12 Mart - 18 Mart
2018 haftası
Venüs- Satürn Karesi (12- 13- 14 Mart)
Güneş- Jüpiter Üçgeni (12- 13- 14 Mart)
Balık Yeniayı (17 Mart 16:11 26⁰)
Mars Oğlakta (17 Mart- 16 Mayıs)
Venüs - Satürn karesi bize ne demek istiyor olabilir? Venüs nedir? Venüs, sevgidir. Sevgi, değerli kılan şeydir. Sevdiğimiz şey, sevgiyle bakabildiğimiz şey, güzelleşir. Aşk dehasıdır Venüs! Aşk, sevginin en yoğun halidir. O kadar ki sahibini bu duygu yoğunluğu içinde yakabilir. Ateş, iyidir. Arındırır. Venüs, huzurdur. Sessizlik ve sestir. Nasıl bir ses? Huzurlu, huzur veren ses... Kimin sesi bize huzurlu gelir, huzur verir? Sevdiğimizin ya da içimizdeki sevgiyi uyandırmış olanın...
Venüs, iştahtır, haz almaktır. Yaptıkça yapasımız gelen şeyler vardır ya, işte oradadır Venüs, tutkudur. Venüs, bize benzemeyende, bize ne kadar da benzer olanı fark ettiğimiz aşamadır. Venüs, düşmanımızı sevdiğimiz, onunla uzlaştığımız, böylelikle genişlediğimiz yerdir. Buraya Satürn etki ediyor.
Satürn, karanlıktır. Hani o bize benzemeyende gördüğümüz ve bir şekilde ondan uzak durmak istediğimiz! Satürn, karmanın efendisidir. Kronos olarak da çıkar karşımıza ve zaman demektir. Zaman, hepimizin içinden geçtiği ve içinde büyüyüp genişlediği ya da sıkışıp kaldığı yerdir. Büyüyüp genişleyenler aklı (Jüpiter) devreye almıştır. Sıkışıp kalanlar, şeytanda sıkışıp kalmış, nefslerine takılmış, kibir içinde, kabir içindedirler. Burada yaşadıklarının adı, kabir azabıdır. Cehennem diye bildiğimiz de budur. Şeytan burada sadece aynalık etmektedir. Buradan çıkmanın tek yolu, deneyimin içindeki armağana erişmek, farklı bir yerden bakmak ve bu genişleme ile kendi zincirlerimizden özgürleşmektir. Bizi tutsak kılan, alıştıklarımızdır. Doğru kabul etmeye alıştıklarımız... Bunun dışına çıkmamızı ister. Cevap oradadır.
Venüs- Satürn karesi, burada bir çatışmanın yer aldığını söylüyor ve bizim sevgiye dair, sevgiyle ilgili, sevgi hakkında bir şeyleri biraz daha anlayabilmemizin vaktinin geldiğini... Sevgi, değer, güzellik, aşk, iştah, huzur, haz, uzlaşmak ne ise bizim için, tüm bunlarla ilgili bahsi geçen bir eşikte olma durumumuz söz konusu!
Güneş- Jüpiter üçgeni bize ne demek istiyor olabilir? Güneş; kendini ifade etme, duygunun dışa vurulduğu ve yaratıcılığın hayata aktığı yer, ego (benlik), şimdidir. Güzellik dehasıdır. Güzel olan, şimdide olan, bunu yaşayan, yaşayabilendir.
Jüpiter, deneyim, keşif, idraktir. Burada yaşanmışlık vardır. İnanç burada oluşur. Bir şey bizi buraya getirir. Kozmik şakacıdır aynı zamanda! Abartıya kaçılabilir. O zaman işler rayından çıkar. Mantık- muhakeme kaybolur. Uyanık bir tartıya ihtiyacımız vardır. Burası bilginin yaşayan bir boyut kazandığı yerdir. Doğru ve yanlış yoktur artık, o an ve o anın anlatmak, anlamamızı istediği vardır.
Güneş balıkta, yüksek bir hayal gücünden; Jüpiter akrepte, derin sulardan bahsediyor. Akrep, çukurdur. Bizim bu çukuru gözümüzde büyütmememiz, varlığını da inkar etmememiz gerekiyor. Balık, bu çukura bırakıp kendini, burada kalmak için geçerli sebepler öne sürebilir. Bunu aşmamız gerekir. Yolculuk devam etmeli, bizi bunun dışında tutan şey fark edilmelidir. Bizden programı görmemiz ve cehennemi aşmamız isteniyor.
