Hamilelik uzun bir süreçtir. Her döneminde bazı acil durumlar meydana gelebilir. Problemlerin önlenebilmesi için zamanında alınan tedbirler yüz güldürücü sonuçlanırken, bazen geç kalındığında ise maalesef üzücü olaylarla karşılaşılmaktadır. Hamilelik boyunca karşılaşılabilecek problemlerin bir bölümü hamilelik ile ilgili olabilir. Bazıları ise hamilelik dışı olmasına rağmen hem anne hem de bebeğin hayatını tehdit edebilmektedir.
Hamilelik ile ilgili sorunlar ilk 3 ayda genelde
kanama ve ağrı ile kendini belli etmektedir. İlk 3 ayda meydana gelen kanamalar düşük tehdidi veya
gerçekleşen düşük şeklinde görülmektedir. Düşük tehdidinde vaginal kanama var ama yapılan
ultrasonografik tetkikte hamilelik devam etmektedir, yani bebek canlıdır. Eğer ultrasonografide
bebek canlı değil veya gebelik ile ilgili bulgu kaybolmuşsa ona düşük adı verilir. Kanama ile
birlikte adet sancısına benzer ağrılar da eşlik etmektedir.
Erken hamilelikte kanama
ile birlikte veya sadece tek başına ağrının olması bazen dış gebeliği düşündürmektedir. Erken
dönemde bakıldığında rahim içinde gebelik kesesi görülmez ve tüplerden birinde kese görülebilir veya
geç kalınan durumlarda karın içinde kanama görülmektedir.
KANAMA DİKKATE
ALINMALI…
Erken hamilelik döneminde ağrı olmadan da kanama olabilir. Bebekle ilgili
sorun yoktur ama muayene yapıldığında rahim ağzı yarası veya polipi kanaması da aynı şekilde anne
adaylarını telaşlandırmaktadır.
Hamileliğin 2 ve 3’üncü aylarda acillerden en
önemlisi yine kanamadır. Erken doğum tehdidinin bir belirtisi olabilen bu durum, rahim ağzının
açılmasının belirtisi olabilir. Bu kanama eğer fazla miktarda ise özellikle plasentanın rahim ağzını
kısmi veya tamamen kapaması ile oluşan plasenta previa kanaması veya plasentaya ait bir damarın
açılması ile meydana gelen kanama olabilir. Bu iki durumda vaginal kanama taze kırmızı renktedir.
Kanama eğer daha koyu renkte ve bununla birlikte karın ağrısı ve sürekli kasılı kalan rahim de ilave
olmuşsa plasentanın erkenden ayrılması olan dekolman plasenta denen çok tehlikeli bir olay
meydana gelmiş olabilir.
Hamilelik dışı meydana gelebilecek olan acil durumlardan
akut batın olarak tanımlanan ve karın içi zarın iltihaplanması veya uyarılması sonucu oluşan
durumlardır. Apandisit, yumurtalık kisti patlaması veya sapı etrafında burulması (torsiyon),
hamilelikte en sık akut batın sebepleridir. Ayrıca böbrek taşı ağrısı tüm hamilelik boyunca
rastlanabilecek acillerden biridir.
Kısaca değindiğim bu sorunlara daha uzun bir
liste ilave edilebilir. Ama önemli olan hangi durumlarda doktorunuzu aramanız veya hastaneye
başvurmanızdır.
AĞRI ÇOK ÖNEMLİ BİR BELİRTİDİR!
Hamilelik boyunca
ağrı çok önemli bir belirtidir. Erken dönemde, yani hamilelik testinin pozitif olduğu ama
ultrasonografi yapılmadığı zamanlarda meydana gelen şiddetli ağrı hemen dış gebeliği akla
getirmektedir. Bu durum sıklıkla karın içi kanama ile birlikte olduğunda erken teşhis edildiğinde
daha az travmatik olan laparoskopi ile ameliyat edilebilir. Etkilenen rahim kanalı kurtarılırken,
geç vakalarda rahim kanalının alınmasıyla birlikte çok miktarda kan kaybı nedeniyle ünitelerce kan
verilmesi gerekebilmektedir.
Vaginal kanama ilk 3 ayda az veya çok olsun anne adaylarını çok
endişelendirmektedir. Oysa bazen rahim ağzı salgısının koyulaşması bile kanama olarak zannedilip
telaş edilmektedir. Eğer vaginal kanama adet kanamasından az veya koyu renkte ise doktorunuza haber
verin, ama telaş edip hastaneye koşturmayın. Her kanama bebeğin kaybını işaret etmez. Bazen çok
fazla olan kanamalarda ultrasonografi yapıldığında bebek yerinde ve canlıdır. Sonuçta vaktinde doğum
ile sonuçlanabilmektedir.
Özellikle son aylarda olan vaginal kanama ise çok
önemsenmelidir. Hangi saatte olursa olsun doktorla irtibata geçilmelidir. Erken doğum tehdidi erken
dönemde saptanırsa yapılacak olan girişimler ile doğum geciktirilir. Bebeğin yoğun bakım gibi destek
gerektirmeden hayatta kalması sağlanabilir. Plasenta previa, vasa previa ve dekolman plasenta
durumları ise kanama olduğunda kısa sürede hastaneye gitmekte fayda vardır. Çünkü kanamanın miktarı
kestirilemez ve kısa sürede fazlalaşabilmektedir. Erken müdahale ile hem annenin hayatı hem de
bebeğin hayatı kurtarılabilmektedir.
Çok sık görülen acillerden biri de böbrek taşı
ağrısıdır. Önceden var olabilir veya hamilelikte idrar yollarında meydana gelebilir. Hem anne
adayının rahat etmesi için, hem de uzun süren böbrek ağrılarının bazen rahim kasılmalarını da
başlatabilmesi riski nedeniyle ağrının kısa sürede tedavi edilmesi gereklidir.
Hamilelik döneminde acil durumlarda ulaşabileceğiniz bir doktorunuz veya hastaneniz
olması çok önemlidir.
Sağlıklı bir hamilelik geçirmeniz dileğiyle,