Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
RUHSAL ASTROLOJİNİN BÜYÜTECİNDE
GAMZE ÖZŞAHİN
Aydınlanma Çağı Astroloğu

https://twitter.com/SALLUGALGAL
Yazı Boyutu:
Eril, dişil yönlerimiz…

Astroloji’de Güneş, erkeği ve eril yönlerimizi; Ay ise kadını ve dişil yönlerimizi sembolize eder. İster erkek, ister kadın olalım, hepimizin yansıttığı bir Güneş’i ve Ay’ı var. Eril enerji (yang) kendi yapan, direkt harekete geçen, başlatan demek. Dişil enerji (yin) ise, yapılana tepki veren, kabul eden anlamını taşıyor.

Bu noktadan baktığımızda dişil yönlerimizi gizlediğimizde birinden  bir şey almamızın, anlamamız, anlayış göstermemizin, hatta üzüntümüzle başbaşa oturabilmemizin bile sekteye uğrayacağını fark edebiliriz. Dişil yönlerini gizleyen insanlar daha çok performans peşine düşerler. “Olmak” yerine “yapmak” konusuna dönüşür iş. Üstelik eğer düşündüğümüz gibi yapamazsak da kendimizi sürekli suçlu ve kötü hissederiz. 

BURÇLARIN KADIN VE ERKEĞİ FARKLI MI DAVRANIR?
Toplumda kadın ve erkeğe yüklenen roller, içinde bulunduğu burca nasıl reaksiyon vereceğini etkiler. Diğer bir deyişle eril ve dişil kavramı toplumsal koşullanmalardan doğar.

Kadın ve erkeğin sevgiye yaklaşımları dünya kurulalı beri farklı olmuş. Bunda doğal yapılarının temelde farklı olması en büyük etken. Erkek avlanan, savaşan güçlü bir figür olarak görülürken, kadın hassas, duygusal, anaç ve üretken olarak betimlenmiş. Kadın ne kadar güçlük yaşarsa yaşasın Ay’sal özelliklerini (bakma, koruma, kollama vb.) hep ön plana çıkarmak durumunda kalmış. Zamanla erkekle kadın birbirlerine kendi özelliklerini yansıtmaya başlamışlar. Erkekler Ay’larını keşfetmeye, kadınlarsa Güneş’lerine sahip çıkmayı öğrenme sürecine girmişler. Burada önemli olan Güneş ve Ay gibi iki önemli psikolojik fonksiyonumuzun kendi içinde bir bütünlük sağlayacak şekilde çalışması, dengelenebilmemiz. Bunu yapabilmek için de her iki fonksiyonumuza da sahip çıkmamız , ikisinin arasındaki iç diyaloğu sağlamamız, kendimize yabancılaşmamamız gerekiyor.

BU HAFTA İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ NASIL?
16 Şubat Pazartesi: Haftaya derin ve yoğun duygularla başlıyoruz. Duygusal anlamda güvensizlikler, kuşkular  hissedebilir, tedirginleşebiliriz. Ay, Akrep’te ilerliyor. Bilinçdışı reaksiyonlarımız Akrep burcu tarzında.

17 Şubat Salı: içimizdeki denge ayarı Ay, bu kez Yay’da ilerlemeye başlıyor. İçinde olduğumuz yoğun ruh durumundan ve takıntılarımızdan sıyrılarak kendimizi daha neşeli, iyimser ve coşkulu hissedeceğiz. Jüpiter’in gün içinde yapacağı açılar bu durumu destekler biçimde. Önce sabah saatlerinde Koç burcunda ilerlemekte olan sevgi ve ilişkinin, değer duygusu ve finansın temsilcisi Venüs ile uyumlu açı içerisinde olacak olan Jüpiter, akşama doğru hareketin ve enerjinin temsilcisi Mars ile kavuşum yapacak. Bugün kendimizi daha sosyal ve canlı hissedeceğiz. Geleceğe yönelik istek, umut ve ideallerimizin peşinden gidebilecek, inandıklarımızı ortaya koymakta zorluk yaşamayacağız. Ancak her zaman olduğu gibi aşırı iyimserlikle rehavete kapılıp tembellik etmek, sevgi ve ilişkiler konularında abartılı davranmak, sorunları önemsememek veya gözü karalıkla gereksiz risklere atılmak gibi aleyhimize işleyebilecek yönlerine karşı dikkatli olmalıyız.

18 Şubat Çarşamba: Ay halen Yay burcunda. Bilinçli aklımızın isteklerini, egomuzu ve yaşam enerjimizi tanımlayan Güneş ise 14:47 itibariyle Balık burcuna giriyor. Bir ay boyunca Balık’a özgü romantizm, hayalcilik, yaratıcılık, mistizm, bütünleşme ve birliği hissetme, yardım, şefkat temaları kendini hissettirecek. Balık insanı nazik, düşünceli, özverili ve oldukça duyarlıdır. Ancak, bu denli hassas ve spritüel yönleri olmasına karşın, pratik hayatta özellikle duygusal konularda bir hayli sorun yaşayabilir. Bu sorunları çözmek üzere hareket geçmek yerine kendi içine kapanarak kendi kendine eziyet edebilir. Hatta duygusal açıdan kendisini zedeleyebileceğini düşündüğü insanlara karşı ilgisizmiş gibi soğuk ve donuk davranabilir.

Balık yıkıcı yönleriyle kaçış dürtüsü, kurban kurtarıcı rolleri, inişli çıkışlı duygusal türbülanslar ve bağımlılıklarla ilgili bir burçtur. Sorunları çözmek için harekete geçmek yerine kendi kendine düzelmesini ummak eğilimi gösterebilir. İlgilenmesi gereken konulardan uzaklaşarak bilgisayara, televizyona, hatta uykuya veya bağımlılık yaratabilecek herhangi bir şeye sığınabilir. Robert Hand’in tanımıyla Oğlak burcu ve Satürn sınırlar ve gerçeklik duygusunu temsil eder. Balık burcu ve Neptün ise sınırların yok olması, erimesi, gerçek dışı ve hayaller, özlemler demektir. Bir Balık insanının yapması gereken; kimliğini, sınırlarını ve gerçeklikle bağlantısını yitirmeden bir bütünün parçası olabilmek ve içindeki yaratıcılığı esinlerle ortaya koyabilmektir.

19 Şubat Perşembe: Gün içinde işlerimizi toparlamakta biraz güçlük çekebilir, dağılabiliriz. Ancak akşamüstü itibariyle işlerimizi yoluna koymaya başlıyoruz. 15.26’da Ay iki buçuk gün boyunca ilerleyeceği Oğlak burcuna geçiyor.

20 Şubat Cuma: Haftanın son iş gününde yine iş güç ve sorumluluklarımızla haşır neşir olacağız.

21 Şubat Cumartesi: Öğleye kadar hafta sonu programımızı netleştirmekte yarar var. Öğlen saatleri itibariyle ay boşluğa düşecek.

22 Şubat Pazar: Duygusal konularda mantık ve mesafe ön plana geçecek. İletişim önem kazanıyor. Kendi ülkü ve ideallerimizle ilgilenebilir, bu ideallere uygun arkadaşlarla sosyallik yaşayabiliriz.

İçinizdeki Güneş ve Ay gibi, iki ışığın birarada barış içinde parlaması dileğiyle… Esen kalın.

 

 


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.