Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
RUHSAL ASTROLOJİNİN BÜYÜTECİNDE
GAMZE ÖZŞAHİN
Aydınlanma Çağı Astroloğu

https://twitter.com/SALLUGALGAL
Yazı Boyutu:
Yeniay ilişkileri aydınlatıyor!

15 Ekim – 21 Ekim 2012 Haftası

Bu haftanın ana konusu ilişkiler. Kuşkusuz bunda Terazi burcunda hemen hafta başında gerçekleşecek Yeniay’ın etkisi büyük. Bugüne dek bu alanda neler yaşadığımızı düşünelim ilkin. Gerçekten bize uygun olan ilişkiler mi kurduk? Yoksa salt arzu ettiğimiz hayali resme uyan, idealize ettiğimiz ama bizi gerçekte tatmin etmeyen, altı boş, yüzeysel ilişkilerin peşinden mi koştuk boş yere? Yakınlıktan ne anlıyoruz, arzu ettiğimiz kıvamda ilişkiler kurabiliyor muyuz? Mevcut ilişkilerimizi iyileştirmek için neler yapabiliriz? Yanıtları dürüstçe verdikten sonra, artık yapılması gereken tek bir şey kalıyor geriye! O da; paylaşımlarda fakir, saygıda noksan, sevgide kıt ve sahici olmayan her türlü ilişkiye veda ederek, yepyeni bir anlayış ve cesaretle ilişkilerimizi yeniden inşa etmeye başlamak! Önümüzdeki bir ay boyunca en önemli işimiz önce kendimizle ilişkimizi iyi tutmak, düzeltmek, sonrasında ise diğerleriyle sağlıklı ve doyumlu ilişkiler içine girmek... Terazi burcundan henüz çıkıp Akrep’in gerçekçi sularında yol alan Satürn, önümüze çıkardığı meydan okuyucu ama aslında gerçeği anlamamıza yardımcı olacak olaylarla bizi sınayıp bu konuda önemli adımlar atmamızı sağlamaya başladı bile! Hiç bir sırrın gizli kalamayacağı, üstü örtülü konuların gün ışığına çıkmasını ve “aymayı” getirecek bir seri Neptün – Satürn transitinin bir kaç gün önce devreye girmesi de maskeleri düşürme yolunda ciddi bir ivme veriyor. Başlangıçta kötü gibi gelebilen her şey kendi gerçeğimize uygun, daha doyurucu olan ilişkilere taşıyacak bizi aslında. Böylece ustalık kazanacağız ilişkiler alanında...

İçimizdeki Gökyüzü Bu Hafta Nasıl?
15 Ekim Pazartesi :
Hafta, Uranüs (Koç) ile Mars (Yay) etkileşimi nedeniyle bir miktar elektrikli ve enerjik başlıyor. Aklımıza her eseni üzerinde enine boyuna düşünmeden uygulamaya kalkabiliriz. Bir başka güçlü vurgu ise ilişkiler alanında. 15:02’de Terazi burcunda 22 derecede bir YENİAY gerçekleşecek. Terazi, Başak’ın kusursuzlaştırma peşinde hata arama döneminden sonra başlayan bir süreci anlatır. Bu süreçte eşitlik, denge ve içsel uyumu bozmadan diğerleriyle dış uyumu yaratabilmek söz konusudur. Artık kişisel pek çok süreci geride bırakmış, işbirliği ve paylaşımlar ihtiyacı içinde, birbirimize zıt yönlerimize rağmen bir arada barış içinde var olabilmek, huzurlu ve uyumlu ilişkiler kurmak isteği ile doluyuzdur.

Terazi burcundaki Yeniay ile evlilik ve ortaklıklar başta olmak üzere tüm ilişkilerde önemli gelişmeler bekleyebiliriz.Yalnız olanlar içgüdüsel olarak bir ilişkiye çekilebileceği gibi, mesleki anlamda yenilik peşindekiler arzu ettikleri iş görüşmelerini yaparak yeni bir yola girebilirler. Burada önemli olan, deneyimden korkmamak, gözlerimizi gerçeğe kapatacak şekilde duyguların coşkusuna kapılmayıp,durumu net bir şekilde değerlendirmektir. Yeniay fazında Güneş (egomuz, bilinçli aklımız) ile Ay (en derindeki duygusal ihtiyaçlarımız) yanyana, kavuşumda olacak. Terazi temaları üzerinde yükselen Yeniay ile,  ilişkilerde kendi isteklerimizle diğer insanların arzu ve ihtiyaçlarını dengelemenin, sevgi alışverişlerinde bulunduğumuz insanlarla daha iyi ilişkiler geliştirmenin önemini kavrayacağız yeniden.* Yeniay kişisel doğum haritalarımızda hangi alanda bulunuyorsa orada bir ay boyunca canlılık ve hareketlilik gözlemleyebiliriz.

