Türkiye’de aşı dendiğinde çocuklar ve okul zamanları akla geliyor. Oysa çocukken olduğumuz aşılar, bazı hastalıklara yetişkinken yakalanma riskini tam olarak ortadan kaldırmıyor. Bunlar arasında difteri ve tetanoz gibi tehlikeli hastalıklar da bulunuyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre her yıl 213 bin kişi tetanoz nedeniyle hayata veda ediyor. Difteri ise dönem dönem salgınlarla ağır tablolar oluşturuyor. 90’lı yıllarda Rusya’da 150 bin kişinin difteri salgını nedeniyle hayatını kaybetmesi kayıtlara geçen örneklerden. Bu hastalıklardan korunmak için çocuk, çocukluk aşılarını tamamladıktan sonra her 10 yılda bir tekrar aşılanmak gerekiyor. Erişkinler için difteri ve tetanoz hastalıklarına karşı üretilen aşı, ülkemizde de mevcut. Aşı hem tetanoza hem de difteriye karşı etkili oluyor.
ÜLKEMİZDE BİRÇOK YETİŞKİN AŞILI DEĞİL…
Ülkemizde tetanoz için 1968 yılında başlayan aşılama programında özellikle 1980 yılına kadar uygulamada yüksek başarı sağlanamadığı için günümüzde birçok yetişkin tetanoz aşısı olup olmadığını bilmiyor, bir kısmı da gerçekten hiç tetanoz aşısı olmamış. Bu da riski arttırıyor. Çünkü tetanoz yalnızca kırsal alanda değil, şehir hayatında da risk! Difteride ise çocuk ve gençlerde yüksek aşılama oranları yakalanmış olmakla birlikte, yetişkinlerde yine tetanozda olduğu gibi yüksek aşılama oranlarından söz edilemiyor. Bu da difteri ve tetanoz gibi hastalıkların, erişkin yaş grubundaki kişilerde daha sık görülme olasılığını arttırıyor.
TETANOZ ÖLÜMCÜL SONUÇLARA YOL AÇABİLİYOR
Tetanoz, toprakta yaşayan, kirli ve açık yaralar aracılığıyla insana bulaşan bir bakteri türü. Bulaştıktan sonra 3-21 gün içerisinde tetanospazmin denilen bir toksin salgılayarak sinirleri felç ediyor, kaslarda kasılma ve spazmlara yol açarak ölümcül sonuçlara yol açabiliyor. Vakaların ölümle sonuçlanma oranı yüzde 10 ile yüzde 70 arasında değişirken; hastanede bakım, hastanın yaşı ve genel durumu bu oranı etkiliyor. Hastaneye yatırılmayan vakalarda ise ölüm neredeyse kaçınılmaz hale geliyor. Tetanoz hastalığının genellikle kırsal kesimde görüldüğüne dair yanlış bir algı bulunsa da hastalık şehir hayatı içinde de görülebiliyor. Tetanozun vücuda etkileri ise kalp sorunları, nefes alamama, sinir felci, akut böbrek yetmezliği ve kas erimesi şeklinde oluyor. Hastalık tedavi edilmezse ve önlem alınmazsa ölüm kaçınılmaz hale geliyor.
DİFTERİ İNSANDAN İNSANA KOLAYCA BULAŞIYOR
Bulaşıcı bir hastalık olan difteri, tarihte çok büyük salgınlarla toplu ölümlere neden olan bir hastalık. 2. Dünya Savaşı yıllarında 1 milyon kişinin bu hastalığa yakalandığı ve sonucunda 50 bin ölüm olduğu biliniyor. 90’lı yıllarda ise Rusya’da difteri salgını nedeniyle hayatını kaybeden 150 bin kişinin çoğunun yetişkin olması hastalığın halen özellikle yetişkinlerde risk oluşturduğunu gösteriyor. Difteri; damlacık, yakın temas ve deri teması ile insandan insana kolayca bulaşıyor. Hastalık, bulaştıktan 1-5 gün sonrasında belirti göstermeye başlıyor. İlk belirtiler hafif ateş ve iltihaplı faranjit olarak ortaya çıkıyor. Ciddi olgularda boğazda beyaz-gri arası pseudo membran denilen yalancı tabaka görünümleri oluşuyor. Bu tabakalar solunum yollarını tıkayarak ağır hastalık tablosuna yol açıyor. Hastalığın solunum yolu difterisi denilen bu türü, ani ölümlere yol açabiliyor. Hastalıklı bölgelerden salınan toksinler ise kalp kası, böbrek ve sinir sistemini etkileyerek vücutta çeşitli hasarlara yol açabiliyor.
Difteri ve tetanoz gibi hastalıklardan korunmak için siz de vakit geçirmeden aşınızı yaptırın. 10 yılda bir tekrar difteri ve tetanos aşısı olarak hep sağlıklı kalın.
|