Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
RUHSAL ASTROLOJİNİN BÜYÜTECİNDE
GAMZE ÖZŞAHİN
Aydınlanma Çağı Astroloğu

https://twitter.com/SALLUGALGAL
Yazı Boyutu:
Ekim ayına fırtına gibi giriyoruz…
(27 Eylül-2 Ekim 2010 Haftası)
Bu ayın en zor denilebilecek kritik ve hararetli haftasını geride bıraktık. Kimimiz ani uyanışlarla  herşeyi farklı algılayıp, başka bir gerçekliğe uyandık, kimimiz ise kendimizden bile sakladığımız duygusal derinliklerimize dalmak zorunda kaldık. Öyle ya da böyle yüzleşmek durumunda olduğumuz herşey farkındalığımızın camlarını parlattı. Ne kadar gerçek ne kadar hayalmiş yaşadıklarımız; anladık… Dünya, artık bize olduğundan daha farklı gözüküyor olabilir.

İLİŞKİLERİ SABOTE EDEN EGOYA DİKKAT!
23 Eylül’de Koç-Terazi aksında deneyimlediğimiz Dolunay bir kez daha dikkatimizi yakın ilişkilerimize yoğunlaştırdı. Kendi isteklerimiz ile karşımızdakinin arzu ettikleri arasında dengeyi kurabilmenin önemini bir kez daha anladık. Kendi ihtiyaçlarımızı doyurmak isterken karşımızdakininkilere saygı ve anlayışla yaklaşmak… Ne kendi ben’imizi yok etmek, ne de karşımızdakinin içinde erimek… Zaten bu, yaşam boyunca  zorlandığımız en temel paradokslardan değil midir?!  

EYLÜL AYINI SAKİN ENERJİLERLE BİTİRİYORUZ
Sabrımızın meyvelerini toplayacağımız yeni bir haftaya giriyoruz şimdi. İş ve özel hayatımızda iyimserliğimizi, umutlarımızı ve beklentilerimizi daha gerçekçi bir platforma oturtabilme kapasitesiyle hem. Geçen hafta olduğu gibi, çalışmamızı bölen, engelleyen ve de hepsi nedense acil olan konularla ilgilenmek durumunda kalmayacağımız gözüküyor. Ne suçluluk duymamızı sağlayarak bizi kontrol etmelerine izin vereceğiz ne de kendimizi birşeylere mecbur hissedeceğiz. Bu adeta bir tamamlanma, birşeyleri bitirme, toparlama zamanı. Yorulsak da işe yarayacağını, sonuç alacağını bilmek bizi motive edecek. Nerede durup “Tamam artık bu kadar yeter” deyip masadan kalkacağımız zamanı biliyoruz bu sefer!

İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ BU HAFTA NELER SÖYLÜYOR?
27 Eylül Pazartesi gününe geçen hafta sonu içselleştirdiğimiz duygular ile başlıyoruz yine. Pratik, duygusal ve duygulu ruh halimiz sürüyor. Fiziksel yakınlıklara ihtiyacımız var. Elimizde olmayanlara değil, olanlara odaklanalım ve sahip olduğumuz şeylerle kendimizi yeterli ve değerli hissedip şükran duyalım.

Elimizdeki bitirilecek işleri yoluna koyup masamızın üstündeki birikmiş evrakları toparladıktan sonra  biraz dinlenmek, hatta kendimizi şımartmak fena olmayabilir. Yenilenmiş, tazelenmiş zihnimiz, ağırlığı gitmiş gözlerimizle daha net görebileceğiz önümüze çıkabilecek fırsatları. Çok da kızmayacağız dışımızda gelişen olaylara. Biraz tembellik etmenin ne zararı var! Ay halen Boğa’da…

SEÇİM ZAMANI
28 Eylül Salı günü Ay, 06:04’te son açısını Uranüs ile gerçekleştirdikten sonra 09:12’de İkizler’in kıpır kıpır, zeki ve herşeyle ilgilenmeye hazır dünyasının içinde bulacak kendisini. Meraklı, dışa dönük ve tasasız yönlerimizle temas halindeyiz bugün.  Bu kadar çok değişkenin birarada olması bizi istim üstünde tutacağa benziyor. Seçeneklerimizi tek tek eleyip aza indirgemeye çalışmak akılcı olur. Duygu ve düşüncelerimizi aktarabildiğimiz ölçüde  kendimizi huzurlu hissedebileceğiz.  

Ceres, ya da Mitoloji’deki bildik adıyla Demeter,  anneliği ve aynı zamanda da toprağı, tarımı, ürün vermeyi temsil eden bir tanrıça. Adıyla anılan asteroid Ceres, doğum haritalarımızdaki konumuyla yeme içme alışkanlıklarımız ve kendimize ya da yavrumuza nasıl annelik ettiğimize ilişkin ipuçları verir. İşte bu Ceres, 24 Eylül’den bu yana Neptün ve Chiron ile etkileşim içerisinde gözüküyor. Bugün ise Jüpiter ile gerilimli açı içerisinde. Dolayısıyla temsil ettiği konularda bazı olaylar yaşamaya açığız. Bu durumda ayın son günlerini çocuklarımızla birlikte olmaya, onları dinlemeye, anlamaya, birlikte kaliteli ve sıcak paylaşımlar içerisinde olmaya ayıralım. Hatta hava şartları elverirse doğayla, toprakla haşır neşir olacağımız açık havada geçirmeye gayret edelim birkaç günü. İlişkimizi şifalandıracak, içimizle temasımızı kuvvetlendirecektir.