Yeniay’ın hemen ardından Ay boşluğa düşecek. Uzun saatler boyunca açısız kalacak olan Ay, bu alana yoğunlaşarak, ilişkilerimiz konusunda içimizi dinlemeye, değerlendirmeler yapmaya elverişli bir zemin sunacak.

16 Ekim Salı : 
03:08 itibariyle Ay Akrep burcunun karanlık ve derin sularına bırakıyor kendini. Bilinçaltının karanlık dehlizlerine korkusuzca dalabiliriz. Şu anda gökyüzünde Kuzey Ay Düğümü ile birlikte Satürn, Merkür ve Ay Akrep burcunun gerçeğin peşinde, acıtan ama doğruları söyleyen dünyasıyla harmanlıyor enerjilerini. Her zamankinden daha kuşkucu, daha araştırmacı, hırslı ve sır perdelerini ayırıp yüzleşmeler yaşamaya uygun bir algıdayız.

15:30’daki Merkür (Akrep) ile Venüs (Başak) arasındaki uyumlu etkileşim, bu bağlamda yumuşak ve tatlı bir başlangıç yapabilmeyi kolaylaştıracağa benziyor.

17 Ekim Çarşamba :
Dün yumuşak etkilerle başlayan uzlaşıya yönelik sorgulamalar bugün bir miktar keskinleşiyor! Enerjiler hızlı ve sert bir şekilde kendini gösterebilir. Venüs (Başak) ile Jüpiter (İkizler) karesi, önyargılı, takıntılı ve pireyi deve eden bir yaklaşım içinde sorunları büyütebileceğimize  işaret ediyor. Kişilere olduğundan fazla değer vermenin veya aşırı hoşgörülü davranmanın zararını görebiliriz. Bugün ağzımızdan çıkan her söze dikkat etmemiz iyi olur. Lafın nereye gideceği belli olmayabilir!

05:24’te Ay tekrar açısız kalacağı bir sürece giriyor. Kendimizi iç akışımıza bırakıyoruz. Hayat kendi ritminde ve biz kendi iç alemimizdeyiz.

07:28’de arzu ettiklerimizle pratik hayatın gerekleri arasındaki dengeyi bulmamızı gerektiren zorlayıcı bir Venüs (Başak) - Satürn (Akrep) yarım kare açısı var. Sonradan pişman olacağımız sözler vermemeye, kendimizi kısıtlayacak taahhütlere girmemeye çalışsak iyi olur. Yasal konularda veya borç alacak işlerinde karmaşa yaşanabilir. Beklediğimizden daha azını alma ihtimalimiz var. Bu bağlamdaki girişimlerimizi, eğer yapabiliyorsak, daha uygun bir güne ertelemek akıllıca olacaktır. Kişisel doğum haritalarında değişken burçların (İkizler, Başak, Yay, Balık) 15 – 18 derecelerinde önemli gezegenleri veya noktaları bulunanların bu konuya özellikle dikkat etmeleri iyi olur.

18 Ekim Perşembe : 
Ay 03:26’da bizi daha iyimser, neşeli ve umutlu bir duygusal moda sokacak bir burca giriyor; Yay’ın ferah, aydınlık, güleryüzlü ama aynı zamanda ilkeli ve aşırı idealist, coşkulu dünyasında artık..Meselelere daha geniş bir boyuttan, kapsamlı bakabilmenin, umudumuzu ve hayatın işleyişine olan güvenimizi yitirmememizin ne denli önemli olduğunu kavrıyoruz. Çok derin ve yorucu konularla ilgilenmek bile keyfimizi bozamayacak.

19 Ekim Cuma : 
Dünkü iyimser ve destekleyici enerjiler bugün de kendilerini hisettiriyorlar. Bir heves elimizdeki işleri toparlayıp yoluna koymaya bakıyoruz hızlı bir şekilde. İç uyumumuzun da iyi olacağı böyle bir günde dostça ve yumuşak konuşmalar yapabilir, anlayışlı ve hoşgörülü yaklaşımlarla gönül kazanabiliriz. Eğitim, yurt dışı ve yabancılarla yapılacak işlerde daha rahat ilerleyebileceğiz.

23:28’de Ay boşluğa düşecek. Gece sakin ve akışta geçecek.

