Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
RUHSAL ASTROLOJİNİN BÜYÜTECİNDE
GAMZE ÖZŞAHİN
Aydınlanma Çağı Astroloğu

https://twitter.com/SALLUGALGAL
Yazı Boyutu:
Yalnızlık mı, kimsesizlik mi?

 

Bir transit gezegenin etkisindeysek gerçekten de günlük yaşamlarımızda kendisini net bir şekilde hissettiriyor. Temsil ettiği konuyla ilgili pek çok şey ardı ardına kendini duyurmaya başlıyor. Son zamanlarda Satürn transitinin gölgelerini çevremde gözlemliyorum. Neredeyse çoğu mutsuzluktan, çok bunaldığından söz ediyor. Ama bir kenara bırakılma veya yalnız kalma, hayal kırıklığına uğrama korkusuyla cesaret gösterip gereken adımları atmakta ürkek davranıyorlar.

Satürn doğruya, gerçeğe çağıran bir gezegendir. Zamanın efendisidir; Kronos’tur. Satürn transiti kendisini hissettirdiğinde savunma blokları ve mazeretler olmamalıdır. Kendi gücümüzün sınandığı, sınırlarımızı ifade etmemiz gereken bir zaman gelmiştir. Artık düzeltilmesi, üzerinde düşünülüp yeniden yapılandırılması gereken konular dikkatimizi çekmeye başlar. Astrolog Barış İlhan’ın ifadesiyle, “ Satürn bizi kendi hayatımızın sorumluluğunu üstlenmeye çağırır.” Dünyaya ne olmak ve ne yapmak üzere geldiğimizi, bunu gerçekleştirip gerçekleştirmediğimizi sınar.  Gereksiz yükleri bırakıp, kime, nerede, ne zaman “Dur” dememiz gerektiğine işaret eder. Sonradan katlanmak durumunda kalacağımız şeyleri yapmamayı öğretir. Kişisel haritalarında Satürn’ü güçlü olanlar, bu süreçte kendilerini rahat hissetmeyip çözmek için daha kolay uğraş verebilirler. 

ÖNCE KENDİNİ KABUL EDEBİLMEK
Çoğu insan için yalnız kalmak ürkütücüdür gerçekten de. Yalnızlığı belki de kimsesizlik olarak algıladıklarından böyle hissediyor olabilirler. Oysa yalnızlık, insanın ruhuyla baş başa kalıp, kendisini dinlemesi, kendisiyle bağ kurması, kendisine ve kendi ihtiyaçlarına uyanması demek. Hatta tek başına bir birey olabilmek için yalnızlık duygusunu da aşmak gerekiyor bana kalırsa. Çünkü yalnızlığı bilen bir kişinin kendisini kimsesiz hissetmesi mümkün değil. Hepimizin hayatında terk edilme veya kimsesiz kalma korkusuyla başkalarının hoşuna gidecek şekilde davranmaya çalışarak merkezimizden, kendimiz olmaktan uzaklaştığımız dönemler olmuştur. Hatta bu şekilde kazandığımızı sandığımız değerleri kaybetme korkusuyla iyice farklılaşıp, adeta başka bir kimliğe bürünmüş bile olabiliriz. Ancak, sonradan bir şekilde farkındalık geliştirip ayıldığımızda, kendi kendimizle kötü kişi olmamak adına, iç dünyamızın titreşimlerine kulak vermemiz, yani içimize yönelmemiz, kendimizi anlamaya çalışmamız gerekiyor. Bunun için ise, yalnızlık ve sessizlikte biraz kendi kendimize kalıp, ruhumuzda olan bitenleri görerek kendimizle barış yapmamız ve bir yol çizmemiz lazım. Çünkü hayatımızdaki en yakın ve en önemli ilişki kendi kendimizle olandır. Bütün çabamız kendimizi anlamak için değil mi zaten? Kendi ruhumuzla temas kurup kendimizi bildiğimizde diğer insanların tavırlarını da algılamak ve anlamlandırmak kolaylaşıyor. Bu yolda tüm zayıflıklarımız, beceriksizliklerimiz ile kendimizi kucaklamamız ilk koşul. Her sağlıklı ilişki kabul etmekten geçiyor.

