Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
YENİ ÇAĞIN ÇOCUKLARI
NUR EDA KASAP
Uluslararası Öğrenci-Anne & Baba Koçu
Yazı Boyutu:
Çocukların soruları ve yaratıcı yanıtları

Geçtiğimiz hafta daha önce çalıştığım anaokuluna gittim. Öğretmenler keyifli bir sohbet yapıyordu. İlgimi çekti. Çocuklara sordukları sorulara, çocukların verdiği yanıtları ve gün içinde yaşadıkları komik olayları konuşuyorlardı.

Allah’ım ne büyük yaratıcılık! Gerçekten bazen çocuklar bizleri çok şaşırtabiliyor. Kendi derslerimde olan komik olayları not etmeye çalışırım. Eve gelir gelmez notlarımı çıkardım. Okulda duyduklarımı da ekleyince aşağıda okuyacağınız yazı ortaya çıktı.

Önce okuldan aldıklarım:
Arkadaşı tarafından ısırılan 3,5 yaş çocuk: “Arkadaşım, ben yemek değilim. Erkeğim.”

Grup çalışmasında durmayan öğrenciye öğretmeni, “Lütfen yerine otur olur mu?”
- “Olur değil.”

“Öğretmenim karnım susadı.”

- “Büyüyünce ne olmak istiyorsunuz?”
- “Kanatlı prenses, uçak kilotu, araba polisi, çalışkan anne.”

Öğlen uykusunda altını ıslatan 3 yaşında çocuk, “Öyyetmenim pijamalarım kurumamış.”

Uyguladığım program bir deney programı. Her deneyin mutlaka bir sosyal mesajı bulunuyor. Deneyler günlük hayatları ile bağlanıyor. Suyun yüzey gerilimi ile ilgili deney ellerini sabun ile yıkama mesajı veriyor. “Demek ki ellerimizin daha temiz olması için mutlaka ellerimizi sabun ile yıkamalıyız. Esra şimdi de sen söyler misin? Ellerimizi nasıl yıkamalıyız?” Esra, ellerini ovuşturarak, “İşte böyle.”

Merkez kaç kuvvetinin anlatıldığı deney, sürekli eylem halinde olursak, yeni bilgiler öğrenebileceğimizin mesajını veriyor. Sürekli okumak, öğretmenlerimizi iyi dinlemek, araştırma yapmak gibi.

- “Eveet Yusuf yeni bilgiler öğrenmek için ne yapmamız gerekiyormuş?
- (Dönen cisme bakarak) “Dönerek okumamız gerekiyormuş.”

Kare, üçgen ve dairenin anlatıldığı ve en güçlü şeklin hangisi olduğunun gösterildiği deneyde, (Dersi dinlemeyip koşan öğrenciye) “Hakan’cım hangi şekil daha güçlü?” Hakan’ın yanıtı, “Hangisi?”

Deneye giriş için söze başlıyorum. “Biliyor musunuz?”. Daha cümleme başlamadan toplu cevap, “Hayııırrr”.

Dersimizin sonunda mutlaka bir oyun oynuyoruz. O gün oynayacağımız elden ele oyununu anlatıyorum: “Şimdi iki ayrı grup olacağız. Arka arkaya sıraya gireceğiz. En önde duran arkadaşımız elimde olan oyuncağı alacak, ben başlayın dediğimde oyuncak elden ele en arka sırada bulunan arkadaşımıza gidecek, en arkada olan arkadaşımız oyuncağı alıp en öne geçecek, sonra o arkadaki arkadaşına verecek, oyuncak en arkada gidince, yine en arkada bulunan arkadaşımız en öne geçecek. (Bu arada uygulamalı olarak gösteriyorum.) Anlaştık mı? Hep bir ağızdan “Eveeeeettt”. 
Oyun başlıyor. Bir grupta önde bulunan öğrenci oyuncağı alıp koşturarak sınıfın en arkasına gidiyor. Diğer grup gayet güzel uyguluyor.
- “Alpercim arkadaşların seni bekliyor, oyuncağı verip sıraya geçer misin?”
- “Bu oyuncakla kendi başıma oynamaya karar verdim.” 

Gerçekten bazen çocukların yaratıcılıklarına hayran kalıyorum.

Çocuklarınızın yaratıcılık gücü daim olsun.

Sevgiler…

 


 


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.