Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
RUHSAL ASTROLOJİNİN BÜYÜTECİNDE
GAMZE ÖZŞAHİN
Aydınlanma Çağı Astroloğu

https://twitter.com/SALLUGALGAL
Yazı Boyutu:
Jüpiter artık Balık’ta!..

Haftaya müthiş bir evrensel enerjinin getirdiği ruhsal açılım ve başkalarının ihtiyaçlarına karşı duyarlılık geliştirmeye teşvik eden bir etki ile başlıyoruz. Evrenin düzenini içimizdeki düzenle bütünleştiren, büyük bir güce kendimizi bıraktığımız; sevgi, şefkat ve anlayışın önem kazandığı çok özel bir döneme girdik.

Egomuzu bir yana koyup, diğerlerinin ihtiyaçlarını da fark etmek ve onların yardımlarına koşmak içimizi huzur ve mutlulukla dolduracaktır. Jüpiter bildiğiniz gibi salt Yay’ın değil, Balık burcunun da yönetici gezegenlerinden. Dolayısıyla,  artık yüceldiği bir burçta yani özelliklerini güçlü bir biçimde yansıtabilecek bir konumda bulunuyor. Jüpiter psikolojik fonksiyonuyla  nasıl büyüdüğümüzü, yaşama olan inancı nasıl deneyimlediğimizi ifade eder. Hepimiz doğum haritalarımızda Balık burcu hangi alanı yönetiyorsa, orada Jüpiter’in bu anlamdaki büyütecini hissedeceğiz. O alanda ruhsal olarak derinleşecek, yaşamın anlamını, içsel zenginliğimizi keşfedeceğiz. Jüpiter dokunduğu alanı büyütür. Bu durumda Balık burcuna özgü idealizm, iyimserlik ve özveri temaları hayatımızda ön plana çıkacak demektir. Hayata kendi planımızı dayatmak yerine, bazı şeyleri Tanrı’nın takdirine bırakmayı öğreneceğiz.

Ancak burada dikkat etmemiz gereken bazı gölge yönler de var her zamanki gibi!. Herşeyi geleceğe veya Allah’a havale edip, üzerimize düşenleri yapmadan, bir büyük güç tarafından kurtarılmayı bekliyor olabiliriz. Kendimizi bir kişiye ya da bir olaya adarcasına kaptırmak beklentili olmayı, bunlar gerçekleşmediğinde suçlama ve kendimize acıma gibi yıkıcı yönleri öne çıkarabilir.  Aşırı hassas ve duygusal, ilişkilerinde bağımlılık geliştirmeye yatkın kişilerin özellikle dikkat etmesi gerekiyor. Zaten mevcut olan bu yönleri daha da belirginleşebilir.

Balık burcunun ilk derecelerinde dünyaya gelmiş veya doğum haritalarında  önemli noktaları bulunan kişiler Jüpiter’in Balık’a geçişinin etkilerini çok daha güçlü bir şekilde yaşamlarında algılayabilecekler. Aslına bakarsanız Jüpiter Balık’ta ilerlerken, 4,5 ay kadar sürecek yolculuğu sırasında burcun her derecesini tek tek uyararak farkındalıklara açacak. 6 Haziran’dan itibaren ise 4-5 derece kadar yol alacağı Koç’a  ilerleyecek. Burada Uranüs ile kavuşum yaptığında bir başka farkındalık ve uyanışla, adeta bilincimizde bir sıçrama yaratacağını hissedeceğiz.  Jüpiter, 23 Temmuz itibariyle geri harekete geçtikten sonra 10 Eylül 2010’da tekrar Balık’a geri dönecek ve 2011 yılının 23 Ocak’ına kadar burada kalacak.
 

BU HAFTANIN TEMASI
Özel veya profesyonel hayatımızda ilerlemenin yolu başkalarının istek ve ihtiyaçlarına duyarlı olmaktan geçiyor. Bizi bütün ilişkilerimizde ruhen doyuracak, engin bir mutluluk duygusuyla sarıp sarmalayacak tek şey diğerlerine karşı geliştirdiğimiz hoş görü, sempati ve onların ihtiyaçlarına duyarlılığımız olacaktır.

Karmaşa ve karışıklığın da hayatın bir parçası olduğunu anlamak, bilinçli aklımızla kavrayamayacağımız, kabul edemeyeceğimiz  şeylere endişelenmek yerine hayatın doğal akışına kendimizi bırakmak durumunda olduğumuz bir sürecin içinden geçiyoruz. Evren ile bağımızı güçlendirmeye, birlik duygusunu geliştirmeye bakmalı, hayatımıza daha çok ruhsallığın girmesine, bize rehberlik etmesine izin vermeliyiz. 

BU HAFTA İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ NASIL?
18 Ocak Pazartesi günü 04:11 itibariyle Jüpiter’in Balık burcuna giriş yapmasıyla birlikte yukarıda sözünü ettiğimiz bütünleşme, evren ile bir olma, farkındalık, spritüellik, mistizm, duyarlık, yaratıcılık ve yardım konularına mercek tutan, yumuşak enerjilerin hakim olduğu bir sürece giriyoruz. Jüpiter’in geleneksel anlamda şans, yarar ve fırsatların temsilcisi olduğunu da göz önüne alırsak, kişisel doğum haritalarımızda Balık’ın yönettiği alanlarda bizi salt içsel olarak değil, maddi düzeyde de zenginleştirecek pek çok olanakla karşılaşabileceğimizi söyleyebiliriz. Bunları doğru değerlendirip, olumlu anlamlarıyla kullanabilmek ise yaşam bilgeliği ve deneyim isteyen bir konu elbette.

