Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Televizyon ve zihin tembelliği

Nereden Yazdırıldığı: Anne Olunca Anladım
Kategori: Genel Konular
Forum Adı: Bebeğim & Çocuğum Hakkında
Forum Tanımlaması: (Bebeğim & Çocuğum Hakkında)
URL: http://www.anneoluncaanladim.com/forum/forum_posts.asp?TID=7978
Tarih: 25 Ağu 2025 Saat 13:26


Konu: Televizyon ve zihin tembelliği
Mesajı Yazan: superisi
Konu: Televizyon ve zihin tembelliği
Mesaj Tarihi: 21 May 2008 Saat 17:37

Televizyon ve zihin tembelliği

ÖZELLİKLE yaşlı insanlardan şu sözleri çok sık duyarsınız: “Televizyon çıkalı eski muhabbetler kalmadı.” Biz bu haklı sözleri değiştirerek şöyle diyoruz: “Televizyon çıkalı anne babalar çocuklarına eskisi kadar zaman ayıramaz oldu.” Anne gündüz televizyon izlerken eteğine yapışan çocuğu başından savmak için “git oyuncaklarınla oyna, görmüyor musun televizyon izliyorum” der. Baba işten dönüp akşam yemeğini yedikten sonra koltuğuna oturur, eline kumandayı alır, saatlerce şu kanal senin bu kanal benim dolaşır durur. Baba özlemi çeken çocuğuna yarım saatini ayırmaz.

Geliri yerinde, okumuş ailelerin çoğu çocuk odasına da televizyon almaktadır. Alırken çocukla bir anlaşma yapar ve söz vermesini isterler: “Ancak ödevini yapıp dersini çalıştıktan sonra televizyon izleyeceksin.” Çocuk hiç düşünmeden söz verir. Aslında bu anlaşmada iki taraf da birbirini aldatmaktadır. Anne babanın amacı çocuktan kurtulmak, çocuğun da amacı televizyon sahibi olmaktır. Araştırmalar, odasına televizyon alınan çocukların, beklenenin aksine okul başarısında düşme olduğunu göstermektedir. Çocuk, televizyon izleyebilmek için ödevlerini çala kalem yapmakta, derslerine yeterince çalışmamakta ve sınavlara iyi hazırlanamamaktadır.

Çocuklarda televizyon seyretme alışkanlığı sadece okul başarısını etkilemekle kalmıyor; fiziksel, sosyal, zihinsel ve duygusal gelişimlerini de yavaşlatıyor. Çocuk, televizyon başında yeterince hareket etmediği ve biriken enerjisini harcayamadığı için devamlı kilo almaktadır. Sokakta arkadaşlarıyla oyun oynayan ve koşan bir çocuk birikmiş vücut enerjisini boşalttığı için rahatlamakta; eve sakinleşmiş olarak dönmektedir. Halbuki televizyonun karşısında saatlerce oturan bir çocuk enerjisini boşaltmak şöyle dursun, aksine bu cihazlardan yayılan elektronlara maruz kalmakta ve vücudundaki statik elektrik yükü artmaktadır. Bu sebeple, televizyon bağımlısı çocuklar daha sinirli ve daha saldırgandır. Yaşlarına uygun olmayan programları izlemeleri halinde kafaları karışır, ruh sağlıkları bozulur.

Televizyona düşkün çocuklarda sosyal beceriler zayıflamaya ve içe dönük bir kişilik gelişmeye başlar. Ailesiyle, arkadaşlarıyla ve diğer insanlarla sosyal ilişki kurmada isteksiz davranırlar. Televizyon izleyen bir çocuk, kendisi birşey üretmemekte, sadece başkaları tarafından üretilen şeyleri izlemekte veya oynamaktadır. Hazırı kullanmaya alışmış bu çocuklarda el becerileri ve motor hareketler gelişmez, büyüklerin yardımı olmadan kendi başlarına bir iş beceremezler. Zihinsel ve duygusal gelişimleri de normal değildir. Olaylar arasında sebep-sonuç ilişkisi kuramaz, bilgiyi yorumlayamazlar. Kitap okumak ve ders çalışmak gibi zihinsel çaba gerektiren işlerden hoşlanmazlar. Televizyon karşısında daima alıcı durumunda oldukları için konuşmaya ihtiyaç duymamakta, dolayısıyla dil becerileri gelişmemektedir. Dil becerileri zayıf olduğu için başkalarıyla diyalog kuramaz, duygularını ve düşüncelerini doğru ifade edemezler.