20 Ekim Cumartesi :
İki gündür gevşemiş ve rahat bir tempoyla yayılmışken bizi disipline ederek ciddiyete, sınırlarımızı korumaya ve üzerimize düşenleri ertelemeden yapmaya çağıran, dış dünyada maddi konularla ilgilenmeye öncelik tanıyan bir duygusal konuma geçiyoruz. Ay 04:43’te Oğlak burcunun konuğu oluyor bu kez.

Kendimizi işe güce kaptırmışken akşamüstüne doğru aklımıza birdenbire şimşek gibi çakan ilginç fikirler gelebilir. Ancak bunların hepsinin yararlı ya da hayata uygulanabilir olacağını söyleyemeyiz! O nedenle hemen havaya girerek bir heves kolları sıvamayalım.! Mental olarak stresli, huzursuz bir durumdayız. Merkür (Akrep) ile Uranüs (Koç) gerilimli açıdalar.

21 Ekim Pazar :
Zihnimiz bugün de derin ve araştırıcı bir şekilde çalışıyor. Herhangi bir düşünceye saplanıp kalmamaya, yakıcı sondajlarla kendimizi yormamaya çalışalım. 23:14’te Merkür (Akrep) ile Plüto (Oğlak) gerilimli açı içine girerek bu enerjiyi iyice belirginleştirecek. Söylenmemiş sözler, geçmişe gömülü sırlar bir bir ortaya dökülebilir. Dönüştürücü ve iz bırakacak önemli konuşmalar yapmamız mümkün. Dili bir güç aracı olarak kulanarak savaşma eğilimi gösterebiliriz. Alıngan, sinirli ve gergin olmamız mümkün. Var olan kaygılar veya korkular artabilir. Kötü niyetli kişilerden tavsiye almamaya çalışalım. Havasız, sinir sistemimizi ateşleyecek, ritim ve dolaşım sistemimizi olumsuz etkileyebilecek elektro manyetik alanlarda bulunmamaya çalışalım. (elektronik aletler, cep telefonları, televizyonlar, yüksek enerji hatları,  priz ve fiş yoğunluğu olan odalar vb)

Bitirirken
Hepimize iç barış ve uyumumuzu bozmadan diğerleriyle de barışçıl ve huzurlu ilişkiler içinde olacağı güzel bir hafta ve iyilikler diliyorum. Esen kalın!

BİR BÜYÜME ALANI OLARAK İLİŞKİLER
İlişki kurmak bağlantı kurmak demektir bir bakıma. Bize öğretilen daima diğerlerini sevmenin, göz etmenin, hatta önce önları sevmenin sonra saymanın önemli olduğudur. Oysa biz kendimizi sevmeyi ve özsaygımızı geliştirmeyi bilmiyorsak bir başkasını nasıl sevip sayabiliriz ki? Kendimizi sevilmeye layık görmüyorsak bir başkasının sunduğu sevgiyi almakta da sıkıntı yaşamamamız mümkün mü? Sağlıklı ilişkilerin yolu, beklentiler, talepler, ihtiyaçlar, kendi kendimizi veya karşımızdakileri kandıracak şekilde yanılsamalar sunmaktan geçmez ! Bağımlılık ve kontrol yoktur onda. Kendimizi tüm hatalarımızla sevip kabullendiğimizde, kendimizi yüreklendirip onurlandırdığımızda, destekleyip anladığımızda diğerlerini de aynı şekilde kucaklayabilecek duruma geliriz. Güven, kabullenme, dürüst ve açık iletişim ile harmanlanmış gerçek bir sevgi ilişkilerin en büyük destekçisidir. Ancak burada da unutmamamız gereken hem kendimizin, hem de ilişkide olduğumuz kişinin sınırlarına saygı göstermek ve korumak zorunda olduğumuz gerçeğidir.

Astroloji mevsimsel temellere dayanır. İlişkiler de kuruldukları mevsime göre şekillenecekleri süreçlere girerler. İlişkimizin hangi burcun süreçlerinden geçeceğini doğduğu zaman belirler. Örneğin, Koç zamanı (21 Mart – 21 Nisan) kurulmuş ilişkilerde fiziksel aktiviteler, özgürlük ve rekabet duygusu hakimken, Akrep zamanı doğan ilişkilerde (21 Ekim – 21 Kasım) duygusal yoğunluk, derin yakınlıklar, cinsellik, güç ve kontrol savaşları, esrarengizlik, aşırı uçlardaki duygular, kıskançlık, sahiplenicilik, inatçılık hakimdir. Akrep ilişkileri krizlerle büyür, gelişir.

