Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
ÇOCUK SAĞLIĞI
Prof. Dr.  NURAN GÜRSES
Çocuk Sağlığı, Hastalıkları ve Çocuk Enfeksiyon Uzmanı
Yazı Boyutu:
Yenidoğan dönemindeki enfeksiyöz hepatitler

Karaciğer iltihaplanmasını ifade eden hepatitlere birçok enfeksiyöz ajan neden olmaktadır. Enfeksiyöz nedenlerin en önemlileri hepatit virüsleridir. Hepatit virüslerinin tamamı (A,B,C,D,E, ve G) yenidoğan döneminde hepatite neden olmaktadır.

Hepatotropik virüsler olarak adlandırdığımız bu virüsler primer karaciğer iltihabına neden olurken, birçok virüs hastalıklarının seyrinde de hastalığın sistemik bulgularına ilave olarak karaciğerde tutulum görülür ki, segonder hepatit virüsleri olarak tanımladığımız bu grupta oldukça fazla sayıda virüs mevcuttur. Bu virüslere örnek olarak Herpes Simpleks virüsü, Sitomegalovirüs, Parvovirüs B19, Rubella, Adenovirüs ve Enterovirüsler’i gösterebiliriz.

Bu yazımda; yenidoğanlarda hepatite yol açan hepatotropik virüslerin (A,B,C,D,E ve G) yol açtığı klinik tablolara değineceğim.

 

HEPATİT A
İnsandan insana fekal oral kontaminasyonla bulaşır. Enfeksiyon çok bulaşıcıdır. Virüsle bulaşmış gıda ve suların içilmesi ile salgınlara yol açabilir. Hastalık belirtileri ortaya çıkmadan yaklaşık 2 hafta önce gaita virüs salgılanmakta ve klinik bulgular ortaya çıktıktan 4 ila 6 hafta sonra bu virüs salınımı devam etmektedir. Hastalık belirtileri ortaya çıkmadan önce virüsün gaita ile atılması bulaşımın süratle yayılmasına yol açmaktadır. Esas bulaşım yolu gaita ile olmakta, idrar ve diğer vücut sıvıları bulaşımda önemli olmamaktadır.

Gebelikte hepatit A virüs enfeksiyonu geçiren annelerin bebeklerinde ciddi bir klinik tablo görülmemektedir. Doğum sonrası enfeksiyonun geçişi çok az olmaktadır. Genellikle hepatit A virüsüne bağlı vakalar yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde salgınlara neden olmakta ve çoğunlukla kan transfüzyonu ile bulaşım oluşmaktadır. Doğum sonrası döneminde enfekte olan bu bebeklerde enfeksiyon selim seyretmektedir.

Korunmada annelerin gebelik öncesi kan incelemesinin yapılarak, daha önce hepatit A enfeksiyonu geçirip geçirmediği araştırılmalıdır. Anne adayı enfeksiyonu geçirmedi ise aşılanması uygundur. Eğer anne doğumdan önceki iki hafta içinde hepatit A enfeksiyonu geçiriyorsa, doğan bebeğe serum immunglobulin yapılması önerilmelidir.


HEPATİT B

Hepatit B virüsü HBsAg pozitif olan (Hepatit B virüs taşıyıcısı) insanların kan, serum, vücut sıvıları ve tükürükleri ile bulaşmaktadır. Esas bulaşım kan ve kan ürünleri ile olmaktadır. Bu enfeksiyon anneden bebeğe geçmektedir. Anne karnında bulaşım olabildiği gibi, bulaşım doğum ve doğum sonrası dönemde de olabilmektedir. HBsAg pozitif anne bebeklerinde kronik hepatit B enfeksiyonu gelişme riski yüksektir. Bu bebeklerde klinik bulgular belirgin olabildiği gibi, hastalık bazen başlangıçta belirgin olmayıp yenidoğan dönemini takip eden aylar veya yıllarda ortaya çıkabilir. HBsAg pozitif annelerin sütünde hepatit B antijeni saptanmıştır. Yapılan detaylı çalışmada anne sütü ile beslenmenin enfeksiyon açısından ciddi bir risk olmadığı, sadece meme başında çatlakların olduğu durumlarda bu riskin yüksek olabileceğine dikkat çekilmiştir.

HBsAg pozitif anneden doğan bebeklere hepatit B immunglobulin ve hepatit B aşısının doğumu takip eden saatlerde verilmesi son derece önemlidir. Takip eden aylarda bebeğe hepatit B aşıları yapılarak korunma sağlanmalıdır.

Anne adaylarının hepatit B enfeksiyonuna karşı aşılanmış olması önemle vurgulanmalıdır.

HEPATİT C
Kronik karaciğer hastalığının en önemli nedenlerinden biri hepatit C enfeksiyonlarıdır.

Bu enfeksiyon esas olarak kan transfüzyonu ile bulaşmaktadır. Hepatit C enfeksiyonunun enfekte anneden bebeğe geçişini gösteren çok sayıda çalışma mevcuttur. Bulaşma anne karnındaki hepatit C virüs titresi ile ilişkilidir. AIDS’li ve hepatit C virüs titresi yüksek olan annelerde enfeksiyonun bebeğe geçiş riski yüksektir. Bu risk faktörlerini taşımayan annelerde ise geçiş riski yüzde 10’un altında olup, önemli olmadığı kabul edilmektedir. Kolostrumda hepatit C virüsü gösterilmiş ise de emzirme yoluyla bu virüsle bulaşımın olduğu ispat edilmemiştir. Anne sütü ile beslenme sırasında memede çatlak veya kanama olduğunda enfeksiyonun geçebileceği konusunda anne bilgilendirilmelidir. Hepatit C virüsü pozitif anne bebeklerine doğumdan sonra immunglobulin verilmesine gereksinim mevcut değildir. Antiviral tedavi önerilebilir.

HEPATİT D
Hepatit D enfeksiyonu, yalnızca akut veya kronik hepatit B enfeksiyonu bulunan annelerde görülür. Hepatit D virüs pozitif anneden enfeksiyonun yenidoğana bulaşması nadirdir. Korunma hepatit B enfeksiyonundaki prensipler dahilindedir.

HEPATİT E
Diğer Hepatit virüslerinden farklı olarak gebe kadınlarda ölümcül tablolara yol açmaktadır. Bazı bölgelerde sporadik görülebildiği gibi salgınlara da  neden olabilir. Kirli su kaynakları bulaşımda önemlidir. Bebeklere geçiş yüksek oranda olabilmektedir. Özel bir tedavi yaklaşımı mevcut değildir.

HEPATİT G
Kan transfüzyonları, organ ve doku nakilleri ile bulaşma olmaktadır. Anneden bebeğe enfeksiyon geçebilir (yüzde90). Özel bir tedavi yaklaşımı henüz bilinmemektedir.

Sonuç olarak, bütün hepatit virüsleri yenidoğanı enfekte edebilmekte, bebekte enfeksiyon hafif veya ciddi seyredebilen klinik tablolara neden olabilmektedir. Bu durumda anne adaylarının gebelik öncesi hepatit serolojisi yönünden incelenmesi ve negatif olguların hepatit A ve B aşıları ile aşılanmasının en akılcı yaklaşım olacağı şüphesizdir.

 

 

 


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.