Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:
Doğan günün sırrı

30 Temmuz - 05 Ağustos 2018 haftası

2 Ağustos Perşembe Mars- Uranüs Karesi "özgürlüğün dev dalgaları"

Gerçeklerin bizi sınırlandırdığını düşünürüz. Özgürlüğün, gerçeklerden özgürleştiğimizde olduğunu... Gerçekler, nasıl özgürleşebileceğimizi anlatır. Gerçeklerden kaçarak değil, onları anlayarak, onlar üzerine bir temel kurarak ve bu temelin üzerine bir hayat inşa ederek... Gerçekler değil, düşüncelerdir bizi sınırlayan... Gerçekler esnektir, aralıkları vardır, çatlaklardır bu aralıklar ve buralardan içeriye ışık sızar, özgürlüğün ışığı... Özgürlük, gerçeklerle barışarak, onları olduğu haliyle kabul edip onların içinde başlattığımız dansta, yarına uzanarak, onların üstüne çıkarak olur. Özgürlük, disiplin ve sorumluluk gerektirir. Özgürlük, "çarşı herkese karşı" olmak değil, kendine meydan okuyup içinde olduğun hayatın bir adım ötesine geçerek daha derindeki bir gerçekliği fark edebilmekle olur. İşte bu yolculuktur özgürlük! Keyifli, anlamlı, değerli olan, bunun farkında olmaktır. Fırtına tam da burada kopuyor. Bazen sadece durmak ve bakmak gerekir. Bunu başardığında dengeyi kurup dev dalgalarda sörf yapmak mümkün olabilmektir. Hayatın dalgaları, düşünce dalgaları; insan olmanın, insanlaşmanın biricik anahtarı...

4 Ağustos Cumartesi Son Dördün (21:17) (12⁰ Boğa 19’) "büyük planı fark etmek"
"Bilinçte kriz" dediğimiz aşamaya geçiyoruz. Bizi büyütecek deneyimler... Neye karşı koymak, neyin ötesine geçmek, neyi anlamak, neyi hatırlamak için buradayız? Bizi silkeleyen şey bizdeki bir şeyi görünür kılar, üstünden kalkan tozun bir kitabı okunur kılması gibi... Rafa kaldırdığın, uzun zamandır senin onu hatırlamanı bekleyen bir parça, şimdi ona dokunma ve onu hatırlama zamanı... Bu seni bir şeye hazırlıyor, sahip olduğun çok değerli bir potansiyelin farkına varma... Onu uyandıracak olanı bul, her şey o zaman anlamını bulur.  O zaman engel olarak gördüklerin, büyümenin ve kendine erişmenin basamakları olur.

30 Temmuz Pazartesi (Ay günü)
Ay: Balık (02:27 itibariyle)
Güneş: Aslan

Su enerjisi / Ay- Uranüs sekstili Ay- Satürn sekstili
"hayaller, değişkenler, gerçekler"

Yoğun duygular, romantik arayışlar, hafif melankolik haller, derine çekilişler, derinlerden yükselecek bir gücü tetikleyişler... Hayal etmediğin bir şeyi var edemezsin. Hayal, değişkenler üzerinden yeni bir gerçeklik yaratmaktır. Neleri değiştirebilirsin? Neyi değiştirmek istiyorsun? Bu sana ne sağlar? Neyi denemeye değer ve bu seni büyüten bir deneyim olur? İnsanlar en çok yapmadıkları şeyler için pişmanlık duyarlarmış. Hata olarak gördüğün her şeyi bir deneyim olarak kabul etseydin ve bugün farklı bir deneyime kendini açmak isteseydin, bu ne olurdu? Ne yaptığın değil, nasıl deneyiminin içinde yol aldığın seni gerçekleştiriyor. Farkında mısın?

31 Temmuz Salı (Mars günü)
Ay: Balık
Güneş: Aslan

Su Enerjisi / Ay- Jüpiter üçgeni Ay- Neptün kavuşumu Ay- Pluto sekstili
"ufkun genişlemesi ve dönüşüm"

Korku karşına dikilir, bu bazen de korktuğun şey olarak belirir. Ya bir duygudur ya da bu duyguyu açığa çıkaran bir olay, kişi olur. Korkunun ecele faydası yoktur denir ya, ecel ölümdür. Ölüm, salt fiziksel boyutta deneyimlenmiyor. Ölüm, dönüşümdür, hatırlayıştır, bilincin kanatlarını açtığı yerdir. O yüzden mi melek olup uçtu denir? Melek, meleke, yeti... Kanat açması, bu yetinin bizde uyanması mı demektir? Varlığının farkında olmadığımız hangi yetilere sahibiz? Bu yetileri kullanmamızın önünde duran hangi engel? Hangi duygu? Korku mu? Onunla iletişim kur, karanlığınla, bilinmeyeninle... Çünkü her şey orada anlamını buluyor.

