Okullar açıldı,tüm yaz abur cuburu biraz
daha fazla tüketen çocuklarımız tatilden döndüler. Acaba çocuklarımızın diş sağlığı için neler
yapmalı, beslenme çantasına neler konmalı? İmpladent’den Çocuk Diş Hekimi Pınar Karataban
sorularımı yanıtladı.
*
Çocuklar yaz aylarında bütün bir kış boyunca tüketmedikleri kadar çok abur cubur tüketiyor
ve veliler de istemeyerek de olsa ‘Tatil zamanı’ diye buna göz yumabiliyor. Artık
okullar açıldı. Çocuklarımızın sağlıkla gülümsemesi için ne yapalım?
Artan abur-cubur, tatlı
tüketimiyle birlikte diş fırçalamanın da artması beklenirken, tam tersine diş fırçalama en çok yaz
aylarında aksıyor. Bu durumda yapılacak iki şey var; birincisi tatile girer girmez bir diş
kontrolünün ve gerekiyorsa tedavilerin ve koruyucu uygulamaların yapılması. İkincisi de tatil
dönüşünde okullar yoğunluğa girmeden bir genel diş sağlığı kontrolünün daha programa
alınması.
* Yani şimdi diş kontrolü zamanı…
Öyle! Böylelikle yaz boyunca herhangi
bir problem oluşmaya başlamışsa bu hemen çözülebilir.
Artık biliyoruz ki diş çürüğü çok
bileşenli bir hastalık ve bu hastalığa sebep olan mikroorganizmalar var. Bu mikroorganizmalar
aslında hepimizin ağzına bebeklikten itibaren yerleşmekte… Bazı bireylerde hızlı yayılan ve hızlı
ilerleyen çürüklere yol açarken, bazı bireylerde böyle bir durum oluşmamakta. Bu durum
mikroorganizmanın o bireyde ne kadar uygun koşullarda yaşayabildiğiyle ilintili.
* Uygun
koşulllar neler?
Çürük yapan mikroorganizmayı mercek altına aldığımızda ise basit şekerlerden
asit üretebildiğini görüyoruz. Demek ki çürüğün oluşabilmesi için ortamda şeker olması gerekiyor.
Şeker dediğimizde tüm şeker içeren gıdalardan bahsediyoruz, ancak bakterinin kullanabildiği şeker
türleri basit şekerler. Yani basit şeker, örneğin glikoz, yani son zamanlarda hemen hemen bütün
paketli gıdaların içeriğinde baş köşeyi alan glikoz şurubu bu bakteriler için mükemmel bir besin
kaynağı oluşturuyor.
* Çocuğun beslenme çantasına koyabileceğimiz diş dostu gıdalar
hangileri?
Beslenme çantasının vazgeçilmezi peynir olmalı! Okul beslenme çantasını taze
meyveler, ev yapımı peynirli sandviç ve süt gibi sağlıklı atıştırmalıklarla hazırlayabiliriz.
Bunların yanında ilave olarak ceviz, badem, yer fıstığı gibi kuruyemişler de verebilirsiniz. Sonra
da yediklerinden yarım saat 45 dakika sonra, yani ağızdaki asidik ortam nötrale dönmeye başlayınca,
dişlerini fırçalamasını sağlamalısınız.
* Niçin beslenme çantasının vazgeçilmezi peynir
olmalı?
Peynir ağızda oluşan asidi nötralize ediyor. Böylece minedeki aside bağlı bozulmayı
erken evrede tamir ediyor. Bu yüzden beslenme çantasının vazgeçilmezi peynir
olmalıdır.
* Peki ortamda şeker var, bu şeker ağızdan hemen uzaklaştırılırsa yine de çürük
yapıyor mu?
Tabii ki ağızda uzun süre kalan şeker dişleri daha çok çürütüyor. Ancak burada
şekerli gıdanın tipi de önem kazanıyor. Karamelli, dişe yapışan, fırçalamadan dişten çıkmayan
şekerli gıdalar çok daha uzun süre dişler üzerinde kalarak bakteriler için adeta bir besin deposu
oluşturuyorlar. Dolayısıyla yapışkan ve dişte kalan şekerli gıdalar daha hızlı çürük oluşumuna neden
oluyor.
* Dişini fırçalamayan çocukta bu etki artıyor tabii, değil mi?
