EV KADINI OLMAK BİR SEÇİM Mİ?

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun (TİSK)’in yaptığı işgücü araştırma konularından biri de “iş hayatını bırakıp eve dönen kadınlar”. 2007 yılında 237 bin kadın, iş hayatından çıkarak, “evinin kadını” oldu.

Ev kadını olmak elbette bir seçim olabilir. Ancak çalışan kadının eve dönüş nedeninin bu olmadığı ortaya çıktı. Erkekten daha düşük ücretle çalıştırılması çocuk ve yaşlı bakım hizmetlerinin yetersizliği ile kadının sosyal güvencesiz çalıştırılması gibi nedenler kadını adeta eve itiyor.

ÇALIŞAN KADIN SAYISI GİDEREK DÜŞÜYOR
TİSK'in, Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK tarafından açıklanan verileri, 2006 Kasım ayında 12 milyon 63 bin olan ev kadını sayısının 2007'nin Kasım ayında 12 milyon 300 bine ulaştığını gösteriyor. Yani her geçen gün daha çok kadın çalışma hayatından çekiliyor.

2006 yılında Avrupa Birliği ülkelerinde yüzde 56 olan kadın istihdam oranı Türkiye'de yalnızca yüzde 26! TÜİK verilerine göre işgücüne dahil olmayan kadın ve erkek toplam nüfusun yüzde 46.8'ini ev kadınları oluşturuyor. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu açıkladığı Aralık 2007 tarihindeki bir rapora göre kadınların iş hayatına katılamamasında en önemli nedenler düşük ücretle ve sosyal güvencesiz çalıştırılmak.

Ulusal ekonomi gelişimi için kadın istihdamın giderek artması ve kadının çalışma hayatına katılması gerektiğinin belirtildiği araştırma sonucu çalışan kadının neden ev kadını olmayı tercih ettiğini de ortaya koyuyor.