ÜYE OL | ŞİFREMİ UNUTTUM

Bir kez anne baba olduk mu hayatımızın seyri değişiyor. Çocuktan önce ve çocuktan sonra diye ikiye farklı bölüm oluyor hayatımız... Artık, önce çocuğumuz için yaşar oluyoruz, fakat her şeyi onun için ona birebir zaman ayırmayı ihmal edebiliyoruz. Oysa bir çocuğun onun en çok ihtiyaç duyduğu şey anne ve babasının ilgi ve sevgisi... Çocuğunuza özel olarak ayırdığınız günde yarım saat bile onun bedensel ve ruhsal gelişimi için çok önemli. O zaman geldiğinde ise onu mu yapsam, bunu mu yapsam derken bir de bakmışsınız akşam olmuş ve hatırlanacak bir şey yapamamışsınız bile. Böyle anlar için, size evde ya da dışarıda uygulayabileceğiniz pratik önerilerimizden oluşan bir rehber hazırladık. Minik yaramazla eğlenceli saatler geçirirken, bir yandan da aile olmanın keyfine varmanız dileğiyle...

• Semt pazarına alışveriş yapmaya giderken çocuğunuzu da beraberinizde götürün. Yeni çıkan mevsim sebze ve meyvelerini ona tanıtarak alabilirsiniz, hatta iyisini seçmeyi bile öğretebilirsiniz. Bu arada belki de mis gibi kokan salatalıklar, pırıl pırıl domatesler, taze biberler ve çiçek demeti gibi maydanozlar da onun ilgisini çekip iştahını arttırabilir. Yalnız sabah erken saatlerde çıkın ki kalabalığa kalmayın.

• Açık havada uçurtma uçurmak gibisi var mıdır? Dilerseniz eski becerilerinizi hatırlayın, okulda yapılan uçurtmaları... Muntazam kesilmiş 6 çıta, biraz kağıt ve upuzun bir ip, e biraz da yetenek. Bir yandan uçurtma yapmayı öğretip diğer yandan da uçurtma uçurmanın keyfine varmasını sağlayacaksınız. Eğer kendiniz yapamazsanız da sorun değil, kırtasiye ve oyuncakçılarda bulabilirsiniz. Hafif bir rüzgar işinizi kolaylaştırabilir.

• Tüm araçları kullanarak İstanbul turuna çıkın. Öyle çok seçeneğiniz var ki... Trene binin; vapura mutlaka binin, martıları besleyin, iskele verilmeden inmemeyi öğretin. Karaköy’den Tünel’le Taksim’e çıkın, kısa olmasına rağmen keyifli bir yolculuktur. Taksim’de nostaljik tramvaya bindirin, şehrin en kalabalık caddesini ağır ağır tramvaydan izlesin. Gelin bu kez Taksim’den Maçka’ya teleferiğe binin, İstanbul’u havadan izlesin. Bu keyifli günün sonunda hangi araçla nereye gidilir, hangisine jeton atılır, hangisinde bilet kullanılır, bir şehir nasıl gezilir, hepsini öğrenmiş olacak.

• Oyun hamurları güzeldir ama kurabiye hamuru daha güzeldir. Üstelik afiyetle yenilebilir. Belki de yemek seçen, mızmızlanan çocuklar yemek yapmanın emek istediğini ama çok da keyifli olduğunu öğrendiğinde, bakış açıları değişebilir. Beraberce kurabiye malzemelerini toplayın, sonra yoğurun. Bırakın oynasın, yaratıcılığını kullanarak şekil versin, minik filler, yavru kediler yapsın kurabiyeden. Sonra da bir güzel yersiniz artık.

• Ailece bir fotoğraf günü seçin. Sonra hep birlikte çıkın dışarı, verin fotoğraf makinesini ona, bakalım neler çekecek? Bu arada siz ona sadece asistanlık yapın, konu mankenliği yapın, bugün onun günü olsun.

