ÜYE OL | ŞİFREMİ UNUTTUM

Bu aya değişim ve dönüşümlerin temsilcisi Plüto’nun, 2 Nisan itibariyle geri harekete geçmesiyle başlıyoruz. Hatırlayacağınız gibi Plüto, Yay burcundaki serüvenini tamamladıktan sonra 26 Ocak 2008’de Oğlak burcunda yol almaya başlamıştı. Plüto’nun arıtan, dönüştüren, adeta ölüm ve doğum gibi gelebilen bu muazzam enerjisi, politika, sağlık ve yönetim sistemlerinde pek çok yapısal değişikliğin ve güç savaşlarının gözleneceği bir zaman dilimini tetiklemişti.

NİSAN AYI: HATALARI DÜZELTME FIRSATI VERİYOR!

 

Plüto 26 Ocak 2008’den bu yana ancak 1 derece ilerledi. Normalde Plüto gibi ağır hareket eden gezegenlerin geri gidişinin belirleyici bir etkisi olmamakla birlikte, bu kez durumun biraz farklı olduğunu görüyoruz. Oğlak süreciyle, günlük yaşamımızda ekonomi, para sistemleri, gücü, otoriteyi temsil eden yönetimle ilgili yapılardaki değişimlerin esintilerini daha yeni yeni hissetmeye başlıyoruz. Kişisel düzeyde hepimiz ayağımızı yorganımıza göre uzatmayı, finansal kaynaklarımızı daha gerçekçi değerlendirmeyi öğreniyoruz. Plüto, geri hareketi sırasında Yay burcuna tekrar Haziran ayında girecek ve Kasım sonuna kadar, 6 ay gibi uzunca bir süre, burada kalacak. Daha sonra artık 2024’e kadar konuğu olacağı Oğlak burcunda ilerlemeyi sürdürecek..

Plüto Yay’a tekrar girdiğinde, hayatımızda başlatmış olduğu bütün bu değişikliklerin farkına varıp ona göre bir düzen kurmaya çalışacağız. Bu aslında yaşamımızda çürümüş, zamanını doldurmuş ve elenmesi gereken şeyleri görebilmemiz ve gereken değişiklikleri yapabilmemiz için adeta bir fırsat zamanı. Burada önemli olan değişime direnmemek, izin vermek.. Kasım’a kadar, kaçırdığımız imkanlarla tekrar karşılaşabilme ve yaptığımız hataları düzeltebilme şansını yakalayabileceğiz.

ÖNCÜ ENERJİNİN HAKİMİYETİ
Merkür’ün aynı gün (2 Nisan) Koç burcuna girmesiyle birlikte, öncü gruplarda önemli bir açı oluşumu (Grand Cross) gerçekleşecek. Plüto’ya da gerilimli bir enerji gönderen bu açı oluşumu 13 Nisan’a kadar etkisini sürdürecek. Merkür 17 Nisan’a kadar Koç burcunda yol alacak. Hızlanan bilgi akışı hemen harekete geçmemize neden olabileceğinden, karmaşa ve gerginlik yaratabilir. Öte yandan, ardı ardına gelen bilgiler ile yoğunlaşan iletişim sonucunda gerçeğe ulaşmak, netleşmek mümkün olabilecek. Bu süreçte düşüncelerimizi korkusuzca ama karşımızdakini kırmadan söylemek önemli. Merkür’ün en önemli işlevlerinden biri olan dinlemeyi, karşımızdakine ve kendi iç sesimize kulak vermeyi becerebilirsek, bu enerjiyi olumlu bir şekilde kullanmış oluruz.

6 NİSAN’DA YENİAY
Her ay olduğu gibi bu ay da bir Yeniay daha deneyimleyeceğiz. 6 Nisan’da Koç burcunda Güneş ve Ay 16 derecede kavuşum yaparak Yeniay’ı oluşturacaklar. Yengeç’teki Mars ve Oğlak’taki Jüpiter de öncü gruplarda bir başka gerilimli açıyı oluşturmak üzere etkileşim halinde olacaklar. Görüldüğü gibi,  bu ay öncü enerjinin hakimiyeti söz konusu. Yeniay her ne kadar yeni başlangıçları temsil ediyorsa da, bu kez 2007 Eylül’ünde başladığımız girişimlerle ilgili olarak önümüze çıkabilecek yeni fırsatlara ve düzeltilmesi gereken konularda farkındalıklara işaret ediyor.

3 Nisan’da ise bu kez Venüs Koç burcuna girerek bir başka öncü açı oluşumunu (Grand Cross) yaratacak. Barışçıl ve sakin Venüs, atılgan ve savaşçı Koç’ta zarar gördüğü bir konumdadır. Mayıs başına kadar ilişkilerde düşünmeden ve benmerkezci hareket etme eğiliminde olmamız sorun yaratabilir. Venüs savaşan bir burçta olacağı için, ilişkinin tıkandığı noktalarda kişi karşısındakini düşman gibi görebilir. Dürtüsel bir şekilde harcamalar yapmak da söz konusu.. Her şeyin bu kadar hızlanması, bir şeylere zorlandığımız hissi yaratıp bizi tedirgin edebilir. Bu süreçte yapılabilecek en olumlu şey, kendimizle ilişkimizi güçlendirmek olabilir.

