Aydınlanma Çağı Astroloğu
https://twitter.com/SALLUGALGAL
Bilgisayarın başına otururken bambaşka şeyler yazacaktım ama gündemim sürekli değişip durdu. Sonuçta ortaya böyle bir yazı çıktı işte. Tempolu, benim açımdan duygusal yoğunluğu çok fazla bir haftayı geride bırakırken, içimde sevginin, beraberliğin, paylaşımların verdiği umut var.
İnsanın özel diyebileceği bir aileye ve dostlara sahip olması ne kadar güzelmiş; bu hafta bunu bir kez daha anladım. Emek verilen her şeyin, aile, arkadaş, iş, adına her ne derseniz deyin, ne kadar değerli ve anlamlı olduğunu gördüm bir kez daha. Evet, hayat akıp gidiyor. Hayat ise ilişkiler yumağı ve seçtiğimiz şeyler demek. Hepimiz yaşamlarımızda sırası geldikçe farklı mevsimleri (döngüleri ) yaşıyoruz. Evren adeta bir orkestra şefi gibi, uzatıyor değneğini dikkatimizi çekmek istediği yaşam alanına. Neresi özen ve dikkat istiyorsa o alanda farkındalık uyandıracak olaylarla karşılaşıyoruz. İçimizdeki Ben’i bulup, saflaştırmak için düşe kalka, öğrene yanıla ilerlediğimiz bu yolda kendi hortlaklarımızla karşılaşıyor, onları görüp tanıyıp dur demeyi öğreniyoruz. Kimi zaman yanlış seçimler yapıp gölge yönlerimizi besleyen kişilerle haşır neşir oluyoruz, kimi zamansa “İşte sen busun” diyerek bizi büyümeye çağıran insanlarla…
Düşünceyle hayatı manipüle etme gücümüz sınırlı. Berbat biriyle karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorsak, o kişiyle ilişkimiz berbatlaşıyor sadece. Ama o kişi yok olmuyor yaşamımızdan, bizimle işi bitinceye kadar… Biz bu durumdan bir şeyler anlayana, o farkındalığa erene kadar. “Bir kişiyle gerçekten ilgilenmek ne demektir” hiç düşündünüz mü? Onun sorunlarına “Üzülme geçer, önemli değil” derken aslında onun bakış açısını hiç anlamamış, aldırış etmeyen, duyarsız bir portre çiziyor olabiliriz. Gerçekten yardımcı olabilmek ve yürekten ilgilenmek, ne karşımızdakinin ne de kendimizin girdaplarına kapılmadan duyan, dinleyen, kulak veren insan olmakla, duruma tarafsız bakabilmekle mümkün.
BU HAFTA NELERİ DENEYİMLKEYECEĞİZ?
Fiziksel enerjiyi, cesaret, istek, dürtüsellik ve insiyatifi temsil eden Mars, 15 Mayıs’ta kendi yönettiği burç olan Koç’a girecek. 25 Hazirana kadar devam edecek olan bu süreçte enerjimizin yükseleceğini, daha aktif ve mücadeleci olacağımızı söyleyebiliriz. Spontan, coşkulu ve bir şeyleri başlatabilecek heves ve girişimci ruhla hareket edebiliriz. Ancak aceleci tavrımız bir takım aksilikler yaşamamıza neden olabileceğinden, dikkatli ve tedbirli hareket etmekte yarar var. Yeniay 16 Mayıs’ta Boğa’da oluşurken, geri giden Plüto’ya da gerilimli bir açı verecek. Duygusal yapımız, paylaşılan değerler, yakın ilişkiler ve hayat görüşümüz konusunda yoğun içsel hesaplaşmalar ve dönüşümler zamanı. 20 Mayıs Pazar günü ise iletişimin temsilcisi Merkür, Jüpiter ve Uranüs’e gerilimli açılar vererek zihnimizin kapılarını yeni ufuklara açacak, genişletecek... Yeni düşünce ve görüşlere açık olacağız. Gerçekte kim olduğumuz ile kim olmak üzere eğitildiğimiz arasındaki farkın bilgisiyle karşılaşma, aklımıza birden şimşek gibi çakan orijinal fikirlerin gelivermesi söz konusu. Dinlemekte sabırsızlık veya konuşmada hızlılık yüzünden iletişimde sıkıntılar yaşamak mümkün. Ayrıca, aşırı iyimserlik ve dikkatsizlikle gereksiz risklere atılmamaya, yargı hatalarına düşmemeye dikkat etmek gerekiyor.
Yaşamımızda seçtiğimiz şeylerin gereklerini yerine getirirken huzur, iç rahatlığı ve sevgiyle kalın, hoşçakalın…