• Bir çiçek yetiştirmek, çocuk yetiştirmek gibidir. Özen ve sabır ister; eğlendirici ve dinlendiricidir. Sonunda ortaya çıkan manzaraya bakarak “İyi ki yapmışım” dersiniz. İşte, bu duyguyu çocuğunuza öğretmeniz için bir fırsat. Bulabilirseniz bir bahçe, ya da bir balkon, o da yoksa büyükçe bir saksıya çiçek dikin. Gerekli malzemeleri seradan ya da büyük marketlerden alabilirsiniz, saksı, toprak, fidan... Kendisi seçsin ne dikeceğinizi. Toprakla uğraşırken üstündeki yorucu elektriği atacak ve büyümesini beklerken de sabretmeyi öğrenecek.

• Sessiz sinemanın modası asla geçmez. Bunun için büyük ailenizden, arkadaşlarınız ya da komşularınızdan destek alabilir ekibi büyütebilirsiniz, isterseniz aileler yarışması da yapabilirsiniz. İster aynı takımda yarışın, ister rakip olun çocuğunuz bir yandan anne ve babasını komik hareketler yaparken görüp çok eğlenecek. Üstelik iletişimin sadece sözle değil bakışlar, mimikler ve beden diliyle sağlanabileceğini de öğrenecekler. Şimdiden seçin; yerli mi yabancı mı?

• Darıca Hayvanat Bahçesinde harika bir hafta sonu geçirebilirsiniz. Ama gidecek zamanınız yoksa, bir sokak hayvanını doyurmaya ne dersiniz?

• Belki eve küçük bir yavru kedi-köpek alıp, büyütmeye bile karar verebilirsiniz. Hayvanlarla ilişki çocukların gelişimlerine katkı sağlıyor, paylaşmayı ve sorumluluk öğreniyorlar. Böylece çocuğunuza bir dost da kazandırırsınız.

• Çocuğunuzla ara sıra da olsa mutlaka sinemaya gidin. Sinemaya gidemiyorsanız sinemayı evinize getirin ve mutlaka onunla koltuğa yayılıp, öncesinde patlamış mısırı birlikte yapıp ışıkları kapatmak ve derin sessizlikte sadece onun seveceği bir filmi izlemek siz de iyi gelecektir.

• Evden çıkamayacak durumdasınız. Ama onun canı çok sıkılıyor. O zaman kolay ve eğlenceli bir gösterinin tam zamanı. İşaret ve orta parmağınızın üstünü kocaman bir insan yüzü, parmakları da pantalon ya da etek gibi boyayın. Aynısını çocuğunuza da yapın ve masa üzerinde ya da her hangi bir yerde yarattığınız karakterlerle keyifli zaman geçirin. Göreceksiniz bu oyuna bayılacak.

• Yumurta boyamaya ne dersiniz? Kolay bulunacak malzemelerle yapılabilecek etkinliklerden biri de yumurta boyama. Gereken şeyler sulu boya, fırça ve yumurta. Yaptığı yumurtayı arkadaşlarına göstermek için can atacaktır.

• Kelime çağrışım oyunu oynayın. Her zaman, her yerde, canı sıkıldıkça oynayabileceğiniz bir oyun. Siz bir kelime söylüyorsunuz o da aklına gelen ilk kelimeyi sonra tam tersi... Hem çocuğunuzu tanımanız hem de eğlenceli vakit geçirmeniz için tercih edeceğiniz bir oyun.

• Herkes her zaman ormana gidemez ama yakında bir yerlerde park ya da bahçede yapılabilecek bir çok etkinlik olabilir. Örneğin; ağaçlardan ya da değişik bitkilerden yaprak örnekleri toplayıp çocuğunuzla bir koleksiyon hazırlayabilirsiniz ya da bu bitkilerin ve ağaçların fotoğraflarını çekebilir ve güzel bir albüm hazırlayabilirsiniz. Çocuklar yaprak boyayıp, baskı yapmaya da bayılırlar.

