Forum Anasayfası Forum Anasayfası > Çocuk Sağ. ve Hastalıkları Uzm. Dr. Kadir Tuğcu > Çocuk Sağ. ve Hastalıkları Uzm. Dr. Kadir Tuğcu
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar RSS - Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi ve Zaymaflour
  SSS SSS  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi ve Zaymaflour

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
Mesaj
  Konu Arama Konu Arama  Konu Seçenekleri Konu Seçenekleri
fidelbulut Açılır Kutu Gör
Üye
Üye


Kayıt Tarihi: 29 Ara 2023
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 6
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı fidelbulut Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi ve Zaymaflour
    Gönderim Zamanı: 6 Saat 34 Dakika önce Saat 12:15
Pek kıymetli hocam:

3 yaşındaki kızım için 2 yaşından itibaren her gece yatmadan bir tablet Zymaflour kullanmaktayız. Bu ilacı Almanya’da yaşayan bir akrabamız her yaz düzenli olarak temin etmektedir. Ancak bu yaz tatilimizde birçok lokasyona gitmemize rağmen ilacı temin edemedik ve en sonunda Avusturya’dan bulabildik.

Avusturyalı eczacı, Avrupa’da bu ilacın kullanımının yasak olduğunu, hayvanlara verildiğini ve potansiyel olarak tehlikeli olduğunu belirtti. Çevremde bu ilacı kullanan veya sizin formunuzu öneren kişiler de kullanmamış; bunun nedeni olarak bilimsel bir dayanağı olmamasını göstermektedir.

Literatürde florürün çocuklarda gelişimsel hasara neden olabileceği ve vücutta, özellikle epifiz bezi gibi dokularda birikebileceği yönünde bazı bulgular mevcuttur. Ayrıca, florürün kullanımına dair tarihsel ve ekonomik bağlamlar tartışılmaktadır; örneğin sanayi yan ürünleri ve ticari çıkarlar bu tartışmalara dâhil edilmektedir.

Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) 2013 yılında yayınladığı bir görüşte, florürün büyüme süreçleri veya diş gelişimi için gerekli bir besin olmadığı ve florür eksikliğine bağlı bir belirti tespit edilemediğini belirtmiştir.

Bu bilgiler ışığında, kızımın sağlığı açısından Zymaflour kullanımı ile ilgili olarak bilimsel dayanakları, olası riskleri ve önerilen durumları net bir şekilde öğrenmek istiyoruz. Konu hakkında yönlendirme ve önerilerinizi rica ederim.

Saygılarımla,

Yukarı Dön
fidelbulut Açılır Kutu Gör
Üye
Üye


Kayıt Tarihi: 29 Ara 2023
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 6
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı fidelbulut Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 5 Saat 57 Dakika önce Saat 12:52
bu arada yazdıklarınızı okudum. (https://www.anneoluncaanladim.com/forum/zymaflour_topic57895.html)
Ancak diğer taraftan, floridasyonu tamamen zararsız bir mucize olarak görmek de tek taraflı bir bakış açısı olur. Çünkü florürün insan vücudunda uzun süreli etkileri hâlâ tartışmalıdır. Örneğin florürün epifiz bezinde birikebildiği ve bazı araştırmalarda çocuklarda nörolojik gelişim üzerinde olumsuz etkiler (IQ düşüşü gibi) gözlemlendiği rapor edilmiştir. Bu bulgular kesinlik taşımıyor olsa da, göz ardı edilmesi doğru değildir. Ayrıca toplumun bütün bireyleri aynı miktarda su tüketmediğinden, florür maruziyeti kişiden kişiye değişmektedir. Çocuklar, yaşlılar ya da böbrek rahatsızlığı olanlar diğerlerine göre daha fazla risk altında olabilir.

Florozis meselesi de hafife alınmamalıdır. Evet, çoğu zaman hafif florozis yalnızca dişlerde beyaz lekelerle kendini gösterir, ancak bu durum diş minesinde geri dönüşü olmayan bir değişikliğe işaret eder. Bazı bölgelerde ağır florozis vakaları da görülmüş ve bu estetikten öte işlevsel sorunlara yol açmıştır. “Dişlerin daha beyaz görünmesi” gibi ifadeler, aslında bir sağlık sorununun küçümsenmesi anlamına gelir.