Ay 08:19 itibariyle Balık’a girerek duyarlılığımızı derinleştirip, sezgiselliğimizi artırıyor. Duygusal konularda sınırlarımızın belirsizleşebileceği birkaç gün var önümüzde. Duygularımızın kontrolünü kaybetmekten korkabileceğimiz için tam tersi bir şekilde sert veya mesafeli bir yaklaşım gösterebiliriz. Meselelere tarafsız bakmakta zorlanmamız, her şeyi kendi algımıza göre eğip bükmemiz,  hatta bir kaçış olarak görmezden gelmemiz mümkün. İnişli çıkışlı ruh hallerimizin bizi melankoliye sürüklememesine dikkat edelim.

16:34’te Venüs Kova’ya girdiğinde ilişkilere gelenekselden farklı yaklaşmak isteğinde olacağımız bir sürece giriyoruz. 12 Şubat’a kadar tüm ilişkilerimizde mantık, mesafe ve özgürlük konuları belirginleşiyor. Düşünsel alışverişlerin yoğun olduğu, herkese eşit hak tanıyan, bizi kısıtlamayacak ilişkilere yöneldiğimiz, romantizme uzak bir dönemdeyiz. Bizi biz yapan kendimize özgü yönlerimizi rahatça ortaya koyabileceğimiz arkadaşlarla olmak, entelektüel yönleri ağır basan etkinliklerde bulunmak isteyebiliriz. Bizi duygusal anlamda bağlayacak sözler vermekten kaçınmamız sonucu, bir yakın bir uzak tavrımızla  kafaları karıştırmamız söz konusu olabilir. 

Venüs’ün Kova’daki konumu internet üzerinden kurulan arkadaşlıkların yoğunlaşacağına da işaret edebilir.

19 Ocak Salı günü Ay Balık’taki yolculuğunu sürdürecek. Sevgi, şefkat, bütünleşme ve bağlanma  ihtiyacımız ile bu hayatı kendimize göre yaşama, kişiselliğimize önem verme ve kendimize özgür alanlar açma eğilimimizi dengelemeye çalışacağız.

20 Ocak Çarşamba 06:28 itibariyle Güneş artık 1 ay boyunca Kova burcunda. Böylece Kova’ya özgü konuların yansımaları belirgin bir şekilde kendini hissettirmeye başlayacak. (Kova insanının olumlu ya da yıkıcı “gölge” özelliklerini sitemizdeki aylık yorum yazımda bulabilirsiniz. )

Ay 08:07’de boşluğa düşecek. 20:37’de Koç burcuna girene kadar inişli çıkışlı, belirsizliğin ağır bastığı, karmaşık bir gün geçirebiliriz. Gün beklediğimiz şekilde geçmezse dert etmeyelim. Hazır Balık temaları da bizi hayatın önümüze getirdiklerini anlamlandırarak yaşamaya yöneltirken, bugünü geldiği gibi alalım. Yarın etkin, atak ve girgin olabileceğimiz bir gün bekliyor bizi. 

21 Ocak Perşembe düne oranla daha enerjik ve hareketliyiz. Ay artık Koç’ta. Sabırsızlık, tahammülsüzlük, düşünmeden hareket etme gibi gölgelerine dikkat etmekte yarar var.

 

22 Ocak Cuma 08:07’de Kova’da ilerleyen Venüs ile Terazi’de geri gidişini sürdüren Satürn etkileşim içerisinde olacaklar. Para ve ilişkiler konusunda biraz yavaşlayıp neler olup bittiğine bakıp değerlendirmek durumundayız.

 

21:48’de Ay boşluğa düşüyor. Geceyi kendimizi nasıl ve ne şekilde rahat hissediyorsak, öyle geçirmemiz iyi olur.

 

23 Ocak Cumartesi 06:41’de Ay bu kez maddi ve somut konularla ilgilenen Boğa burcunda. Sevgi ve güvence duygusuna olan ihtiyacımız artıyor.  Huzurla ve sakince, keyfimize göre geçirmek istediğimiz bir hafta sonu var önümüzde. Boğa 5 duyuyu temsil eder. Ay Boğa’nın sabit, istikrarlı, somut ve güzelliklere, keyfe açık yapısından içeri girdiğinde kendimizi sahip olduklarımızla yeterli ve değerli hissetmek önem kazanır.

Bu hafta sonunu bir değişiklik yapıp 5 duyumuzu parlatacak, onu doyuracak şekilde keyifli geçirmeye ne dersiniz?  Sevdiklerimizle birlikte yiyeceğimiz lezzetli güzel bir yemek veya arkadaşlarla paylaşacağımız etkinlikler, sinema, tiyatro, konserlerin arasına bir de kendimize, kişisel bakımımıza ayıracağımız bir zamanı sıkıştırabilir, hatta nitelikli güzel alışverişlere de yer açabilirsek harika olur. Belki de evde yemeyi içmeyi, dinlenmeyi, kendi kendimize eşlik etmeyi tercih ederiz. Burada önemli olan, neye ihtiyacımız varsa onu karşılamaya yönelik davranmamız ve bununla mutlu olmamızdır.

24 Ocak Pazar günü dünkü içsel yapımız aynen devam ediyor. Hayatımıza yine aynı temalar hakim. Ancak 17:38’de bu kez Kova’daki Güneş’in Terazi’de geri gitmekte olan Satürn ile etkileşimi bize sorumluluklarımızı da göz ardı etmememiz gerektiğini hatırlatıyor. Bu bağlamda üzerimize düşenleri adım adım bilinçli bir şekilde yapmak gerekliliği var. Zaman dar, yapabileceklerimiz sınırlı olabilir. Moralimizi bozmadan tempolu bir gün ile etkin bir şekilde başlayacak yeni bir haftaya hazırlanalım.

Hepinize sağlıklı, mutlu ve neşeli bir hafta diliyorum. Esen kalın.

 


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.