Bebekle Uçak Yolculuğu ve Tatil-1

Uzun zamandır beklediğimiz tatil sonunda geldi. Can’ın babaanne, dede ve halasını görmek üzere Florida’ya gidiyoruz. Bir müddet önce Kuzey, Eylül ayı içerisinde iki kısa iş seyahatine çıkacağını söylemişti. Seyahatler her ne kadar birkaç günü aşmasa da, işin içine bebek girince durumlar değişiyor. Bebek sahibi olmanın keyifli yanları çok. Ancak bebekle yaşam sürekli bir aktivite içinde olmak demek. Özellikle Can gibi minik bebeklerin ne zaman hasta olacağı, ne zaman size zor anlar yaşatacakları hiç belli olmuyor. Bu nedenle ben de bu zamanı değerlendirmek için Can’ı da alarak Kuzey’in Florida’da yaşayan kızkardeşi Defne’yi ziyaret etmeye karar verdim. Ayrıca Kuzey’in anne-babası ve sevdiğimiz bir aile dostumuz olan Havana abla da bizimle aynı zamanlarda Defne’ye kalmaya geliyorlar. Yani bayağı cümbüşlü olacağız.

Bu tatil Can’ın ilk uzun seyahati olacak. Aynı zamanda ilk defa da uçağa binecek. Yolculuğumuzun sorunsuz geçmesi için ne gibi önlemler alınması gerektiği ve yanımızda neler götürmemiz gerektiği konusunda bir müddettir düşünüyorum. Seyahat etmeyi çok severim. Uçak yolculuklarına da bayılırım. Seyahat için bavulumu genelde bir gün önceden hazırlar ve alacağım eşyaları mümkün olduğunca az tutarım. Ama Can ile birlikte bu standartları korumanın imkanı yok. Bir kere bebek arabası ve araba koltuğu gibi iki büyük kalemimiz var. Bebeğin mama ve bez gibi acil ihtiyaçları için bebek çantası her zaman yanımda olmalı. Ayrıca elektronik eşyaların konulacağı küçük bir el bavulu ve ikimizin giysilerinin konulacağı büyük bir bavulumuz var. Bavula girecekler konusunda bir liste hazırladım. Bu listeyi son güne kadar aklıma gelenlerle güncelleyip, eksiklerimi alışveriş ile tamamlayıp, eşyaları bavulun içine yine son gün koyacağım.

Seyahatimiz Atlanta üzerinden aktarmalı olacak. İlk uçuşumuz yaklaşık 2,5 saat sürecek ve yolculuğumuzun bu kısmında Kuzey de bize eşlik edecek. Atlanta’da yollarımız ayrılacak. Biz Can ile Florida’ya giderken Kuzeyi de toplantı için Washington-DC’ye uğurlayacağız. İkinci uçağımız da yaklaşık 1 saat sürecek. Delta ve diğer pekçok havayolu 2 yaşından küçük bebekler kucakta götürüldüğü takdirde Amerika içi uçuşlarda bilet kesmiyor. Uluslararası uçuşlarda ve Can’ı araba koltuğunda oturtmak istersek bilet almamız gerekiyordu. Uçuşlar kısa olduğu için bu seferlik Can’a  ayrı bir koltuk almadık. Kucağımızda götürmeyi planlıyoruz. Umarım yanlış bir karar değildir.