Hem dişini
fırçalamayanda, hem de genetik olarak çürüğe yatkın olan da… Bunlarla birleşince kısa
sürede sevimsiz diş tabloları ile karşılaşmak mümkün.
* Çocuk günde kaç kez diş
fırçalamalı?
Çocuğumuzun mutlaka bir diş fırçalama düzeni olmalı. Bunun için günde en az 2
defa dişler fırçalanacak şekilde gerek banyoya asacağınız bir diş fırçalama tablosu ya da
fırçalamayı hatırlatacak bir zamanlayıcı ile 10-15 gün içerisinde bu düzeni oturtabilirsiniz. Diş
fırçalama düzenini çocuğunuzun programına göre ayarlayın. İdeali sabah kahvaltıdan sonra, öğlen
yemekten sonra ve gece yatmadan öncedir. Ancak sabah fırçalamayı yetiştiremiyorsanız mutlaka
çocuğunuz okuldan döner dönmez dişlerini fırçalamasını sağlayın.
* Hangi yaşa kadar
çocuğa diş fırçalarken yardımcı olmalıyız?
Çocuğunuz 8-9 yaşına gelene kadar da ince motor
hareketleri etkili bir diş fırçalama için yeterli olamayacağından dişlerini fırçalamasına mutlaka
yardım edin. Gece dişlerini fırçaladıktan sonra da bir şey yiyip içmemelidir.
* Yatmadan
önce diyelim süt içti; dişini fırçalatalım mı yine?
Evet. Eğer yatmadan önce süt içiyorsa,
önce sütünü içmeli, sonra dişlerini fırçalamalı ve ağzı temiz bir şekilde yatağa
girmelidir.
* Ne kadar süreyle fırçalamalı?
Çocuklar zaman kavramları tam olarak
oturmadığı için diş fırçalama süresini tamamlamakta zorluk çekebilirler. Bunun için diş fırçalama
süresini belirleyecek bir oyuncak kum saati ya da onun dikkatini çekecek zamanlayıcılar kullanın..
Ya da sevdiği bir şarkı seçin ve o şarkının başından sonuna kadar fırçalamasını söyleyin.. 2
dakikalık bir süre yeterli olacaktır.
* Çocuğa nasıl diş macunu seçerken nelere dikkat
etmeliyiz?
Çocuğunuzun seveceği bir diş fırçası ve aromasından hoşlanacağı bir diş macunu
olsun.. Tabii ki macun seçiminde çocuğunuzun yaşı ve macunu tükürüp tükürememesi çok önemlidir.
Macunu yutan bir çocuğa fluoridli diş macunu kullandırmamalısınız. Çocuk macunu yutuyorsa fluoridsiz
bir diş macunu seçmeli ve kırmızı mercimek büyüklüğünde kullanmalısınız. Çocuğunuz 4 yaş civarı diş
macununu tamamen tükürebilir hale gelir. Bu durumda da pedodontistinizin (çocuk dişhekimi)
çocuğunuzdaki çürük risk faktörlerini değerlendirerek size önereceği fluoridli bir diş macununu
kullanmaya başlayabilirsiniz. Diş fırçalama sizin gözetiminizde olmalı bunu unutmayın..
Diş
fırçası ise yine çocuğunuzun yaşına uygun büyüklükte ve yumuşak kıllı olmalı ve kılları yıprandığı
zaman fırçayı yenisiyle değiştirmelisiniz.
* Çocukların diş kontrollerini ne
sıklıkla yaptırmalıyız?
Çocuğumuzu çocuk dişhekimine senede en az iki, ideal olarak üç kez
rutin diş kontrolüne götürmeliyiz. Bunun için zamanlamayı da okullar açıldığında, sömestr tatilinde
ve yaz tatili başlangıcında olarak programımıza alabiliriz.
Çocuğunuzun dişlerini düzenli
olarak takip edildiğinde hem koruyucu uygulamalar zamanında yapılabilir ve diş çürüğü oluşmadan
önlenebilir, hem de eğer çürük başladıysa erken dönemde yakalanabilir ve tedavisi kolayca
yapılabilir. Hepimizin farklı bir genetik yapısı var ve maalesef hayatı boyunca diş
çürüğü olmamış birey sayısı parmakla gösterilecek kadar az. Çocuklarımızın sağlıkla gülümsemesi için
her zaman tedbirli olmakta yarar var.