ÜYE OL | ŞİFREMİ UNUTTUM

Su tüketimi insan sağlığını yakından etkiliyor. Yetişkin bir kadının günde ortalama 2.2 litre, erkeğin ise 3 litre su içmesi gerektiğini belirten uzmanlar hamile bir kadının günde 3 litre su tüketmesi gerektiğini söylüyor.

Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı op. Dr. Melike Yıldırım, hamile kadınların günde en az 3 litre su tüketmesi gerektiğini söyledi. su içme bilincinin yerleşmemesi nedeniyle Türkiye'de insanların yeterli düzeyde su tüketmediğini belirten Yıldırım, özellikle aşırı terlemeye bağlı olarak su kaybının arttığını ifade etti ve şu bilgileri verdi:

“Su tüketimine gereken özenin gösterilmesi, yetişkin bir kadının günde ortalama 2.2 litre, erkeğin ise 3 litre su içmesi gerekir. Vücudun yüzde 2 oranında su kaybı performans düşüklüğüne, yüzde 3 oranında kaybı fiziksel güç kaybına, yüzde 8 oranındaki kaybı solunum güçlüğüne ve yüzde 11'lik kayıp ise kas gücü azalmasına ve hatta böbrek yetmezliğine neden olabilir. Su kaybıyla birlikte idrar miktarı azalır, deri kurur ve esnekliği bozulur, ilerleyen durumlarda ise bilinç kaybı görülebilir. Besinlerin sindirimi, emilimi, hücrelere taşınmasını, atık maddelerin atılmasını, vücut ısısının ayarlanmasını sağlayan su, vücudun dengesi açısından büyük önem taşıır. Hamile kadınlarda kilo artışına bağlı olarak su ihtiyacı artar. Bu yüzden hamile kadınların günde 3-3,5 litre su tüketmesi gerekiyor. Yeterli su alınmadığı durumlarda böbreğin iyi çalışamayacağını ve bu organın görevini karaciğerin üstleneceğini bilmemiz lazım. Bu da şişmanlığa yol açar.

Egzersiz önce ve sonrasında mutlaka su içilmelidir. Su, gereksiz gibi görülmemeli, sağlıklı yaşam için tüketimine gereken özen gösterilmelidir. Suyun anne adayları için taşıdığı önem bebeğin içinde bulunduğu amniyon sıvısı için de geçerliliğini korur. Bu sıvı her 3 saatte bir kendini yeniler. Yetersiz su alımına bağlı olarak ortaya çıkan dehidrasyon durumunda ise, amniyon sıvısının miktarı azabilir. Erişkin bir insan vücudunun yüzde 55-75'ini su oluşturur ve su vücudumuzun her bölümünde bulunur. Bu suyun yaklaşık üçte ikisi hücrelerin içinde, geri kalanıysa hücre aralarında ve kanda yer alır. Kaslar, yağdan daha fazla su içerir. Bu nedenle, ne kadar zayıfsanız, vücudunuzdaki su oranı da o kadar fazla olur. Kanın yüzde 80'den fazlası, kas dokusunun yüzde 73'ü, yağın yüzde 25'i ve hatta kemiklerin yüzde 22'si sudan oluşur.

Hamilelikte dehidrasyonun bir başka olumsuz etkisi de erken doğum ağrıları. Dehidrasyon durumunda salgılanan bazı hormonlar, doğum kasılmalarını başlatan hormonu taklit ederek erken doğum kasılmalarına neden olabilir. Erken doğum tehtidi tedavisinde ilk yapılan işlemin, damar yolu açarak sıvı verilmesi olduğunun hatırlanması sıvı alımının önemini belirtmek açısından dikat çekici bir örnektir.”