın kadınlarda daha çok görüldüğünü ortaya koyuyor. Bazı araştırmacılar panik bozukluğu olan erkek sayısının sanıldığından daha fazla olduğunu, çünkü erkeklerin, panikle ilgili zorlukları kabullenmeye eğilimli olduklarını ve daha az tedavi arayışına girdiklerini düşünüyor. Kadın ya da erkek olsun tüm titiz, mükemmeliyetçi kişiler ve stresli işlerde çalışanlar da panik atak hastası olma riski ile karşı karşıya. Büyük depremler sonrasında da panik atak başvurularında artış görülüyor.

BELİRTİLER…
Panik atakla birlikte zaman zaman bazı psikolojik rahatsızlıklar görülebiliyor. Bunlardan ilki depresyon. Diğeri ise halk arasında takıntı hastalığı olarak bilinen obsesif-kompulsif bozukluk. Panik atak krizleri genellikle 2-5 dakika içinde şiddetli yaşanıyor ve ortalama 20 dakika sürüyor. Peki, belirtileri neler?

- Çarpıntı, nefes darlığı,
- Halsizlik, baş dönmesi,
- El ve ayaklarda uyuşma-karıncalanma,
- Korku, kaçma isteği
- Göğüste ağrı, yanma hissi
- Yutma güçlüğü
- Titreme, sallanma, bayılma hissi
- Kızarma, ürperme
- Bulantı, karın ağrıları ve krampları
- Tansiyon yükselme ve düşmeleri
- Ve bütün bu belirtilere eşlik eden endişe, ölüm korkuları, çaresizlik ve panik duyguları.

NE YAPMALISINIZ? 
Ataklar başladığında ilk yapılan bir hastanenin acil servisine başvurmak. Hastaların psikiyatriste başvurmaları uzun zaman alıyor. Bu gecikmeler hastalığın ilerlemesine neden oluyor. Eğer böyle bir rahatsızlıktan şüpheleniyorsanız bir an önce psikiyatriste başvurmanızda fayda var. Tedavi ve yardım arayışında gecikmemek gerekiyor, çünkü panik atak tedavisi olan bir hastalık. Uzman tarafından öncelikli olarak sorunun fiziksel kaynaklı olup olmadığını ayırt etmek için bazı tetkikler yaptırılıyor. Fiziksel bir bulgu yoksa yaşananların panik bozukluk olduğu anlaşılıyor.

TEDAVİSİ…
Panik atak tedavisinde ilaç ve psikoterapi birlikte kullanılıyor. Panik atakların şiddetlendiği dönemlerde ya da panik ataklara depresyonun da eşlik ettiği durumlarda ilaç tedavisine başvuruluyor. Atakların kontrol altına alınması ile birlikte psikoterapi uygulamalarına geçiliyor. İyi tedavi edilmiş panik bozukluğunda tam sonuç elde etme olasılığı ise son derece yüksek. Hastaların yüzde 95’i 3-6 ay içinde bu hastalıktan tamamen kurtulabiliyor. Ancak psikoterapi ile desteklenmemiş ya da ilaç tedavisi erken kesilmiş vakalarda hastalığın tekrarlama olasılığı var.

SAĞLIK & GÜZELLİK BÖLÜMÜNÜN DİĞER KONULARI

Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.