• İstanbul’da yapılabilecek en keyifli etkinliklerden biri de balık tutmaktır. Çocuğunuza balık tutmayı öğretebilirsiniz, tabii güvenliğini sağlayacak önlemleri aldıktan sonra... Hatta İstanbullular’a özel en güzel balık tutulabilecek mekanları sıralayalım:

GALATA KÖPRÜSÜ: Yer bulmak çok zordur. Özellikle de hafta sonlarında. Ama sabahın ilk ışıklarında gitmek, rahat ve güzel bir yer kapmak için şarttır. Bir de balık ya sabah erken saatlerde ya da akşam daha çok olur. Özellikle Marmara'ya bakan tarafını öneririz. Temmuz-Ağustos ayları dışında çinekop, kefal ve istavrit bolca bulunur. Çapari’nin yanında sarkıtma, sallama, şamandıralı, mantarlı olta da kullanılabilir.

BEBEK AKINTIBURNU: Akıntıburnu İstanbul Boğazı’nın tam dönüş noktası. Boğaz’dan geçen akın balıklarına olta sallamak çok keyifli. Oldukça geniş bir alan olduğu için rahat rahat balık tutmanın keyfine varabiliyorsunuz. Arabayla gelirseniz hemen Akıntıburnu’nun önündeki parka veya Arnavutköy’ün sokaklarına park edebilirsiniz.

KULELİ ASKERİ LİSESİ ÖNÜ: İstanbul Boğazı’nın en güzel yerlerinden biri. Anadolu Yakası’ndaki balıkçılar bu noktayı fazlaca tercih ederler. 12 ay boyunca istavrit, iskorpit; Ekim-Nisan arasında da çinekop rahatça avlanabilir. Bir tarafında Kuleli Askeri Lisesi, balık tutulan yerde ise park alanı var. Kendi çayınızı ve sandviçinizi yapın ve hem manzaranın hem de balık tutmanın keyfini çıkarın.

• Eski İstanbul turu hem size hem de çocuğunuza iyi gelecek. Ona bir yandan tarihi evleri ve binaları gösterip bir yandan da tanıtabilirsiniz. Yolculuğunuza Beyazıt Meydanı’ndan başlayıp Çemberlitaş, Sultanahmet, Gülhane ve Eminönüne uzanan bir parkurda devam etmenizi öneririz. Ayrıca yol üzerindeki eskiciler, hediyelik eşya dükkanları ve kartpostalcılar çocuğunuzun ilgisini çekecektir. Bu arada, Süleymaniye ve Ayasofya Müzesi’ne ayrıca mutlaka zaman ayırmalısınız.

• Dolmabahçe Sarayı’na gitmenizi de öneririz. Çocuğunuzun hem tarih bilgisi hem de estetik duygusu gelişecektir. Atatürk’ün son zamanlarını geçirdiği bu Saray hakkında önceden biraz bilgi edinmenizi tavsiye ederiz. Zira sizi birbirinden zorlu sorular bekliyor olabilir.

• Çocuğunuzla birlikte yaprak, ip ya da tel baskı yapabilirsiniz. Bunun için gerekenler; strafor, matbaa boyası, boya merdanesi, kağıt tutkalı, ince beyaz kağıt, karton, gazete ve yaprak, ip ve telden biri ya da hepsi. Masaya gazeteyi serin. Yaprakları tutkalla kartona istediğiniz düzende yapıştırın. Strafor üzerine bir miktar boya dökün. Boya merdanesini boya üzerinde ileri geri hareket ettirin ve ardından yaprakların üzerine sürün. İnce beyaz kağıdı yaprakların üzerine serdikten sonra elinizi kağıdın üzerinde ileri geri hareket ettirin. Kağıdı kaldırın. Nasıl? Güzel olmuş di mi? Aynı işlemi ip, tel, göden çıkardığınız bir dantel parçası ile de gerçekleştirebilirsiniz.

