Çocuklarımızı ilköğretim yaşından evvel okula ve öğretmenlere emanet ediyoruz. Onları en iyi şekilde yetiştirmesi için en uygun eğitim kurumunu bulmak amacıyla hummalı bir araştırmaya girişiyoruz. Bu yazımda amacım, okul öncesi öğretim kurumları ve bu kurumlara ilişkin düzenlemelere dair bilgi vermek.
0 ile 2 yaş arası eğitim kurumlarına “kreş” adı veriliyor. Çocuklarımızın 0-2 yaş arası yılları gerek duygusal gelişim gerek zihinsel gelişim açısından çok önemli. Sıcak, sevgi dolu, sağlıklı bir aile ortamında ya da onun yerini alabilecek bir yetişkinle sıkı duygusal ve sosyal etkileşim çocuğun temel güven duygusunun oluşumu için gerekli. Bu nedenle zorunlu olmadıkça çocuğu yaşamın ilk yıllarında aile ortamından uzaklaştırmamalı. Okul öncesi eğitimin bu dönem için çocuğa ve ailesine verilen hizmeti, aile ortamında vermek üzere planlanmalıdır. Özetle kreşler, sadece çocuğun bakımını değil, eğitimine ve gelişimine yardımcı esaslara dayanarak hizmet vermeli.
2-4 yaş arası eğitim kurumlarına “yuva” adı veriliyor. Yuvalar sağlıklı koşullar, zengin eğitsel yaşantılar içinde çocukların gelişimini olumlu yönde etkilemek, sosyal bir biçimde becerilerini geliştirmek üzere planlanır ve yönetilirler.
ANAOKULU DEYİNCE...
4-6 yaş arası eğitim kurumlarına “anaokulu” adı veriliyor. Anaokulları çocuğun korunması bakımı, sosyal ve zihinsel gelişiminin gerçekleşmesini sağlamalı. Bu kurumlarda öğretici çevre uyarı alanlarının zengin bir biçimde yer aldığı etkinlikler aracılığıyla, çocuğun sosyal yaşamını verebilecek kişilik özelliklerini öğrenme becerisini elde etmesi istenir.
5-6 yaş arası eğitim kurumlarına “anasınıfları” adı veriliyor. Anasınıfları okullarının bünyesinde ya da onlara bağlı olarak oluşturulur. Sosyo-ekonomik koşullardan gelen çocukları okul yaşamının beklentilerine ayak uydurabilecek bir gelişim düzeyinde uygulanmaktadır.
Yeni düzenlemelerle, Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü''ne bağlı kreşlerin, Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) devredilmesi ve tüm kreşlerdeki eğitimden ve denetimden MEB’nın sorumlu olması planlanmaktadır. Karar, Bakanlar Kurulu’nda alınmış ve Milli Eğitim Bakanlığı çalışmayı başlatmış haldedir. Böylece tüm kreş ve anaokulları tek elde toplanacak.
Okulların vereceği eğitimibelirleyecek olan Bakanlık, denetimden de sorumlu hale gelecek.
Türkiye’de mevcut düzende kreş ve anaokulu ya MEB ya da Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü''nün izniyle açılabiliyor. Bakanlığa bağlı okullarda halen 700 bin çocuk eğitim görüyor. Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü izniyle açılmış bin 500 kreş var. Bu kreşlerde 0-3 yaş arasındaki 25 bin çocuk eğitim alıyor. Özel kreşlerin yanı sıra kamu kurumlarında bulunan bakımevleri de Sosyal Hizmetler’in izni kapsamında.
UYGULAMAYLA NELER DEĞİŞECEK?
Bakanlar Kurulu kararı doğrultusunda yapılan yasa çalışmasına göre, Sosyal Hizmetler’e bağlı bin 500 kreş MEB’e devredilecek ve tüm kreşlere standart getirilecek. Kreşlerin fiziki koşulları standartlara göre değiştirilecek. Yine bu kreşlerde çocuk gelişimi ile ilgili fakülte, yüksekokul ya da meslek lisesi mezunları çalıştırılması sağlanacak. Gerekli değişiklikleri yapmayan kreşler kapatılabilecek.
Devrolan kreşler yasanın çıkmasının ardından 6 ay içerisinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın kriterlerini yerine getirecek. Yasal düzenlemenin hedefinde, Türkiye’nin okul öncesi eğitimde AB standartlarını yakalaması var. Türkiye''de okul öncesi eğitimden yararlananların oranı yüzde 26 iken, AB’de bu rakam yüzde 50''nin üzerinde. Bu oran farkının getirdiği gelişmişlik ve eğitim seviyesine dikkat çekiyoruz.
