İnternet ortamı ve medyadaki gıda ile ilgili yayınlar
gerçekten de yaşamımızı zorlaştırmaya başladı. Ne yiyeceğiz, hormonlu mu, süt içmeyecek miyiz, erken
ergenlik salgın mı, kanser salgın hale mi geliyor? Ailelerin kafalarında soru işaretleri
var.
Öncelikle şunu söylemek isterim, Türkiye bundan 10 yıl öncesi gibi değil, artık
gıda kontrolü sıklaştı, bakanlık denetimleri arttı; çünkü hormonlu tabir edilen veya düzenli
üretilmeyen gıdalar diğer ülkelere de gönderilemiyor. Belirli kriterlerin sağlanması gerekiyor, onun
için üretim aşamasında kontroller yapılıyor. Tüketicilerin ise gıdayı mevsiminde tüketmeleri, süt ve
süt ürünlerinde bilinen markaları tercih etmeleri ve kutular üzerindeki imal ve son kullanma
tarihlerini kontrol etmeleri gerekli…
Pekiyi, donmuş gıdalar dolaptan çıkarılıp bir defa
çözüldüğünde, hemen tüketilmesi mi gerekli? Çok az bir miktar kullanılacaksa, kalanı ne yapılacak?
Aileler donmuş gıda çözüldükten sonra, yemeğe üşüşecek mikroplardan korkuyorlar. Yiyecekler,
buzdolabının dışında 10 derecenin üzerinde uzun süre bekletilirse, üzerinde bakteri ve mantarlar
oluşabilir ve bozulabilirler. Ancak bu tehlike her türlü gıda için geçerlidir, gıdaların donup
çözülmesi ya da hiç dondurulmamış olması fark etmez. Çünkü gıdaların tekrar dondurulması, taze halde
dondurulmalarıyla aynı etkiyi yapar, mikroroganizmaların bir Sçoğu ölür. Tıbbi açıdan, 1 kez de 10
kez de çözüp dondursanız, hiçbir sakıncası yoktur.