Küçük yaştan itibaren televizyon izlemeye alışan çocuklarda gelişim bozuklukları daha belirgin ve daha ciddidir. Bu çocuklar akranlarına nazaran daha geç yürür ve daha geç konuşurlar. Konuşulanları ve kendilerine verilen direktifleri anlamakta güçlük çekerler. Dil becerileri gelişmediği için isteklerini büyüklerin elinden tutarak veya işaret ederek anlatmaya çalışırlar. Anneye aşırı bağımlıdırlar. Yabancılarla duygusal ilişkiye giremezler. Öpülmekten ve kucaklanmaktan hoşlanmazlar. İsimleriyle çağırıldıkları zaman tepki vermezler. Yaşıtlarıyla oyun oynamayı ve oyun kurmayı beceremezler. Ellerini ve parmaklarını iyi kullanamazlar. Çarşı, pazar, toplu taşıma araçları gibi kalabalık yerlerde bulunmaktan hoşlanmaz, huysuzluk gösterirler. Doğuştan zihin geriliği olan ve fazla televizyon izleyen çocuklarda otizm belirtileri artmakta, bu çocukları eğitmek daha da zorlaşmaktadır.

Çocuklarınıza Zaman Ayırın

Çocukları televizyon bağımlılığından kurtarmanın tek çaresi onlara zaman ayırmaktır. Anne baba olarak öncelikli görevimiz çocuklarımıza iyi bir eğitim kazandırmaktır. Hiçbir işimiz çocuk eğitiminden daha önemli değildir. Eğer çocukların yapmaktan zevk alacakları müzik, resim, spor, kitap okumak gibi faydalı bir becerileri yoksa; anne babaların televizyonu yasaklamaları problemi çözmeyecek, daha da ağırlaştıracaktır.

Çocuğunun inatçılığından, söz dinlememesinden, aşırı televizyon izlemesinden ve okuldaki başarısızlığından yakınan bir babaya “çocuğunuza zaman ayırın” tavsiyesinde bulunduğumuzda, “her akşam en az bir saat beraber ders çalışıyoruz, ödevlerine yardım ediyorum, ama değişen bir şey yok” demişti. Gülerek: “Hayır, dedim, bizim kastettiğimiz beraberlik bu değil. Çocuk bu beraberlikten zevk almaz, aksine bir an önce bitmesini ister. Siz çocuğunuza zaman ayırmıyorsunuz, ona ders çalıştırıyorsunuz.”

Çocuğunuza ayırdığınız zamanın süresi değil, kalitesi önemlidir. Eğer bu beraberlikten iki taraf da zevk alıyorsa, kaliteli bir beraberlik var demektir. Birlikte yürüyüşe çıkmak, çocuk parkına gitmek, piknik yapmak, akşam yemeğinden sonra ailece çaylı-pastalı sohbet etmek, birlikte televizyonda kaliteli bir film veya program izlemek, uyku saatinde çocuğunuza masal veya kısa bir hikaye okumak ilk anda aklımıza gelebilen kaliteli beraberliklerdir.

Çocuğunuzla birlikte iken iyi bir dinleyici olmalısınız. Çocuk duygularını, hayallerini, düşüncelerini, endişelerini, korkularını çekinmeden dile getirmeli ve sizinle paylaşmalıdır.

Çocuklarını dinlemeyen anne babalar onları tanımakta güçlük çekerler. Çocuğunuzu ne kadar çok tanırsanız, yetenekleri konusunda beklentileriniz o kadar gerçekçi olur.