ÖFKELİ VE TEPKİSEL OLABİLİRİZ
10 Nisan ile 13 Nisan arasında Merkür’ün Mars ve Jüpiter’e vereceği gerilimli açılar nedeniyle öfkeli ve tepkisel olma ihtimalimiz var. Ağzımızdan çıkan her söze dikkat etmeli, gereksiz çatışmalara neden olacak kışkırtıcı konuşmalardan kaçınmalıyız. Düşüncesizlik, acelecilik, içgüdüsel tepkiler ve kolay heyecana kapılma, yanlış kararlar almamıza veya öznel değerlendirmelere yol açabilir. Ulaşım, nakliye, iletişim, basın-yayın ve yazınsal konularda terslikler, iptaller veya aksilikler olabilir. 

16 Nisan’da Güneş ile Merkür Koç burcunda birleşecekler. Zihinsel aktiviteyi artıran bu durumla aklımıza ilginç, yaratıcı düşüncelerin kıvılcımları düşebilir. Aynı zamanda içimizde seyahat etme arzusu uyanabilir. Öte yandan, iletişim ve muhakeme gücünü, tarafsız algılamayı ifade eden Merkür’ün, Güneş’imize yani egomuza hizmet edecek, onu haklı çıkaracak şekilde çalışma olasılığını da göz ardı etmemek gerekir. Kişi her şeyi istediği, işine geldiği gibi algılama eğiliminde olabilir. Karşısında ayna tutan biri yoksa içinde bulunduğu durumu fark edebilmesi güçtür. Bir başka sıkıntı ise, ayrıntı ve verilerde boğulup huzursuzluk duyabilme ihtimalimizdir. 

ŞÜKRETME ZAMANI
Merkür’ün 17 Nisan’da Boğa burcuna girmesiyle birlikte her şey daha yavaş ve rahat akmaya başlayacak. Bu kez Merkür, Oğlak’taki Plüto ve Başak’taki Satürn ile birlikte toprak gruplarında 21 Nisan’a kadar bir Büyük Üçgen oluşturacak. Maddi ve manevi güvenliğimiz, işimiz, paramız, değerlerimiz gibi konular önem kazanırken, hayata daha pratik ve gerçekçi, sağduyulu ve uzlaşmacı bir şekilde yaklaşacağız. Ancak Venüs’ün Koç’taki yolculuğu sürdüğü için, Mayıs başına kadar tam anlamıyla rahatlamış olmayacağımızı da söylemek gerekir. Merkür Boğa’da ilerlerken sahip olduğumuz maddi ve manevi değerlerin farkına varmak ve şükretmek önem taşır.

19 Nisan’da Güneş toprak gruplarından, sabit nitelikli Boğa burcuna girecek. Boğa insanı fiziksel dünyanın keyfini çıkartmaktan hoşlanan, doğaya yönelik, huzur ve barışın peşinde biridir. Maddi dünyayla ilgili olduğu için, fiziksel dünyada maddi anlamda güvenlik peşindedir. Yapması gereken, kendi özelliklerine sahip çıkmak, olduğu gibi değerli ve yeterli olduğunu hissedip, kendi değerlerinin farkında olarak şükran duymaktır. Kendisini yeterli görmediği sürece emniyet duygusuyla daha fazlasını isteyebilir ve bu yüzden de fazla sahip olmacı bir tavır sergileyebilir. Boğa dişil, alıcı bir burçtur. O nedenle de vermek konusunda zorlanır. Çok fazla kendine yeten, güçlü bir portre çizdiğinde yardım isteyemeyen, tam tersine yardıma ihtiyacı olanları ister istemez kendisine çeken bir tavır sergiler. Boğa insanı bu dünyaya başlanmış, kurulmuş bir şeyleri sağlamlaştırmaya, dayanıklılaştırmaya geldiği için denenmiş, sınanmış şeylerle ilgilidir. Alıştığı modelleri sürdürmeye yatkındır. O yüzden de kendi özelliklerini geliştirmekten uzaklaşabilir. En önemli ve kurtulması gereken gölgeleri, değişime direnç, rahatını ve mevcut konforunu bozmamak için mutlu olmadığı ortamlarda kalmayı sürdürmesi, rahatına düşkünlük, tembellik, mecbur kalmadıkça harekete geçmemek olabilir. Oysa enerjisini odakladığında son derece verimli, üretken olabilen biridir. Yönetici gezegeni Venüs sevgi, uyum, barış, işbirliği, sanat, güzellik, ilişki kurma tarzımız ve değer duygumuzu temsil eder. Ancak Venüs görüldüğü kadar yumuşak bir gezegen değildir. Yıkıcı yönüyle kullanıldığında fazlasıyla talepkar ve zorlayıcı olabilir.

AKREP BURCUNDA DOLUNAY
Güneş’in Boğa’ya girmesinin hemen ardından 20 Nisan’da 0 derece ile Akrep burcunda bir Dolunay gerçekleşecek. Bir sonraki ay 20 Mayıs’taki Dolunay’ın yine Boğa-Akrep aksı üzerinde oluşması, şimdi aldığımız kararlar ve attığımız adımların Mayıs sonlarına doğru tekrar bir gözden geçirilerek tamamlanması gerekebileceğine dikkat çekiyor.

23 Nisan’da öncü enerjiyi son olarak Venüs’ün Mars’a ve Jüpiter’e vereceği gerilimli açılarla hissedecek ve ona veda edeceğiz.

Ayın son bölümünde Neptün enerjisinin kafa karıştıran, adeta sisler yaratan enerjisi kendisini gösterecek. İnanmak istediğimize inanma, kendi kendimizi kandırma, gerçeği görememe gibi sıkıntılar yaşayabiliriz. Özellikle 28 ve 29 Nisan’da önemli konularda kararlar almamaya çalışmak yerinde olur.