Oğlumu beklemeye başlamıştık... Her şey şimdiden rafa kaldırılmaya başlamıştı... Mesleğimi yapamasam da özel bir kurumda sürdürdüğüm öğretmenliğim sırasında da dersten çok, beklemekte olduğumuz oğlumla ilgileniliyordu öğrencilerim... Oğlum içimde büyüdükçe daha
meraklanıyordum... Doktora gitmeyi sevmeyen ben, kontrollerimizi iple çeker olmuştum... Ne de olsa oğlumu görecektim...
Rahat bir dönemden sonra geldi aramıza... Doğduğu zaman onu doya doya alamıyordum kucağıma, sezaryenli olduğum için... Ama kokusunu duyuyordum uzaktan... Sezaryen acısı sonradan çıkar denilmişti. Doğruydu da... Ne doğrulabiliyor, ne kalkabiliyordum... Küçücük elleri, minnacık dudakları Furkan’ıma aşık mı olmuştum?..
Allah'ım nasıl bir mucizeydi bu yaramaz! Henüz 28 günlükken bırakmak zorunda kalmıştım oğlumu... İşe devam etmeliydim çünkü... İzin verilmemişti, daha 40 günlük bile değildi oğlum... İlk biberon denemesi 28 günlükken başladı... İşe gidiyordum ama içim acıyordu... O her acıktığında yanıyordu iş yerinde bağrım... Sağıp bırakmak yetmiyordu çoğu zaman...
Mama ile beslendi yetmediği anlarda... Annem bakıyordu... İlk 6 ay işim ve oğlum arasında gittim geldim ve sonunda oğlumun beni bıraktığını farkettim... Artık beni almıyordu...
Biberon mamasına geçmişti çoktan... Öyle böyle 6 ay devam ettim emmesine... Çok degil 10 aylıkken ayrıldım işten... Evet, geç olmuştu ama sütü bıraksa da onu büyüten ben olmalıydım... Çünkü, o bir kere büyüyecekti ve ben her anını bilmeliydim... İlk adımlarını görmeli, ilk kelimelerini duymalıydım... Nitekim de öyle oldu... İş ve kariyeri bıraktım ama oğlumu ben büyütüyorum... Hani denir ya “Çocuk da yaparım, kariyer de” diye... Bence olmuyor, olamıyor. Birinden vazgeçmediğiniz sürece...
Oğlumuz şu an 3 yaşından gün almaya basladı... Yaramaz, hareketli, kıpır kıpır bir çocuk... Oğlum büyüdükçe daha iyi anlıyorum annemi... İşte ben de bunları anladım ve anlamaya da devam edeceğim ANNE OLUNCA...
Şu an çalışmıyor olsam da bazen “Keşke bırakmasa mıydım” diyorum, ama oğlumun bir “Anne” diyerek koşup sarılması, durup durup mutlu olunca öpmesi, her ilk öğrenişinde onun yanında “ilk olmak” her şeye bedel... İş ve kariyere bile...
Tüm anne ve evlatlarına sevgilerle...
Paylaştığınız için sonsuz teşekkürler...
ŞEFİKA GÜL ALDEMİR
|