Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:

ÇOCUĞUM GRİP OLMASIN DİYORSANIZ...

Sonbahar ve kış ayları soğuk algınlığı ve gribin mevsimi. Bu mevsimde özellikle çocuklarımızın hasta olmaması için basit bazı kurallara dikkat edebilir ve böylece hastalık riskini en aza indirebiliriz.


Uzmanların sıkça vurguladıkları bazı önerilerle gripsiz ve sağlıklı bir kış geçirmek ya da hastalıkları hafif atlatmak mümkün.


Sağlıklı ve iyi çalışan bir bağışıklık sistemi sahibi olmak, bir çocuğu mevsimsel grip ya da soğuk algınlığından koruyacak en önemli unsurdur. Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yolu ise beslenme, hijyen, bazı yaşam kuralları gibi durumlardan geçer.

Uzmanlar çocuklarınızı içeriklerinde "phytonutrients" adı verilen maddeler bulunan sebze ve meyvelerle beslemenizi öneriyor. Bitkilerde doğal olarak ortaya çıkan ve onları böcek-hastalık gibi faktörlerden koruyan bu maddeler insanlar tarafından yendiğinde, onlar da bu koruyucu etkilerden faydalanırlar.  Vücudun kendi antioksidanlarını üretmesine yardımcı olan bu maddeler, bu yolla çocukları hastalanmaktan da koruyor. Bu madde özellikle koyu renkli sebze ve meyvelerde bulunuyor. Orman meyveleri, domates, ıspanak, tatlı patates bu besinlere birkaç örnek. Besinin rengi ne kadar belirginse içinde o kadar phytonutrients bulunuyor.

Çocuklarınız sebze ve meyve sevmiyorsa? O zamandoktor kontrolünde olmak şartıyla multi vitamin ve D vitamini desteklerinden yararlanmanız da önerilebilir. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinen D vitaminini, yumurta, süt ve yoğurt gibi gıdalardan ve güneşe çıkarak almak mümkün.

FİZİKSEL AKTİVİTE ÖNEMLİ!
Bağışıklık sistemi üzerinde önemli etkisi olan diğer bir unsur da aktif bir hayat. Uzmanlar, sporun soğuk algınlığı ve gripten de koruyucu faydaları olduğunun altını çiziyor. Çünkü spor yapmak kişinin enerji seviyesini yüksek, stres seviyesini ise düşük tutmaya yarıyor ve dolayısıyla hastalıklardan korunmaya yardımcı oluyor. Üstelik eğer çocuğunuzun açık havada egzersiz yapmasını sağlarsanız, grip ve soğuk algınlığından korunmada büyük rolü olan D vitamini de almasını sağlamış olursunuz. Sadece 20 dakika gibi kısa bir süre için bile olsa gün ışığında bulunmak insanın enerjisini yükseltebiliyor ve kış aylarının yaşatabileceği sıkıntı halinden uzaklaştırabiliyor.

YETERLİ UYUYOR MU?
Yapılan bazı araştırmalar, yetersiz uyku uyumanın vücutta hastalıklarla savaşmaya yardımcı olan akyuvarların üretimini baskıladığını ortaya çıkardı. Yani çocuğunuzun uzmanlar tarafından tavsiye edilen miktarda uyuduğundan emin olmalısınız; bu da bebekler için 14, biraz daha büyük çocuklar içinse 13 saat civarındadır.

EL TEMİZLİĞİNDE BUNLARA DİKKAT!
Gripten ve pekçok hastalıktan korunmanın belki de ilk şartı el temizliği. Bu konuda son yıllarda annelerin genellikle tercihleri anti bakteriyel sabunlar oluyor. Ancak yapılan bazı çalışmalar bildik sıradan sabunların anti bakteriyel sabunlardan daha iyi bir tercih olduğunu ispatlıyor. Bazı çevre örgütleri ve araştırmacılar, bu tip çoğu sabunda bulunan triklosan isimli maddenin antibiyotiklere dirençli virüs gelişimine yol açabildiğini iddia ediyor. Bu konu hâlâ araştırılma aşamasında. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta da anti bakteriyel sabunlarda kullanılan “triklosan”ın sudaki klorla reaksiyona girerek kanserojen olan kloroforma dönüştüğünü belirtiyor.

Sabun, bakteri ve virüslerin deriye tutunmalarını zorlaştırarak suyla yıkanıp atılabilmelerini sağlar. Dezenfektanlar ise mikropları öldürür. Uzmanlar iki yöntemin de aynı miktarda etkin olduğunu, ancak çocuğunuzun elleri çok kirli veya toz toprak içindeyse su ve sabun tercih etmenizi öneriyor, çünkü dezenfektanların kirin ardına saklanmış mikroplara ulaşamayacağını söylüyor. Ayrıca dezenfektanın elde birikim yapma ve yine bakterilere ulaşmama olasılığı bulunuyor. Dezenfektan kullandığınız her 5 sefer için 1 kez su ve sabunla el yıkadığınızdan emin olun.

ÇOCUĞUNUZ HASTALIĞINI SİZE BULAŞTIRMASIN
Ne yaparsanız yapın bazı durumlarda çocuğunuz hastalığa yakalanacaktır. Bu tür durumlarda hastalığın diğer aile bireylerine geçmesini önlemek önemli bir faktör. İşte ev içinde aileyi koruyabileceğiniz birkaç küçük önlem:
- Bazı virüsler hapşırık ya da öksürükten sonra yaklaşık 1,5-2 metre kadar yol alabilirler. Uzmanlar diğer çocuklarınızı hasta kardeşlerinden en az bir kol boyu uzaklıkta tutmanız gerektiğini konusunda uyarıyorlar.
- Çocuklarınız aynı odayı paylaşıyorlarsa ve eğer imkanınız varsa ateşi, öksürüğü ya da diğer hastalık belirtileri ortadan kalkıncaya kadar onu başka bir odada tek başına yatırın.
- Çocuğunuzla bardaklarınızı, diş fırçalarınızı ya da çatal bıçaklarınızı paylaşmayın. Hele çocuğunuz hastaysa bırakın eşyalarını paylaşmayı, kendi diş fırçasını veya havlusunu koyması için bile ayrı bir yer verilmesi gerek.
- Çocukların oynadığı oyuncakları ve boya kalemleri gibi eşyaları da paylaştırmak ve sağlıklı olanın diğerinin oyuncakları ve boyaları ile oynamasını yasaklamak da iyi bir önlem.


Copyright 2007-2025 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.