Başak burcunda gerçekleşen bir dolunayla (2 Mart) başladık aya! Bunu balık burcunda gerçekleşecek bir yeniay (17 Mart) takip edecek ve ayı, terazi burcunda gerçekleşecek bir dolunayla (31 Mart) kapatacağız. Dolunayla birlikte küçülen ay fazı başlar. Dolunayda ay, en parlak haline ulaşmıştır. Yeniayda kaybolur ve büyüyen ay fazı başlar. Toprağa ekilen tohum, onun filizlenmesi, gelişmesi, çiçek açması, meyve vermesi ve toprağa düşmesi, toprak tarafından kucaklanarak içindeki tohumun filizlenmesi... Her yeniay, gerçekleştiği burçça bir döngü başlatır. Dolunay, sesin en yükseldiği yerdir. Sonrasında, bir yandan döngü tamamlanırken bir yandan yeni bir döngüye de hazırlık başlamıştır.
Başak, hasat dönemine karşılık gelir. Burası ayrışma yeridir. Burada herkes, değer taşıdığı yeri bulur. Keşfedilen potansiyel, emek ile işlenir. Yetenek, insanı özel kılar. Geliştirilen yetenek, yeteneği özel kılar. Başakta toprak enerjisi aktiftir. Dolayısıyla dünya yaşamındaki süreçler göz önünde bulundurulur ve başak, sağlıktır. Burada sağlık, fizik bedende devamlılıktır. Ne ile beslendiğimiz? Bu anlamdaki ihtiyaçlarımıza ne kadar duyarlılıkla cevap verdiğimiz.
Balık, başağın karşıt burcudur, sudur. Başak fizik bedense, balık ruha karşılık gelir. Müzik, ruhun gıdasıdır. Yediğimiz, içtiğimiz değildir sadece bizi besleyen; çünkü fizik beden, sadece atan kalp, damarlarda dolaşan kan değildir. Balık burcunun sembolü, beynin iki lobuna karşılık gelir. Beyin, bilinç demektir. Bilinç de yaşamı değerli kılandır.
Başak, detaydır. Bedenimiz! Balık, bütündür! Ruh! Ruh, hepimizin bağlantıda olduğu ortak gerçekliktir. Buradan uzaklaştığımızda, içimize döneriz. Bu uzadığında, içimize kapanmış oluruz. Tıpkı akarsularca beslenemeyen bir göl gibi tadımız acılaşmaya başlar. Balık, insanın büyük resimle, insan olma gerçeğinin ötesiyle, yaratıcıyla, kaynakla kurduğu bağdır. Burada her şeyin bir anlamı vardır.
Başak, ayrıştırır; balık, birleştirir. Her ayrılık, vuslata bir çağrıdır. Her ayrılıkta, vuslat daha da değer kazanır. Tıpkı Ay’ın Güneş’le buluşup birbiri içinde kaybolduğu yeniay, tıpkı Ay ve Güneş’in birbirinden en uzak olduğu, birbirine karşı koyduğu, kıyasıya savaştığı, birbirini yansıttığı ve aslında birbirini tamamladığı dolunay gibi... Birbirine doyan herkes, kendi yolculuğuna çıkar. Bu yolculuğun devamında, herkes yine birbirini arar. Bir savaş başlar. Savaşın doruğunda, gözlerden süzülen yaşlar... Duvarlar kalkar. O zaman anlaşılır; herkes birbiriyle, herkes birbirinin içinde yaşar. Ve yolculuk, kavuşmaya doğru, yeniden başlar. Her kavuşmada yine dökülür yaşlar ve yine, yeni bir yolculuk başlar.
Mars’ın yüceldiği oğlak burcuna geçmesiyle (17 Mart) taşlar daha yerine oturmaya başlıyor. Düzenleyici Satürn de yönetici konumda olduğu oğlak burcunda olacak. Bir kavuşuma doğru ilerleyecek Mars, ayakları yere basan işler yapmalıyız ya da yapmakta olduğumuz şeyi ayaklarımızı yere sağlam basarak ele almalıyız. Sürecin sorumluluğunu almamız gerekiyor. Bu ilişkiler, ortaklıklar, değerler (Venüs) cephesinde de bu şekilde ilerleyecek. Saygı, sevgiden önce geliyor. Yiğidi öldürün hakkını yemeyin! Adil olmalıyız. Hem kendimize, hem çevremize karşı! Maraton koşucusu olma zamanı! Yarışı, gücünü dengeli kullananlar kazanacak. Ay sonu Satürn yavaşlamaya, retro alametlerini göstermeye başlıyor. Üzerinizdeki baskı kalktı diye kendinizi salmamanızı ve meydanı boş buldunuz diye aşırıya kaçmamanızı tavsiye ederim. Satürn oğlakta, bu sistem artık kurulacak. Şimdi ya da yarın ve bence bugünün işini yarına bırakmayın. Altyapı çalışmaları başlasın!