1 Ağustos Çarşamba (Merkür Günü)
Ay: Koç (13:54 itibariyle) (01:40 boşlukta)
Güneş: Aslan

Su enerjisinden Ateş enerjisine / Ay- Venüs karşıtlığı Ay- Mars sekstili Ay- Satürn karesi
"doğum, seni durdurmaya ve ilerletmeye çalışanlar"

Neyi değerli kılan nedir? Ne için savaşmaktan vazgeçmez insan? Tüm bu çaba ne için? Ne sana kendini gerçekleşmiş hissettiriyor? Sana meydan okuyan şansın mıdır şanssızlığın mı? Ya kimse seni böyle bir savaşa çağırmasaydı? Ya öylece bir köşede kalsaydın; doğsaydın, büyüseydin ve ölseydin bir gün? Hiçbir şey için çabalaman gerekmeseydi, hiç zaferin olmasaydı, hiç yenilgin, yenilgiyi kabul edip ya da etmeyip devam edişin, olmasaydı, nasıl bir yer olurdu hayat senin için? Bir gölge olarak mı kalmak isterdin yoksa ışığını yakmak ve etrafa bakmak mı? Ne var ne yok diye... Görmek, görünmek, görülmek, görüşmek, ne önemli şeylerdir değil mi? Zafere giden her yol mubahtır mı diyorsun yoksa hakkın olanla mı yol alıyorsun? Bugün bunun bir farkı olmayabilir, yarınsa sana farkın ne olduğunu anlatacaklarına gebedir. İşte doğum budur.  

2 Ağustos Perşembe (Jüpiter günü)
Ay: Koç
Güneş: Aslan

Ateş enerjisi / Ay- Güneş üçgeni
"ateşin gücü ve kibri"


Güç, çok değerlidir. Güç bizi hayatta tutan şeydir. Gücün olarak tanımladığın şey, bir amacın olduğunda, bir amaca hizmet ettiğinde, karşılıklı fayda sağladığında, senin etrafa yayılan ışığın olduğunda anlam kazanıyor. Gülümseyişin gücündür senin, bir bakışın, bir duruşun, sesli ve sessiz kurduğun iletişim, bilmeye, anlayabilmeye kendini açabilişin, yol alma, yolu açma şeklin, bunları tutkuyla, yaratıcılığını kullanarak, tüm samimiyetinle yapabilişin... Hepimizin birçok yeteneği var, açığa çıkmayı bekleyen... Yetenek sizi üstün değil, sorumlu kılar. Bu sorumluluğun farkında olarak geliştirdiğiniz yetenekse sizi özgür kılar. İşte hayat bunun içindir. Sevmek, çok güzel bir şeydir. Seveni de, sevileni de zenginleştirir. Sevgi, sözde bir nebzedir, davranıştaysa gerçekleşmiştir. Benim sizi sevdiğimi nasıl anlarsınız? Her hafta şu bilgisayarın başına oturuyorum, öncesinde hesaplamalar yapıyor, notlar alıyorum. Düşünüyorum, bir şeyler bulmaya çalışıyorum ve zihnimde belirenleri sizlerle paylaşıyorum. Belki bir cümle, bir kelime, küçük de olsa bir dokunuş olur gününüze diye... Bundan vazgeçmek istemiyorum; çünkü bence bu sadakattir ve ben bunu önemsiyorum. Bu beni sıkıyor mu? Sadece satırlarımın o gün sizi heyecanlandırmayacak olma ihtimali biraz ürkütüyor. Olsun diyorum, belki başka bir gün, yine de yazıyorum. Size bir şeyler yazmak isterken, başka bir yerden bakarken buluyorum kendimi, bir sürü şey keşfediyorum. Size sevgimi göstermek isterken, kendimi sevginin içinde buluyorum. Vermek istediğimi alıyorum. Aldıkça daha da vermek istiyorum. Bence sevgi budur.

3 Ağustos Cuma (Venüs günü)
Ay: Boğa (22:50 itibariyle) (05:50 boşlukta)
Güneş: Aslan

Ateş enerjisinden Toprak enerjisine / Ay- Pluto karesi Ay- Merkür üçgeni
"değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için gönül açıklığı"

İnsan savaşının içinde kendi sınırlarının farkına varır. Ne yapabileceğinin, ne yapamayacağının, neyi nasıl yapabileceğinin, neyi nasıl yapamayacağının... Buradan bakar hayata ve daha somut şeylerin farkına varır. Bu ya onu sınırlandırır ya da yeni yollar arayışındadır. Bu arayış zihindedir. Bir soru sorulmuştur ve zihin cevabın peşine düşmüştür. Biz farkında olmasak da her şey bir süzgeçten geçirilir. Düşünceler, duygularla eylemlere dönüşür. Düşünce, bir kıvılcımdır. Bu kıvılcım bir duyguyu tetikler, bu duygu bizi harekete geçirir. Hareket bir şey yaratır, bu şey bizi tekrar düşünce boyutuna getirir. Süreç böylece ilerlerler. Ne düşündüm, ne hissettim, ne yaptım, ne oldu? Şimdi ne düşünüyorum, ne hissediyorum, ne yapıyorum, ne oluyor? İşte hayatın fırsata dönüşen deneyimi!