Ali Çankırılı(Pedegog)


-------------
ZÜLAL(Bookworm)



Cevaplar:
Mesajı Yazan: sengul
Mesaj Tarihi: 22 May 2008 Saat 10:02

Çocuğunuza ayırdığınız zamanın süresi değil, kalitesi önemlidir. Eğer bu beraberlikten iki taraf da zevk alıyorsa, kaliteli bir beraberlik var demektir. Birlikte yürüyüşe çıkmak, çocuk parkına gitmek, piknik yapmak, akşam yemeğinden sonra ailece çaylı-pastalı sohbet etmek, birlikte televizyonda kaliteli bir film veya program izlemek, uyku saatinde çocuğunuza masal veya kısa bir hikaye okumak ilk anda aklımıza gelebilen kaliteli beraberliklerdir.

ben bunları genelde uyguluyorum...Zülal, sağol...


-------------
Kesinlikle çocuğuna “çocuk gibi” davranma.

Bu anneler olarak yaptığımız en büyük kabahat aslında.

Küçük olabilirler ama onlar da birey birey.



Mesajı Yazan: superisi
Mesaj Tarihi: 22 May 2008 Saat 13:30
Tebrik ediyorum Şengülcüğüm bilinçli annelerdensin. Keşke tüm anneler böyle olsaydı, daha sağlıklı daha güven dolu nesiller yetişir.

-------------
ZÜLAL(Bookworm)


Mesajı Yazan: melek uslu
Mesaj Tarihi: 22 May 2008 Saat 20:07
süper anneler süper çocuk yetiştirir...Star

-------------
Asya Liva http://lilypie.com">
Yasam Kaynagim
Annemi ve anne olmayi anlama sebebim ben


Mesajı Yazan: nisanaz
Mesaj Tarihi: 22 May 2008 Saat 22:27
VALLA NE DİYİM ARKADAŞLAR YAZIDA ANLATILANLAR ÇOK DOĞRU BUNU GENELDE BEN UYGULUYORUM İŞTEN GELİNCE KIZIMA VAKİT AYIRIYORUM ONUNLA OTURUP OYNUYORUM AMA UMARIM YETERLİ GELİYORDUR Kİ UNUTMAYALIM EĞİTİM İLK AİLEDE BAŞLARWink

-------------
07/08/2007 12:05


Mesajı Yazan: superisi
Mesaj Tarihi: 23 May 2008 Saat 00:57
Ne mutlu ki bunları yapan annelere ve ne şanslı ki böyle annelerin çocuklarına...

-------------
ZÜLAL(Bookworm)


Mesajı Yazan: ilal
Mesaj Tarihi: 02 Kas 2009 Saat 20:30
bu konuyla ilgili kafam karışıktı bugün....
Eylül tv yi çok seviyor. genelde yumurcağı açıyorum.öyle çok uzun süreler değil. kayyu ve palyaço molly var. onları izliyor. en uzun süre ...gün içerisinde aralıklı olarak toplam 1.5 saat. ki bu herzaman değil. benim ev içerisinde yapmam gereken işler olduğu zaman.
önceleri tedirgindim. yukarıda yazanlardan dolayı. ama köpek görsün başlıyor hav hav demeye...yada başka hoşuna giden birşeyde ayyy diye tepki veriyor. palyaço mollyde kıkır kıkır gülüyor. gelişimine katkı diye düşünmeye başlamıştım..ama bugün acaba yanlış mı yapıyorum dedim

acaba hiç mi açmamalı yoksa bu tempoda devammı etmeli?


-------------
Empatinin olmadığı ilişkiler yüzeyseldir. Bu tür ilişkiler insana doyum vermez. En derin sohbetler geyik muhabbetinin ötesine geçemez.


Mesajı Yazan: hülya
Mesaj Tarihi: 03 Kas 2009 Saat 12:03

Çocuğunuzla birlikte iken iyi bir dinleyici olmalısınız. Çocuk duygularını, hayallerini, düşüncelerini, endişelerini, korkularını çekinmeden dile getirmeli ve sizinle paylaşmalıdır.