• Kendi oyuncağını kendi yapsın ister misiniz? El becerilerini geliştirirken eğlenecek hem de sonunda kendi oyuncağını eline alacak. Ve inanın, o en değerlisi olacak. Hangi boyutta istiyorsanız o boyutta bir bez ya da peluşu içi dışına gelecek şekilde eşit iki parçaya katlayın. Hangi hayvanı ya da figürü istiyorsa, basitçe bir kalıp çizin ya da bırakın o çizsin. Çizdiği parçayı makasla çizgilerinden kessin. Ve burada iş size düşüyor. Bu iki parçayı kenarlarından ucunda bir bölümü açık kalacak şekilde dikin. İçini pamuk, elyaf, sünger ya da artık ip ile doldursun. Kalan bölümü de dikin. Ve bırakın yeni oyuncağı ile oynasın.

• Bugünü banyo günü ilan edin. Çocuklara temizlik alışkanlığını kazandırmanın neşeli yolları da var. Hele eviniz bahçeliyse. Bahçenizde şişme havuzu su ile doldurun ve içine lavanta, vanilya ya da arzu ettiğiniz kokulu köpüklerle doldurun. İçine bulunca şaşıracağı oyuncaklarından atın. Biri de daha önce hiç görmediği bir oyuncak olabilir. Ve bırakın suyun ve oyuncakların dünyasında biraz kalsın.

• Çocukların çoğu alışveriş merkezlerinde zaman geçirmeyi seviyor, 3 yaş altı için çok sağlıklı olmasa da, çocuğunuzu atlı karıncaya bindirip, oyuncakçıları gezmeden bu tarz yerlerin keyfi çıkmaz.

• Ulus Parkı’nda bir akşamüstü pasta yemeye hiçbir çocuk hayır demez. Hele pastayı annesi yaptıysa. Yanınıza biraz süt de almayı unutmayın. Özellikle günbatımını izlemek için akşamüstü saatlerini tercih edin.

• Anadolu Yakası’ndaki Göztepe Parkı, Fenerbahçe Parkı, Özgürlük Parkı ve Moda Parkı da çocukların en sevdiği mekanlardan... En az haftada 1 gün, çocuğunuzu evinizin hemen yanındaki başka bir parka götürün, çok hoşuna gidecek, yeni arkadaşlar da edinecektir.

• Çocuğunuzla birlikte yemek yapmak gözünüzü korkutsa da, herkes için çok eğlencelidir. Bunun için sitemizin yazarlarından Yrd. Doç. Dr. Sibel Özilgen’in “Eğlenerek Beslenelim” adlı kitabı size ayrıntılı olarak yol gösterecektir.

• Bahçeniz varsa bahçenizde, yoksa uygun bir alan bularak ağaç dikebilirsiniz. Çocuğunuz diktiği ağaca bir isim koysun ve onun büyüdüğünü izlesin.

• Takı yapmaya merakı varsa, daha önceden temin edeceğiniz ekipmanlarla beraber takı tasarlayabilirsiniz. Minik bir ipucu; evinizdeki çeşitli makarnalarla da kolyeler yapabilirsiniz.

• Renkli doğayı keşfetmek çocukların her zaman ilgisini çeker, Polonezköy’e, Adalar’a giderek hem doğayı keşfetmesine yardımcı olabilir, hem de ailece güzel bir gün geçirebilirsiniz. Tabii, faytona ya da ata binmek de bu gezilerdeki farklı keyifler olacaktır.

• Onun sizi yönlendirmesine izin vererek, evdeki oyuncaklarla oynayarak iyi vakit geçirebilirsiniz.

 

• Deniz sezonu açılsın, açılmasın, bir sahile gidip beraber mideye kabukları ve küçük taşlar toplayabilirsiniz. Topladığınız taşlarla evinizde dekorasyon yapabilirsiniz. Örneğin taşları saksılarınızın içine, çiçeklerinizin diplerine koyabilirsiniz. Ya da işi biraz daha ilerletip küçük bir aynanın kenarlarına onları yapıştırabilirsiniz. Taşları boyamak da ilgisini çekebilir.