Bebeğin seyahat sırasında nasıl besleneceği planlanması gereken bir konu. Uçak yolculuklarında el bavulunda taşınması gereken sıvı miktarı konusunda kısıtlamalar var. Ancak bebek mamaları konusunda esnek davranıldığını duydum. Uçuşlarımız uzun olmadığı için yanımda götüreceğim mama miktarı sınırlar dahilinde olacak. Böylece beslenme konusunda yolda bir problem yaşayacağımızı düşünmüyorum. Yol için biberonlara su ve ölçüsüne göre mama hazırladım. Yola çıkmadan önce son bir kez emzirip, yol boyunca Can acıktığında hazır mama vereceğim. Alt değiştirme konusunda da, daha önce yazdığım gibi, umumi tuvaletleri pek tercih etmiyorum. Keşke bebeğim yol boyunca kaka yapmasa gibi iyimser bir beklentim var. Yaparsa da bulunduğumuz yerin koşullarına göre pratik bir çözüm geliştirmeye çalışacağım. Bebeğin yol boyunca sıkılmaması ve ağladığında nasıl susturulacağı da düşünülmeli. Muhtemelen bir diş kaşıyıcı ve oyuncağı yanımda taşırım. Havaalanları yüzlerce değişik memleketlerden binlerce insanın birarada bulunduğu ortamlar. Aksıranı, tıksıranı, hasta olanı-olmayanı derken bebeği dış etkilerden mümkün olduğunca korumak gerekli. Hava değişimleri için de bir battaniyeyi mutlaka alırım ama genel olarak Can’ı her zamankinden farklı giydirmeyi düşünmüyorum.

Bir de önümüzdeki 1 ayı geçireceğimiz ortamımız ile ilgili alınması gereken kararlar var. İlk endişem Can’ın uykusu. Texas ile Florida farklı zaman dilimlerinde. Aralarında 1 saat saat fark var. Bu nedenle Can’ın  uyku saatlerinin çok değişeceğini düşünmüyorum. Ancak yeni bir yer ve farklı insanlar ile beraber bir ay geçirecek. Her zaman uyuduğu yatağından farklı bir yerde yatacak. Bu nedenle uyku düzeninde beklemediğim bir şaşma olabilir.

Defne’nin evinde Can’ın rahat uyuyabilmesi için portatif bir karyola ve içine girecek yatağı bir müddet önce Walmart’ın dan sipariş verdim. Ayrıca  bir ay yetecek bebek bezi ve ıslak mendil ile Can beyin içinde yıkanacağı küvet de sipariş edildi. Karyola dışında tüm ürünlerin Defne’nin evine ulaştığı bilgisini aldım. Karyolada beni endişelendiren bir gecikme var. Eğer ulaştığımız gün hala gelmemiş ise yol yorgunluğu ile bir de karyola bakmamız ve eve gidince de onu kurmamız gerekecek. Karyolayı nereye kuracağımız da bir diğer konu. Defne’nin evi iki katlı. Yatak odaları üst katta, salon alt katta yer alıyor. Karyolayı yukarıya kurduğumuzda, gündüz uykuları sırasında Can ağlar ise sesini duyamamaktan çekiniyorum. Ayrıca iki katı bağlayan merdivenler çok dik. Kucağımda bebek ile inip çıkmak beni korkutuyor. Öbür taraftan karyolayı salona kurduğumuzda salon evdeki herkesin buluşma noktası. Geceleri herkes odalarına çekiliyor, ancak, gündüz uykuları sırasında evde mutlaka bir hareket, bir ses olacak. Kendi evimizde ben gündüzleri tek başıma olduğum için, Can uyanmasın diye kedi sessizliğinde dolaşıyorum. Aynı sessizliği ev ahalisinden beklemek, gündüzleri doğal olarak salonu kullanacak insanlar açısından biraz haksızlık gibi geliyor. Bu konuda son kararı Defne ile konuşarak vermeyi düşünüyorum.

Gündüz Can’ın oturması için muhtemelen şimdi evde kullandığımız sallanan koltuğunun aynısını Florida’da da alacağım. Bir de eğlenmesi için bir aktivite oyuncağı almayı düşünüyorum. Diğer küçük oyuncaklarını da zaten yanıma alıyorum.

Yarın bavula koyacağım eşyaların listesi son halini alacak. Bebekleri ile seyahate çıkan diğer ebeveynlere faydalı olabileceğini düşünerek bu listeyi  paylaşacağım. Büyük seyahat ve tatilimiz öncesinde durumlarımız böyle. Sağlıcakla kalın…