Çocuklarını dinlemeyen anne babalar onları tanımakta güçlük çekerler. Çocuğunuzu ne kadar çok tanırsanız, yetenekleri konusunda beklentileriniz o kadar gerçekçi olur.

emeğine sağlık arkadaşım kesinlikte güzel bir paylaşım


Mesajı Yazan: hülya
Mesaj Tarihi: 03 Kas 2009 Saat 12:05
Orjinalini yazan: ilal ilal Yazdı:

bu konuyla ilgili kafam karışıktı bugün....
Eylül tv yi çok seviyor. genelde yumurcağı açıyorum.öyle çok uzun süreler değil. kayyu ve palyaço molly var. onları izliyor. en uzun süre ...gün içerisinde aralıklı olarak toplam 1.5 saat. ki bu herzaman değil. benim ev içerisinde yapmam gereken işler olduğu zaman.
önceleri tedirgindim. yukarıda yazanlardan dolayı. ama köpek görsün başlıyor hav hav demeye...yada başka hoşuna giden birşeyde ayyy diye tepki veriyor. palyaço mollyde kıkır kıkır gülüyor. gelişimine katkı diye düşünmeye başlamıştım..ama bugün acaba yanlış mı yapıyorum dedim

acaba hiç mi açmamalı yoksa bu tempoda devammı etmeli?
 
canım hiç açmamakta çözüm değil. kararında ve eğitici çocuk programlarının eğitim yönünden bence çocuklar üzerinde olumlu etkisi var


Mesajı Yazan: zehra
Mesaj Tarihi: 03 Kas 2009 Saat 13:09
Orjinalini yazan: ilal ilal Yazdı:

bu konuyla ilgili kafam karışıktı bugün....
Eylül tv yi çok seviyor. genelde yumurcağı açıyorum.öyle çok uzun süreler değil. kayyu ve palyaço molly var. onları izliyor. en uzun süre ...gün içerisinde aralıklı olarak toplam 1.5 saat. ki bu herzaman değil. benim ev içerisinde yapmam gereken işler olduğu zaman.
önceleri tedirgindim. yukarıda yazanlardan dolayı. ama köpek görsün başlıyor hav hav demeye...yada başka hoşuna giden birşeyde ayyy diye tepki veriyor. palyaço mollyde kıkır kıkır gülüyor. gelişimine katkı diye düşünmeye başlamıştım..ama bugün acaba yanlış mı yapıyorum dedim

acaba hiç mi açmamalı yoksa bu tempoda devammı etmeli?
bence 10 aylık bir çocuk için günde 1.5 saat tv izlemek çok . tabi bu benim fikrim çünkü ben 1.5 yaşına kadar televizyon izlettirmeyi bırak yanında tv açmadım bile .. sonrasında açmaya başladım ama o zamanda kendi izlemedi  şimdi tvde izlediği hiç bir şey yok .. reklamları bile kafasını çeverip izlememiştir .. zeynep 3 yaşına girmek üzere toplasan 1.5 saat tv izlememiştir ..sadace 4 gündür kitaplardan tanıdığı çizgi film kahramanlarını hareketli görsün diye internentten açıp izlettirmiştim günde bir iki kere onları izliyo ..
ve bu televizyondan uzak durmasının hiç bir kötü tarafını yaşamadım .. herşeyi zamanında önce öğrendi belkide .. algıları ve dikkati çok açık bir çocuk yakından tanıyan arakdaşlarım bilir .. yani izlemdende herşeyi  öğrenebiliyolarr.. 10 çocuğum olsun onunuda uzak tutarım tvden ..LOL


-------------
Sevgilim hapşurunca çok sev dedim.elhamdülillah dedi.yerhamükallah dedim.yehdina ve yehdikum dedi sonra oturup hatim indirdik.nerden nereye:))))))))


Mesajı Yazan: Ziyaretçi
Mesaj Tarihi: 03 Kas 2009 Saat 13:23
benim çocuğum malesef reklamlar başladımı odaklanıyor resmen.mümkünatı yok başka bir şeyle dikkatini dağıtamıyorsun.reklam bittimi o da oyun oynamaya başlıyor.bende işten geldikten sonra mümkün merte3bede kızıma vakit ayırmaya çalışıyorum.onunla oyunlar oynuyorum.teşekkürler canım gerçekten güzel bir bilgi paylaştın bizimleThumbs UpKizBebek


Mesajı Yazan: superisi
Mesaj Tarihi: 03 Kas 2009 Saat 17:23
İlginize ben teşekkür ederim canım.