RUHEN BÜYÜMEK
Yaşam denilen serüvende kimlerle birlikte yol aldığımız çok önemli. Bizi gerçekten rahatsız eden şeyler yaşamamıza karşın, riski göze alarak bir arada yürümeye devam ettiğimiz kaç ilişkiyi arıttık acaba hayatlarımızda? Kaç ilişkide dönüştük, karşılıklı ruhen büyüdük ve özgürleştik? Yoksa güvenli sularda, bildik kalıplarda kalmanın geçici konforuyla kendi gelişimimize sırtımızı dönmeyi mi yeğledik? Bir sorun bakalım kendinize, nasıl geldiniz şu anda bulunduğunuz yere… Neleri göze alarak, neleri seçip nelere veda ederek…. Bu hafta ilişkilerimizle ilgili göz ardı ettiğimiz pek çok konuyu görünür kılan enerjiler var gökyüzünde…
 
BU HAFTA GÖKYÜZÜ
Haftaya Pazar günü sıfır dereceyle Akrep burcunda oluşan Dolunay’ın gölgeleriyle başlıyoruz. 21 Nisan Pazartesi günü Güneş ve Merkür Boğa burcunda ilerlerken, Ay halen Akrep’te. Duygusal yoğunluğumuz henüz bitmiş değil. ;

22 Nisan Salı günü akşam saatleri itibariyle Ay Yay burcuna girerek, iki günlük süreyle anlık tepkilerimiz ve duygusal yaklaşımlarımız üzerinde etkisini gösterecek. Akrep burcunun verdiği derin ve yoğun enerjinin yorucu etkisi yerini iyimser, neşeli, rahat akan enerjilere bırakacak. Abartılı duygusallık, güven, heves ve iyimserlikte aşırılıkların bizi sonradan zor durumlara sokabileceğini hatırlamakta yarar var.

23 Nisan bu haftanın astrolojik açıdan en zor günlerinden biri. Koç burcundaki Venüs ile Yengeç burcundaki Mars,  ay sonuna kadar etkisini hissettirecek bir gerilimli açıyı oluşturmaya başlıyorlar. Özel ilişkilerde süregelen gerilimlerin patlaması, çatışmalar veya mücadele gerektiren durumlar ortaya çıkabilir. Bu enerjiyi ilişkilerin canlanması, yenilenmesi anlamında dengeli bir biçimde kullanmak yerinde olur. Bugün mümkünse önemli kararlar almaktan uzak duralım. Bağlayıcı ve önemli kararları 24 Nisan’dan sonraya bırakmak lehimize olacaktır.

24 Nisan’da bu kez Koç burcundaki Venüs ile Oğlak’taki Jüpiter gerilimli açı içerisinde olacaklar. İlişkilerde abartılı ve gözü kara hareket etmenin doğurabileceği tersliklerden uzak durmak için sağduyulu davranmak gerekli. Öncü burçlarda oluşmuş olan gerilimli Grand Cross’un etkileri bugün itibariyle sona eriyor. Herhangi bir konuda karar verirken üzerimizde bir baskı hissetmeksizin rahat olabiliriz. 23 ve 24 Nisan finansal açıdan da pek parlak günler olarak gözükmüyor.

25 Nisan’da Ay artık Oğlak burcunda ilerlemeye başlayacak. Haftanın son iş gününü görev ve sorumluluk bilinciyle üzerimize düşenleri yaparak kapatacağız.

Hafta sonu dinlenmek, keyfetmek, eğlenmek isterken; bireyci, özgürlüğüne düşkün, başkaldıran yönlerimiz kendini gösterecek. İlişkiler ile ilgili konularda zorlanmalar, kısıtlanmalar yaşamamız mümkün.

Bitirirken, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı kutluyor, tüm çocuklarımızı sevgiyle kucaklıyorum. Esen kalın.

 

 


 


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.