Sonuç olarak, florürün çürükleri azaltmadaki etkisi bilimsel olarak güçlü bir şekilde desteklenmektedir. Fakat bu, uygulamanın risklerinden tamamen bağımsız olduğu anlamına gelmez. Halk sağlığı açısından en büyük tartışma noktası şudur: İnsanlara zorunlu olarak florürlü su içirmek mi gerekir, yoksa isteyen kişiler florürü diş macunu, tablet ya da damla yoluyla mı almalıdır? Çürüklerle mücadelede florür etkili bir araçtır, ancak toplumun tamamına dayatılması etik açıdan sorgulanabilir. Hem faydaları hem de olası zararları şeffaf bir biçimde ele almak, tek taraflı propagandadan daha değerlidir.
Yukarı Dön
Dr.KadirTugcu Açılır Kutu Gör
Uzman
Uzman


Kayıt Tarihi: 14 Ağu 2008
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 118472
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı Dr.KadirTugcu Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 5 Saat 56 Dakika önce Saat 12:53
Yazının orijinalini gönderebilirmisiniz? 
Fluor ihtiva eden ilaçlar:
1- 60'lı yıllardan beri gelişmiş ülkeler tarafından kullanılır.
2- USA'da şehir şebeke sularına ilave edilir.
3- Benim verdiğim dozlarda, vücut sağlığına, gelişimine en ufak bir etkisi dahi yoktur.
4- Bundan 50 sene öncesine kadar; Isparta-Eğridir bölgesinde içme sularında yüksek derecede Fluor vardı.
Oradaki insanların dişlerinin tamamı, fluor fazlasından resmen "kahverengi" idi. Hiç kimsede, bu renk farkı
dışında,  en ufak bir sağlık problemi yoktu. 
5- Türkiye'nin ahmak sağlık bakanlığı Fluor kullanımını yasakladığından beri milyonlarca çocuğun dişleri
çürüdü. Bunların bir kısmı anestezi altında tedaviler gördü! Ama bu aşşağılık dişcilerde en ufak bir utanma
hissi bile olmadığı için, sırf para hırsı ile bu yalanlara sarılmaktadırlar! 




Düzenleyen Dr.KadirTugcu - 5 Saat 45 Dakika önce Saat 13:04
Yukarı Dön
fidelbulut Açılır Kutu Gör
Üye
Üye


Kayıt Tarihi: 29 Ara 2023
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 6
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı fidelbulut Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 5 Saat 48 Dakika önce Saat 13:01
Yukarı Dön
fidelbulut Açılır Kutu Gör
Üye
Üye


Kayıt Tarihi: 29 Ara 2023
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 6
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı fidelbulut Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 5 Saat 44 Dakika önce Saat 13:05
Hocam

ilettiğiniz 1976 tarihli BDA broşürü, su floridasyonunun diş çürüklerini önlemede etkinliğini ortaya koyuyor. Broşüre göre, optimum florür konsantrasyonu yaklaşık **1 ppm (1 mg/L)** civarında olmalı ki çocuklarda ve gençlerde diş çürüğü ciddi şekilde azalsın ve dişlerde lekelenme minimum düzeyde kalsın. Birmingham’daki 5 yıllık uygulama sonucunda süt dişlerindeki çürüklerde %62,4 azalma görülmüş; Anglesey’de 5 yaşındaki çocuklarda çürük diş sayısı %38, 15 yaşındakilerde ise %44 oranında azalmış.

Günümüzde Türkiye’de birçok bölgedeki içme suyunda florür miktarı **1 mg/L civarının üzerine çıkabiliyor**. Teorik olarak, bu miktar BDA broşüründe referans verilen optimum seviyeye yakın ya da bir miktar fazlası demek. Ancak buna rağmen hâlâ diş çürümesi vakaları görülüyor. Bu durum, tek başına suyun florür oranının çürükleri tamamen önlemede yeterli olmadığını gösteriyor. Artık diş çürüklerinde etkili olan başka faktörler de devreye giriyor: beslenme alışkanlıkları, şeker tüketimi, ağız hijyeni, diş fırçalama alışkanlıkları ve florürlü diş macunu kullanım sıklığı gibi.

Özetle, Türkiye’de suyun florür seviyesi BDA’nın referans verdiği optimum değere yakın olsa da, **diş çürüklerinin tamamen önlenmesi için diğer koruyucu önlemler de kritik** hale gelmiş durumda. Bu aşamada farklı koşullar mı oluştu?


Yukarı Dön
Dr.KadirTugcu Açılır Kutu Gör
Uzman
Uzman


Kayıt Tarihi: 14 Ağu 2008
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 118472
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı Dr.KadirTugcu Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 5 Saat 42 Dakika önce Saat 13:07
Alt paragrafda, benim söylediklerimi söylüyor!


Nevertheless, the Panel considered that the setting of an AI is appropriate because of the beneficial effects of dietary fluoride on prevention of dental caries. The AI is based on epidemiological studies (performed before the 1970s) showing an inverse relationship between the fluoride concentration of water and caries prevalence. As the basis for defining the AI, estimates of mean fluoride intakes of children via diet and drinking water with fluoride concentrations at which the caries preventive effect approached its maximum whilst the risk of dental fluorosis approached its minimum were chosen.


Düzenleyen Dr.KadirTugcu - 5 Saat 41 Dakika önce Saat 13:08
Yukarı Dön
Dr.KadirTugcu Açılır Kutu Gör
Uzman
Uzman


Kayıt Tarihi: 14 Ağu 2008
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 118472
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı Dr.KadirTugcu Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 5 Saat 32 Dakika önce Saat 13:17
Isparta ve civarında, eskiden sulardaki Fluor miktarı anormal yüksek olduğu halde, hiçkimsede olumsuz
bir durum tesbit edilmemiştir! 
Benim anne tarafım; Eğridir'lidir. Dedem (Şapcı), anneannem ve dayılarımın tamamında "Fluoresis" denilen 
kahverengi dişler vardı ve hiçbirinde hayatları boyunca diş çürüğü olmadı. Bu Fluor ihtiva eden kuyuların
 kapatılması ile, Eğridir'deki çocukların da dişleri çürümeye başladı.
Lütfen bu SAHTEKAR dişcilerin gazına gelmeyin. Bunlar sırf para için her türlü rezilliği yaparlar. 
Bu rezillikler sadece Türkiye'de değil her ülkede var. 
Dişleri çürüyen zavallı çocukların hikayelerini Forumdaki sorulardan okuyun. 
Alttaki yazıyı da mutlaka okuyun!! 



Düzenleyen Dr.KadirTugcu - 5 Saat 29 Dakika önce Saat 13:20
Yukarı Dön
Dr.KadirTugcu Açılır Kutu Gör
Uzman
Uzman


Kayıt Tarihi: 14 Ağu 2008
Durum: Aktif Değil
Puanlar: 118472
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Teşekkürler (0) Teşekkürler(0)   Alıntı Dr.KadirTugcu Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 5 Saat 23 Dakika önce Saat 13:26
Gönderdiğiniz ikinci bağlantı! AYNEN beni destekliyor!!!!! 
Hatta en sonunda EU daki sulardaki Fluor AZ DİYOR!! 
Siz bu linki, iyi İngilizce bilen birisine okutun!!!


Using drinking water concentration of 1.5 mg/L as a reference point, a safe level of intake including all sources of oral exposure of 3.3 mg/day was established for pregnant women to protect the fetus. This safe level of intake was extended to apply to other adults and children > 8 years. It is considered protective also against possible adverse effects on thyroid function and bone mineralisation, for which as sociations have been observed at water concentrations > 1.5 mg/L. Dental fluorosis was considered the most sensitive endpoint for children ≤ 8 years. Tolerable upper intake levels (UL) of 1.0, 1.6 and 2.0 mg/day were established for infants, toddlers and children 4–8 years, respectively. These ULs are considered protective against other possible adverse effects of fluoride, including neurodevelopmental outcomes. Aggregate exposure included intake of fluoride from food, drinking water, discre tionary salt and (ingested) dental care products. Aggregate exposure based on the mean concentration of fluoride in EU drinking water (submitted data) was below the above health- based guidance values (HBGVs) for all age groups. Aggregate ex posure exceeds the HBGVs at the 95th percentile of intake in the scenario of the P95 concentration of fluoride in EU drinking water, for all age groups except adoles cents. The risk assessment suggests that the current legal limit for drinking water (1.5 mg/L) in the EU is not sufficiently protective.

Buna da: "Tarlanın taşı ile, tarlanın kuşunu vurmak" denir. 


Düzenleyen Dr.KadirTugcu - 5 Saat 22 Dakika önce Saat 13:27
Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
  Konu Paylaş   

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

  | İletişim | Reklam | Gizlilik İlkeleri Copyright 2007-2025 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.