-------------
ZÜLAL(Bookworm)


Mesajı Yazan: belma
Mesaj Tarihi: 12 Kas 2009 Saat 22:59
Bugün bu konuyu işledi Hülya hanım programında.Çok güzeldi gerçekten.ClapClapClap
Orada ben uzman hanımın' televizyonu elektronik bakıcı olarak kullanıyor  anne babalar' lafını çok beğendimClapClapSanırım birazda bizlerde hata var bu konudaWink


-------------
Kamil insan toprak tutsa altın olur,eksik insan altın tutsa toprak olur.


Mesajı Yazan: ceylinim
Mesaj Tarihi: 15 Kas 2009 Saat 23:56
paylaşımın gerçekten güzel teşşekkür ederim ama malesef ben kaş yapayım derken göz çıkardım sanırım. çünkü benim kızımda reklam ve müzik kanalları hastası,ek gıdaya geçtiğimiz dönem de reklamlar sayesinde bi güzel yemeğini yiyordu. hoş artık çok da ilgisi çekmiyor ama gün içinde toplamda 1 saate yakın klip(hareketli şarkılar) izliyoruz. ama Allah tepkilerini ve konuşmasını engellemedi Nuke

-------------
http://www.glitterfy.com/">


Mesajı Yazan: demirfiliz
Mesaj Tarihi: 27 Ara 2009 Saat 23:14

merhaba...tv nin zararları gerçekten var....çok tv seyreden çocuklar geç konuşuyorlar bencede....

ama eğitici tarafıda var tabiki anne eğer dikkat ediyorsa çocuğun yaşına uygun program açıyorsa ve çok uzun süreler seyrettirmiyorsa faydası var....bende 10 aylıktan beri böyle yapıyorum ama aynı zamanda oyunda oynuyorum....şarkı söylüyorum dans ediyorum....kitap okuyorum,boyama yapıyoruz hamur oynuyoruz saklambaç yakalambaç vs bunun yanısırada tv seyrettiriyorum ama benim seçtiklerimi....elimde olsa hiç izletmezdim aslında ama yakınımda hiçkimsem yok malesef kızım çok hareketli mecbur kalıyorum aslında....ama dengede tutmaya çalışıyorum....mesela kızıma tv konusunda dikkat ettiğim için daha 10 aylıkken birçok kelime söylüyordu 16 aylıkken 3 kelimelik cumle kurdu...şuanda 29 aylık konuşamadığı bişey yok söylemediği şarkı yok diye abartabililrim herkes 3 yaşındamı diye soruyor....geçen gün bana kanguruların kesesi var ve orda yavrularını taşıyorlar güneşten koruyorlar dedi....şaşırdım bunu tv deki çocuk belgeselinden öğrenmiş....
yani bir şeyi çok yaparsanız tabiki zararı olur ama dengede tutarsanız yararı olur bence....azı karar çoğu zarar:)
 


-------------
papatya


Mesajı Yazan: oğuzkağan
Mesaj Tarihi: 28 Ara 2009 Saat 00:43
benim  oğlum 2 yaşında .bende hiç tv izlettirmeyen annelerdenim.yanında dahi  tv açmadık bu zamana kadar.tv izleyen çocuklara göre arkadaşlarımın görüşleri oğlumun gelişiminin ileride olduğunu söylüyorlar.bu şekilde bizimle daha eğitici oyunlar oynuyor
bende işten eve geldikten sonraki tüm vaktimi oğluma ayırıyorum.elimden geldiğince onunla kaliteli vakit geçirmeye çalışıyorum.



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat