Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
PROFESYONEL BİR BABA'DAN ANNELERE
Yazı Boyutu:
Oynasak mı, oynamasak mı?

 

Birkaç zamandır ortalık biraz da felaket tellallığı yapmak isteyenler tarafından velveleye verilmiş durumda. Yapılan haberlere göre; “Bazı firmalar oyuncaklarını piyasadan toplatmışlar, nasıl olacakmış da bizim çocuklarımız oyuncaklarla oynayacaklarmış bundan sonra”…

Ülkede yerleşik bir oyuncak kültürü hatta biraz daha iddialı yazalım, yerleşik bir çocuk bakım bilinci olmadığı için bu tür haberlere ülkemiz insanının şaşırıp kalması, basın dünyasının da çok ilginç bir konu bulmuş gibi konuyu irdelemeye çalışması, bana hiç de şaşırtıcı gelmiyor.

Ürünlerinde çocuklar için zararlı madde kullanıldığı belirtilen firma, dünyada kendini ispatlamış ve alanının en iyilerinden. Çin’de üretilmiş 19 milyon adet oyuncağı tüm dünyada toplatmaları da önemli ve takdir edilmesi gereken bir davranış. Firmanın büyüklüğüne yakışmış.

Peki, Türkiye’de bu firmaya ait ürünler toplatıldıktan sonra oyuncaklarla ilgili tehlike ortadan kalktı mı acaba? Bahsi geçen firma dürüst davrandı, sorumlu davrandı. Peki, ülkemizde yeterli denetime tabi tutulmadan ithalatları gerçekleştirilen oyuncaklar ve bunları ithal edenler ne olacak?


BU DA O HESAP!
Bu konuyla ilgili herkes birşeyler söylüyor. “Çocuklarınıza 3 yaşına kadar boyalı oyuncak satın almayın, mümkünse oyuncaklarınızı kendiniz yapın” diyenler bile var. Zamanın Milli Eğitim Bakanı’nın dediği gibi “Keşke şu mektepler olmasaydı... Maarifi ne güzel idare ederdim.” Bu da o hesap. Yıllar geçmiş kafa yapımızda bir değişiklik yok. Gelişme yönünde adım atmakta zorlanıyoruz. Galiba buna niyetimiz de yok... Kimse “0-3 yaş aralığındaki çocuklar için uygun oyuncak üretelim ya da ithal edilenleri denetleyelim düşüncesinde değil.”

Bakın, bir gazetenin bu konuyla ilgili yazı dizisinde; “Oyuncakların içerik anlamında test edilebilmesi için bir laboratuvarın yakında kurulacağını” söyleyen bir yetkili de var.
Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde duyamazsınız bunları. Haydi, biz çok da gelişmiş bir ülke değiliz tamam da, çocuklarımız bu kadar mı değersiz? Bu ülkeye her yıl milyonlarca adet oyuncak ithal ediliyor. Bizler bunları satın alıyoruz, çocuklarımız da bunlarla oynuyor. Bu arada Türkiye’ye oyuncak ithal etmenin de kolay birşey olduğunu zannetmeyin. Çocuk sağlığını korumaya yönelik bazı standartlar mevcut, ancak hiç de yeterli değil. Özellikle ürünlerin içerdiği maddeler açısından incelenememesi gerçekten trajik bir durum, hatta trajikomik.


HEMEN ŞİMDİ ÖNLEM ALINMALI!
Ülke olarak mutlaka kötü tecrübelerden ders almamız gerekiyor, harekete geçmemiz için. Atasözlerimize de yansımış, “Bir musibet bin nasihatten iyidir” diye. Ama bizim artık musibetlere değil müspet ilimlere, gerçek bilime ihtiyacımız var. Birileri zarar gördükten sonra önlem almanın ne anlamı var?

Bu son derece tehlikeli ve ithal edilen, üretilen ürünler üzerinde yetersiz denetim durumlarının sadece oyuncaklarda değil, çocuk ürünleri sektöründeki hemen hemen her ürün grubunda var olduğunu hatırlatmadan geçmeyelim. Çocuklarımıza bir ürün satın almadan önce son derece araştırmacı olmamız gerekiyor.

Oyuncaklarla ilgili yazacak çok şey var. İşin teknik tarafını şimdilik başka bir yazıya bırakıyorum. Zira, bununla ilgili de edecek birkaç kelamım olacak.


CEVABINIZ EVET İSE…
Oyuncaklarla oynamak güzel. Oyuncakların doğru seçildiği ve kullanıldığı takdirde çocukların zihinsel ve bedensel gelişimlerine yardımcı oldukları da hepimizin bildiği bir gerçek. Bizim çocukluğumuzda bu kadar oyuncak olmaması şimdilerde bir avantaj gibi görünüyor sanki. Oyuncak yok, risk yok. Bir sürü oyun vardı, oyuncaklar olmasa da… Yağ satardık, bal satardık. Dostluk, arkadaşlık vardı. Toz vardı, toprak vardı, çıplak ayakla toprağa basmak vardı, dolayısıyla stres yoktu. Az oyuncağımız olmasına rağmen, az olanı paylaşmak vardı. 
Şimdi bu olmayanları verebiliyor muyuz evlatlarımıza, öğretebiliyor muyuz bunları oyuncaklar olmadan?  En kral baba, en kraliçe anne sizlersiniz cevabınız “Evet” ise bu sorulara...

Sağlıcakla kalın.


Yorumlar
kartaltk - (14.09.2007 21:58:33)
SEVGİLİ ERKİN ÜLTANIR KIZIMIZ BERRAK İZEL VE OĞLUMUZ KAANBERK ELLERİNİZDEN ÖPER. YAZILARINIZI MERAKLA TAKİP EDİYORUZ. BERRAK İZEL,KAANBERK,BURÇAK RADİFE VE KARTAL TEKİN....
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.