Bazı ilişkilerin neden iki yıldan uzun bir süre gidemediğini, ya da yaklaşık her yedi yılda bir benzer testlerden geçtiğini hiç merak ettiniz mi? Bunda planetlerin döngülerinin payı büyük. Güneş ile Ay üzerimizde en belirgin etkileri yaratan iki gezegen. Biri bilinçli aklımızın istekleri ve egoyu temsil ederken, diğeri ruh durumumuzu, duygusal ihtiyacımızı belirliyor. Bunlardan Güneş, ilişkinin başlangıç noktasına “doğum gününe” döndüğünde bir yıllık döngüsünü tamamlamış olur. Ay’ın döngüsü ise çok daha kısadır; 29.5 günde tamamlanır. Ay ile ilişkinin hangi duygusal zemin üzerinde yükseldiğini anlarız. Bir ilişki Yeniay zamanı başlamışsa dinamik enerjilerle doludur ve yepyeni atılımlara, maceralara taşır. İlişki kanalıyla nasıl büyüyeceğimize işaret eder; partnerle birlikte ilerlerleriz. İlk dördünde başlayan bir ilişki, sorun olabilecek konularda karşılıklı krizler yaşatır; anlaşmazlıkları çözmekle uğraşır dururuz.  Dolunay ilişkileri ise,birbirimize zıt olan arzu ve duygularımızı kabullenip dengelenmeyi, uyumlu olabilmeyi öğretir. Son dördünde ise, bırakır, teslim olur, ilişkimiz için özel bir alan açmaya gayret ederiz. Geçmişten getirdiğimiz ağır yükler ve duygusal yaralarla uğraşıp, ancak onları iyileştirdikten sonra özgürleşmeye gideriz.

Aynı yöntemle ele aldığımızda, tarafsız iletişimin temsilcisi Merkür döngüsünü yaklaşık bir yılda, sevgi ve ilişkinin temsilcisi Venüs 13 ayda, Mars iki yılda tamamlar. Bu süreçlerde gezegenlerin temsil ettiği konularda, ilişkilerimizde ne durumda olduğumuzu anlamamıza yarayacak  olaylarla karşılaşırız. Örneğin yeni bir ilişkiye Mars Balık’tayken 2011 Martında başlamışsak, 2013’ün Şubat sonu veya Mart ayında ilişkinin doğum haritasında Mars yeniden Balık’a gireceğinden ilişkimiz Mars döngüsüne giriyor olacaktır. Dolayısıyla Marsla ilişkilendirilen temalar harekete geçip (rekabet, kendi isteklerimiz, arzularımız, güdülerimiz, cesaret, yeni başlangıçlar, girişimler vb) en önemli konu olarak karşımıza dikiliverileceklerdir. İlişkimiz bu konularda sınanıp tazelenecek, yenilenecektir. En büyük gezegen  Jüpiter, Güneş’in etrafındaki döngüsünü 12 yılda bir tamamlar. Dolayısıyla her 12 yılda bir, ilişkiye olan inancımızı, nasıl gelişme gösterdiğini ve verdiğimiz sözleri gözden geçirmemize neden olacak olayları deneyimleriz. Keza Satürn, toplam 28,5yıllık döngüsünde yaklaşık her 7 yılda bir kendisine açı yaparak bizi teste tabi tutar. (7 -14-21-28,5) Bir ilişkinin ihtiyacı olan sabır ve dayanıklılığı, sorumluluk alıp alamayacağımızı, hangi konularda kendimizi kısıtlanmış veya yetersiz hissettiğimizi araştırır. En derindeki korkularımızla yüzleştirerek, onlarla nasıl baş edeceğimizi öğretir. Dolayısıyla ilişkilerimizin 7 yıllık süreçleri zorlu ama aynı oranda geliştirip sağlamlaştırıcı nitelikte geçer.

Gezegenlerin döngüleri gerçekte ilişkilerimizin görünmeyen dinamiklerini ortaya çıkartır ve her döngüde o temayla ilgili enerjiyi hissettirecek olaylarla karşılaşmamızı sağlar. Beraberliklerimizi harlandırıp sağlamlaştıracak, farkındalık yaratan olaylarla çözümler sunar. Bazen de tersine, yürümeyen hatta “kötü” diyebileceğimiz ilişkilerimizi geride bırakıp hayatımıza devam etmeyi sağlayacak olaylar çıkartır karşımıza.

Her ilişkide kendimizi biraz daha tanır, gelişiriz. Burada önemli olan, dikkatimizi karşımızdaki kişiye vermek yerine kendimize döndürmek ve gerçekten ne istediğimizi anlamaya çalışmaktır.

*Yeniay ile ilgili ayrıntılı bilgileri Ekim 2012 “Hep Beraber Dönüşüyoruz” başlıklı aylık yazımda bulabilirsiniz.


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.