12 Mart Pazartesi (Ay günü)
Ay: Oğlak (18:34 boşlukta)
Güneş: Balık
Toprak enerjisiyle başlıyoruz haftaya! Ayaklarımızı yere sağlam basmamız gerekiyor. Ciddi bir hava hâkim! Bizden sorumluluklarımızı yerine getirmemiz isteniyor. "Üzerine düşeni yapmayanların hayatlarının değişmesini beklemeye hakkı yoktur." Düzenleyici Satürn oğlakta, karmik süreçlerden bahsediliyor. Sınavını verdiğimiz bir şeyler var, burada aşılanların da bizi hazırladığı bir gelecek! Ay- Pluto kavuşumu, köklü bir değişimden bahsediyor. Ay- Güneş sekstili, güçlü öngörülerden basediyor. Ay- Jüpiter sekstili, fırsatların içeride değişmesine izin verdiğimiz bir şeylerle geleceğinden bahsediyor. Ay- Uranüs karesi, planların dışında gelişen şeylerin bizi geleceğe sıçratmak üzere özel bir program gereği olduğundan bahsediyor. Akşam saatleri itibariyle Ay boşlukta hareket ediyor, bundan önceki zamanı verimli kullanarak akşam saatleri itibariyle vitesi biraz daha boşa almanızı tavsiye ederim. Toprak enerjisinden hava enerjisine geçeceğiz. Oyunu kurallarınca oynamaktan kuralları kendimizin koyduğu bir sisteme geçişe hazırlanıyoruz. Hala kuralların olduğunu anlamak gerek!
13 Mart Salı (Mars günü)
Ay: Kova (01:44 itibariyle)
Güneş: Balık
Kova enerjisiyle uyanıyoruz güne! Özgür ruhlu, insancıl ve idealist! Değirmenlere karşı savaş açmaya kalkışmadıkça her şey yolunda! Otoritenin farkında olarak ona karşı doğru tavrı takınmamız isteniyor. İnsanı insan kılan nedir? Hangi duygu ve düşünceler bizi bir araya getirir? Bizim buradaki keşfimiz nedir? Bu bizi nereye taşır? Ay- Venüs sekstili, uzlaşmaya çağırıyor bizi! Ay- Jüpiter üçgeni, aklımızı kullanmamızı, içinde olduğumuz şeyi daha iyi anlamamızı istiyor. Ay- Merkür sekstili, iletişim ve bilgi aksında değerli gelişmeler olabileceğinden bahsediyor.
14 Mart Çarşamba (Merkür günü)
Ay: Kova
Güneş: Balık
Kova enerjisiyle uyandığımız bir güne daha hoşgeldiniz! Düşüncelerimiz, geleceğimizi inşa ediyor. Ne düşünüyoruz ve neyi düşünemiyoruz? Düşünebildiğimiz kadardır her şey! Bu kapsam, bilincimizi oluşturur. Bu alanı besleyen ne olabilir? Nasıl bir beslenim bize kapılar açabilir? Ne zaman kendimizi bir kısır döngü içinde buluruz? Bu ikisini birbirinden ayıran nedir? Kimlerle bir aradayız? "Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim!" Birlikte olmayı seçtiklerimiz, kaderimizi mi belirliyor? Ay- Jüpiter karesi, abartıya kaçmamamız ve biraz daha objektif bakmaya çalışmamız konusunda bizi uyarıyor.
15 Mart Perşembe (Jüpiter günü)
Ay: Balık (13:11 itibariyle) (10:31 boşlukta)
Güneş: Balık
Kova enerjisiyle uyandığımız bir gün daha! Uyandığınız gibi öğleden sonraya kadarki planınızı yapın derim; zira çok geçmeden Ay boşlukta hareket etmeye başlıyor. Ay- Uranüs sekstili ile uyanıyoruz güne, içimizden asi bir ruh yükseliyor. Pazartesi yıkılanlar, şimdi bir şeylerin daha kolay yerini bulmasını sağlıyor. Ay- Mars sekstili, bugün enerjinin yüksek olduğundan bahsediyor ve bu enerjiyi verimli kullanmak istiyorsak düşüncelerimizle eylemlerimiz arasındaki dengeyi korumalıyız. Ay balığa geçtiğinde etrafı bir sis kaplıyor. Biraz yavaşlayın ve içsel dinamikleriniz üzerinde daha güçlü bir hâkimiyet kurmaya çalışın. Yanılsamalar söz konusu olabilir. Korkunuz, korktuğunuz şeyden kaçmanız için değil, onun sizi neyden korumaya çalıştığını anlayıp onu aşmanız içindir.
