Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
PROFESYONEL BİR BABA'DAN ANNELERE
Yazı Boyutu:
Bizler seyahat ederken...


Yaşım 38, hemen hemen 7 yıllık bir babayım. İşim gereği yurtiçi ve yurtdışına yaptığım birçok iş seyahatim oluyor. Birçok ülke, birçok şehir gördüm bu sayede. Dünyanın lezzetini tattım, birçok ilginç insanla ve kültürle tanıştım. Bütün bunlar çevremdeki insanların, arkadaşlarımın; mesleğime ve işime imrenerek bakmalarını sağladı her zaman. “Ne kadar güzel, görmediğin yer kalmadı” diyenlerin sayısını ben bile hatırlamıyorum.


Başlangıçta bana da çok güzel geliyordu bütün bunlar, eğleniyordum. Ama büyük bir problem zamanla yüzünü göstermeye başladı. “Özlemek” idi, bu problemin adı. Aslında ilk uyarıyı Doğa daha 5 aylıkken almıştım. 9 gün süren deniz aşırı bir seyahat sonrasında eve gelip önce eşimle hasret giderdikten sonra Doğa’ya koştuğumda, beni gördüğünde etrafa gülücükler yayan kızım sanki darılmış gibi kafasını çevirdi birden. O anı hatırladığımda hala üzülürüm. Sonrasında iş gezilerim devam etti. Hem eşime hem de kızıma olan özlemim 2-3 günlük seyahatleri bile zorlaştırıyordu. Doğa 2,5-3 yaşına geldiğinde bu zorluklar had safhaya ulaştı.Çünkü artık Doğa da özlemeye ve bunu dile getirmeye başlamıştı. Eşim Tuğba’nın iş seyahatlerim konusunda gösterdiği anlayışı ve Doğa’nın büyümesi sürecindeki bensiz günlerinde gösterdiği fedakarlığın karşılığını ne yapsam ödeyemeyeceğimi biliyorum. Ancak, Doğa cephesinde durum hiç de böyle değildi. Ben her seyahate çıkmadan önce, Doğa’nın üzerine çöken keder beni adeta kahrediyordu. Ancak her şeyden önemlisi Doğa büyüyordu, ama ben de seyahatlere devam ediyordum.

BU GÜNLER GERİ GELMEZ!
Artık ilkokula hazırlanan Doğa için bir şeyler yapmam gerektiğini fark ediyor, ama ne yapacağımı bilemiyordum. Bütün bunları paylaştığım ve benim yaptığım hatayı daha önce kendisi de yapmış bir arkadaşım uyandırdı beni. “Bütün işini kızına göre ayarla Erkin. Ben bunu yapmadım ve kızımın nasıl büyüdüğünü anlamadım, keşke o günleri geri getirebilseydim. Bu günlerin geri gelmeyeceğini unutma” sözcükleri oldu beni kendime getiren. Önce kendime kızdım, “Bunu neden kendi başıma düşünemedim” diye. Ve “Zararın neresinden dönersem kardır” mantığıyla bütün iş hayatımı tekrar organize ettim. İş seyahatlerimi olabildiğince azalttım, çok kabul edilebilir bir seviyeye getirdim, herkes açısından... Konaklayacağım geceleri de minimize ettim. Şimdilerde her şey herkes için yolunda görünüyor...

Neden yazdım bütün bunları? Birçok yeni ebeveyn var, ilk çocukları dünyaya gelmiş olan. Ve günümüz koşullarındaki hayat kargaşasında zaman mevhumunu kaybetmiş, uzun saatler çalışan, ekmek peşinde koşan anneler ve babalar... Evlatlarımız bizler olmadan da büyüyor, biliyoruz. Bizlerin onları özlediğimiz kadar en az onlar da bizi özlüyorlar. Kaçırmayın bu fırsatı, boşa harcamayın bu zamanı. “Çok işim var çıkamam işyerimden” düşüncesi oluştuğunda aklınızda, çocuğunuza sarıldığınızda hissettiğiniz duyguyu, kadife tenini ve mis kokusunu hatırlayın, burnunuzu saçlarına gömdüğünüz anı hatırlayın. Haydi eve koşun...


Copyright 2007-2025 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.