4 Ağustos Cumartesi (Satürn günü)
Ay: Boğa
Güneş: Aslan

Toprak enerjisi / Ay- Mars karesi Ay- Uranüs kavuşumu Ay- Satürn üçgeni Ay- Güneş Karesi
"ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz"

Bazen ne yapsanız olmuyor, olmayacak gibi gelir. Bir kez daha denemek ölüm gibidir. O zaman her neyse yaptığınız, yapmaya çalıştığınız, onu öylece bırakın. Diğer soruya geçin, yapabileceğiniz başka neler var? Nasıl hareket ederseniz bu daha kolaylıkla olur? Neyin sorumluluğunu almalı, nerede daha disiplinli olmalısınız? Disiplin deyince hemen yogik öğretiler aklıma geliyor. Burada çok ince bir çizgi vardır. Bu öğretilerin fiziksel boyutuna karşılık gelen asanaları deneyimlemekte olduğunuz sırada kendinizi fazla zorlarsanız bedeninize zarar vererek "ahimsa" dediğimiz "zararsızlık" ilkesine sadık kalmamış olursunuz. Bu fayda sağlamak yerine sizde "samskara" dediğimiz "izler" bırakır ve bu "samsara" dediğimiz "karma çemberinden" çıkarak "mokşa" dediğimiz "özgürleşmeye" ulaşamamak demektir. Sınırlarınızı fark edemediğiniz bir yerde kalırsanız da "asana" dediğimiz "duruşun" içinde bedeninizin gücünü bularak arınma ve saflaşmayı sağlayamazsınız. İşte denge buradadır. Hareketsizlik ölümdür. Kendini bilmez bir hareketlilikse tutsaklık! Hakim olmak gerekir, o zaman içinde olduğun şey bir dansa dönüşür ve biz şimdi duruşumuzu bulmuşuzdur. Hayatın suyuna topraklarını açmak... Suyun bir yatağa ihtiyacı vardır, buradan yayılmalıdır hayata, yoksa her şeyi de alıp götürür. Bizi arzuladığımız şey götüren ne kadar çok yaptığımız değil, ne kadar bilinçli yaptığımızdır.


5 Ağustos Pazar (Güneş günü)
Ay: Boğa
Güneş: Aslan

Toprak enerjisi / Ay- Jüpiter karşıtlığı Ay- Neptün sekstili Ay- Merkür karesi Ay- Pluto üçgeni
"beklenen gün gelecekse çekilen çile kutsaldır"

Bu hayatta seni keyifli kılan nedir? Sana kendini iyi hissettiren nedir? Ne zamana kadar neyden kaçabilirsin? Onunla yüzleşmek seni nerelerde daha özgür kılar? Böylelikle neyin önünü açabilirsin? Neye kendini hazırlamış olursun? İnanç, insanın yolculuğunun anahtarıdır. Neye inandığının çok da önemi yok aslında! Kimi Tanrıya inanır, kimi kendine, kimi sevdiğine, kimi doğaya, kimi yıldızlara... Herkesin inandığı bir şeyler ve bu inancı sorguladığı zamanlar vardır. Bu bir kırılmadır. Bu kırılma bir son değil, aslında bir başlangıçtır. Bunun sonrasında daha güçlü bağlar oluşur. Bir fırtına, doğan güneşle hayatı daha çok sevdirir. Belki fırtınayı yaratan da sorguladıklarımızın kendisidir. Hayat sorduğumuz sorulara cevap verir. Tüm bunlar ne için? Fırtına anında tek dileğiniz hayatta kalmaktır ve bir sürü değersiz olduğunu düşündüğümüz şeyin aslında ne kadar değerli olduğunu fark ederiz. Şanslıysak sonrasında doğan güneşe şahit oluruz. Bir şey fark ederiz. İşte tüm bunlar bunun için...

Dosta selam olsun,

Hüseyin Akdağ

Kaynak: www.anneoluncaanladim.com

Bireysel Doğum Haritası Analiziniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz:

0212 274 08 47 / 0544 798 52 07
www.heraakademi.com

Doğum haritası analizimiz ile kim olduğunuzu, dışarıdaki kişinin sizi nasıl gördüğünü, neyin size iyi geldiğini, bunların bir araya geldiklerinde birbirlerini nasıl etkilediğini, sahip olduğunuz potansiyelleri, yakın çevrenizi, ailenizi, iç dünyanızı, aşkın sizin için ne olduğunu, yaşama nasıl hizmet edebileceğinizi, partnerinizden aslında ne beklediğinizi, onunla olmanın size sağladığı fırsatları ve bu durumun sizi karşı karşıya bıraktığı sınavları, yaşamda sizi neye çağırdığını, neyin sizin ufkunuzu genişletebileceğini, iş ve kariyer hayatınızın önemli sırlarını, arkadaşlık ilişkilerinizi, neye teslim olmanız gerektiğini ve ruhsal olarak nereden nereye ilerlemenin önemini bulabilirsiniz.


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.