16 Mart Cuma (Venüs günü)
Ay: Balık
Güneş: Balık
Su enerjisiyle uyanıyoruz güne! Duygular yoğun ve dağınık! Kolay etkilenebilir bir mod! Merkezimizi korumakta fayda var. Ay- Satürn sekstili bizden pazar günü ne ile sınandığımızı hatırlayarak hareket etmemizi istiyor. O gün nasıl bir proje koymuştuk ortaya? Bu projenin hangi adımındayız? Süreci tekrar bir gözden geçirmekte ve gerekli düzenlemeleri devreye almakta fayda var. Ay- Neptün kavuşumu, mistik bir yolculuk içinde olduğumuzu söylüyor. Uçuş uçuş bulabiliriz kendimizi! Ne için yola çıktığınızı hatırlayarak ve büyük resmi görerek ilerleyin. İçinizde yükselen şefkati, ona gerçekten ihtiyacı olan ve bunu isteyene yöneltin. Birini hiçbir karşılık beklemeksizin mutlu etmek için küçük de olsa bir fırsat yaratın. İyi gelecektir.
17 Mart Cumartesi (Satürn günü)
Ay: Koç (21:56 itibariyle) (16:10 boşlukta)
Güneş: Balık
Balık enerjisiyle uyandığımız bir güne daha hoşgeldiniz! Ortalık balık balıkken uyanmak pek kolay değildir. Rahat olun, bu size özel bir durum değil. Hepimiz aynı dertten muzdarip! Ay- Pluto sekstili, pazartesi günü gerçekleşen köklü değişimin şimdi ilk meyveleri vermeye başladığından söz ediyor. Altının üstünden iyi olduğunu anlayacağımız yerdeyiz. Ay- Jüpiter üçgeni, pazartesi açılan kapının ve çarşamba günü dizginlemekte zorlandığımız duyguların bizi getirdiği önemli bir eşikten söz ediyor. İç sesimize kulak vererek sağduyuyla ilerlemekte fayda var. Balık burcunda gerçekleşen yeniay, önemli bir gündemi beraberinde getiriyor. Yeniayla büyüyen ay fazına geçiyoruz ve bizim çok ötemizde güçlerin devrede olduğu birtakım kapılar aralanıyor. Süreci gelişmeler doğrultusunda aldığımız kararlar belirliyor. Ay- Mars karesi, enerjinin yüksek ve dağınık olduğundan bahsediyor. Gereksiz savaşlar sadece vakit kaybettirecektir.
18 Mart Pazar (Güneş günü)
Ay: Koç
Güneş: Balık
Ateş enerjisiyle uyanıyoruz güne! İçimiz kıpır kıpır! Kabımıza sığmıyoruz! Enerjinizi işinize yarayacak bir şeylere akıtın derim! Spor yapın, sevişin, motive olun, yeni bir haftanın temposuna hazırlanın! İşkolikleri görelim! Sizin dinlenmeniz gerekiyor! Sizi şöyle alalım. Aylaklar? Siz de oturun da biraz plan program yapın! Sizi de şöyle! Herkesin dengelenmesi lazım! Ay- Satürn karesi, sorumluluklarımızın bilincinde olmamızı istiyor. Ona buna ahkâm kesmeden! Diktatörlüğe girişmeden! Ay- Venüs kavuşumu, içimizdeki savaşçının aslında uzlaşmak istediğine dikkat çekiyor. Huzura ihtiyacımız var. Uzlaşmak, her şeyden vazgeçmek değildir. Uzlaşmak, istediğimiz şeyi cebren ve hile ile yaptırmak da değildir. Kartlarımızı açık oynamak süreci kolaylaştıracaktır. Net sınırlar koymamız, kendimizi de karşımızdakini de önemseyerek orta noktada buluşmamız isteniyor.
Yüreğe selam olsun,
Hüseyin Akdağ
Kaynak: www.anneoluncaanladim.com
Bireysel Doğum Haritası Analiziniz için bizimle
iletişime geçebilirsiniz:
0212 274 08 47 / 0544 798 52 07
www.heraakademi.com
Doğum haritası
analizimiz ile kim olduğunuzu, dışarıdaki kişinin sizi nasıl gördüğünü, neyin size iyi geldiğini,
bunların bir araya geldiklerinde birbirlerini nasıl etkilediğini, sahip olduğunuz potansiyelleri,
yakın çevrenizi, ailenizi, iç dünyanızı, aşkın sizin için ne olduğunu, yaşama nasıl hizmet
edebileceğinizi, partnerinizden aslında ne beklediğinizi, onunla olmanın size sağladığı fırsatları
ve bu durumun sizi karşı karşıya bıraktığı sınavları, yaşamda sizi neye çağırdığını, neyin sizin
ufkunuzu genişletebileceğini, iş ve kariyer hayatınızın önemli sırlarını, arkadaşlık ilişkilerinizi,
neye teslim olmanız gerektiğini ve ruhsal olarak nereden nereye ilerlemenin önemini
bulabilirsiniz.