Bugün ise fevrileşmemeye, özellikle trafikte telaşlı ve düşüncesizce hareket etmemeye çalışsak iyi olur. Ceres’in geri giden Jüpiter ve Uranüs ile kare açılarının açığa çıkaracağı enerjiyi, yaşamımızda ilerlememizi sağlayacak planları gerçekleştirmek için bir itici güç olarak kullanıp lehimize çevirmeye çalışalım.   

29 Eylül Çarşamba günü dünkü ruh halimiz sürecek. Keşfedelim, geliştirelim kendimizi. Müthiş bir iletişim ağı içindeyiz, tempomuz yüksek. Güneş ile Jüpiter etkileşim içerisindeler.

SAKİN OLMA ZAMANI
30 Eylül Perşembe bu haftanın belki de en yoğun günlerinden. Aktivitelerimizi genişletmek sorumluluklarını almamızı da getirecek ardından. İnişler, çıkışlar, koşuşmalar, her an ortaya çıkan yeni bir durum veya ileti ile koşulların değişkenliği bizi zorlayabilir. Ancak sakin ve ne yaptığımızı bilen soğukkanlı tavrımızla adım adım hepsini yoluna koyabilecek güçteyiz.

Ay 13:38’te yine Uranüs ile, bu kez gergin bir açı yaptıktan sonra, boşluğa düşmesinin ardından 16:47’de Yengeç burcuna girecek usulca. Bu kez olaylara yaklaşım tarzımız kırılgan, hassas ve öznel olacak. Geçmişte yaşadığımız duygusal incinmeleri  hatırlatabilecek olaylar bizi tetikleyip harekete geçirebilir. Aidiyet duygumuzun ve duygusallığımızın yüksek olacağı yaklaşık ikibuçuk gün boyunca duygusal ihtiyaçlarımıza kulak vermek, kısacası kendimizle ilgilenmek gerekiyor. Ailemiz ve sevdiklerimizle, o bildik tanıdık güvenli ortamlarda olmak da bize kendimizi iyi hissettirecektir.

DUYGULAR TAVAN YAPACAK!
Ay’ın boşlukta olacağı birkaç saat boyunca iç dünyamıza yönelmek, Yengeç’in şefkatli ve aynı zamanda dalgalanmalara açık ruh durumuyla dolu günlere adeta bir hazırlanma süreci gibi yaşanırsa harika olur. Ay boşlukta iken zaten yapmamız gereken budur. İçimizdeki denge ayarı diye nitelediğimiz Ay boşluğa düştüğünde, yani hiçbir açı almadığında yön, rota duygumuzdan uzaklaşırız. Bağlantısız ve karışık ruh halimizle sağlam ve kalıcılık gerektiren riskli kararlar almamız doğru olmaz. Öte yandan, dış hatları kapatıp iç dünyamızın derinliklerine dalmak, esinlerle dolmak için en uygun zamandır.  

Sonuç olarak, bu ayı duygularımızın pik yaptığı bir günle kapatacağız.  

Ekim ayına ise adeta tetikte, fırtına gibi giriyoruz. Başak’ta ilerlemesini sürdüren Merkür özellikle ayın ilk birkaç gününde oldukça zorlayıcı konumlarda esip gürleyecek..

ABARTMA EĞİLİMİ
1 Ekim Cumartesi günü Merkür’ün Jüpiter ile arasındaki düello iletişimde, mantık ve muhakeme gerektiren konularda, sözleşmelerde ve ticarette meydan okuyucu olayları karşımıza getirebilir. Yanlış yargılara varmamız, mantıksız kararlar almamız mümkün. Dikkatsiz ve tedbirsiz davranmamız, ağzımızdan çıkanı kulağımızın duymaması söz konusu. Gereksiz tartışmaların enerjimizi düşürmesine izin vermeyelim. Vaatlerde bulunmak, önemli anlaşmalara imza atmak için hiç uygun bir zamanda değiliz. Herşeyi abartma eğilimindeyiz.

2 Ekim Pazar ise Merkür bu kez Uranüs ile karşıt açı içinde olacak. Oldukça gerilimli, stresli bir günle kapatacağız haftayı. Eğitim, ulaşım, iletişim, ticaret, kısacası günlük rutinimizde dengemizi bozacak beklenmedik sorunlar yaşama ihtimalimiz var. Elektronik cihazlarla da başımız derde girebilir. Aslan’da ilerlemeye başlayan Ay öznelliği arttırıp konuları kişiselleştirmemizi körükleyecektir. İyi düşünmeden, tarafsızca değerlendirmeden hiçbir konuda karar almamaya çalışmalıyız. Alarmdaki yoğun zihinsel enerjimizi zeka oyunları, bulmacalar, yaratıcılık isteyen konular ile yapıcı bir şekilde yönlendirip disipline etmek iyi bir fikir olabilir. Zihnimiz yavaşlayamadığından uyumakta zorlanabiliriz. Müzik dinleyelim, dinlenelim, yaratıcı birşeylerle uğraşıp yatışalım.


BİTİRİRKEN
Gelecek hafta ise son derece romantik ve tutku dolu bir gün ile başlayacak. Venüs ile Mars Akrep burcunda kavuşumdalar. İlişkilerde canlandırıcı, tazeleyici durumlar veya yeni başlangıçlar yaşanabilir. Günün keyfini çıkarmaya bakalım. Ancak Venüs’ün birkaç gün sonra geri gitmeye hazırlandığını unutmadan…

Esen kalın…




Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.