• Odasını minik bir atölye haline getirip küçük bir masanın üzerinde birlikte resim yapabilirsiniz.

• Yaratıcılığını daha da geliştirmek için seramik hamuruyla küçük heykeller yapabilirsiniz. Seramik hamuru bulamazsanız; bir miktar tuz, un, su ve tutkal karıştırarak hamur elde edebilirsiniz.

• Küçük yaşlardan itibaren onu spora yönlendirmek sağlığı açısından çok önemlidir. Evinizde birlikte spor yapabilir ya da en azından haftada birkaç kez düzenli olarak yürüyüşe çıkabilirsiniz.

• Bisikletiniz var ise uygun bir mekanda (sahil olabilir, trafiğe kapalı bir alanda) gezinti yapabilirsiniz.

• Birlikte hazırladığınız yiyeceklerle pikniğe gidebilirsiniz. Çimlerde yuvarlanmak hoşuna gidecektir. Top oynamak, ip atlamak sizleri de çocukluğunuza götürecektir.

• Evinizde birlikte temizlik yapabilirsiniz, çocuklar yaşlarına uygun sorumluluklar almayı severler. Odasında küçük düzenlemeler olabilir. Örneğin, çamaşırlarını kendisi katlayabilir, çoraplarını yerleştirebilir.

• Hafta sonları kahvaltı sofrasını hep birlikte hazırlayın, herkes bir için ucundan tutsun, küçüğünüze omlet ve krep yapmayı öğretin.

• Canınız çılgınca şeyler mi çekti; evinizin bir bölümünü beraber boyayabilir, hatta desenler yapabilirsiniz.

• Bir lunaparka gidip gönlünüzce eğlenebilirsiniz. Atlıkarınca, dönme dolap, çarpışan arabalar, salıncaklar ve trenlere hangi çocuk “Hayır” der ki?..

• Hatırlayın, çocukluğunuzda origami çok popülerdi. Siz de çocuğunuza küçük origami örnekleri gösterebilirsiniz. Renkli kağıtlardan değişik objeler yapabilirsiniz.

• Evinizde herkesin kullanabileceği objeler üzerinde yaratıcılığınızı geliştirebilirsiniz. Örneğin ahşap bir tepsi alıp onu dilediğiniz gibi boyayabilirsiniz.

• Çocuğunuz okumayı biliyorsa, bir hikaye kitabı seçip sırayla birbirinize hikayeler okuyabilirsiniz. Okumayı bilmiyorsa, sizin ona okuduğunuz hikayeyi bir de onun size anlatmasını isteyebilirsiniz; gururu okşanacaktır.

• Salonunuzda geniş bir alan açıp, güzel bir müzik eşliğinde beraber dans edebilirsiniz. Çok eğlenceli olacaktır.

• Çocuğunuzu kızsa anneyle, erkekse babayla birlikte kuaföre götürün ve saçına o gün nasıl şekil vermek istediğini sorun, bu etkinliği bir parti öncesine denk de getirebilirsiniz, çıkışta yeni saç modelini arkadaşlarıyla da paylaşmak hoşuna gidecektir.

• Birlikte meyva kokteylleri haırlayıp, afiyetle içebilirsiniz.

• Akşam babasının eve geliş saatinden önce ona bir sürpriz hazırlamak küçük yaramazın çok hoşuna gidecektir. Kartondan şapkalar hazırlayıp, pankartlar hazırlayarak eşinizi (babasını) karşılayabilirsiniz.

 

• Tiyatrolar, sergiler, müzeler her yaştaki çocuğun ilgisini çeker, bunlardan ne kendinizi ne de çocuğunuzu mahrum etmeyin. Belli periyotlarla bu tür geziler düzenleyin.