Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
KÖPÜK
Prof. Dr.  REFİKA ERSU
Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı
Yazı Boyutu:
Çocuklarda uyku apnesi

Annelere "Çocuğunuz horlar mı?" diye sorunca çocuklar genelde kıkırdayıp kendilerinin değil, ama babalarının horladığını söylerler. Ancak ne yazık ki bizim genelde kilolu erkeklerde olduğunu düşündüğümüz horlama ve tıkayıcı uyku apnesi çocuklarda da sık görülen bir durum.

Horlama yumuşak damak ve çevresindeki yapıların titreşimi sonucu oluşur ve uyku sırasında üst havayolunun daraldığını gösterir.

Üst hava yollarında uyku sırasında görülen daralma basitçe çocuğunuzun horlamasına yol açabileceği gibi çok önemli sonuçlara yol açabilecek uyku apnesine  ile de sonuçlanabilir.
Uyku apne sendromu, uyku sırasında tam veya kısmi havayolu tıkanması sonucunda normal solunumun ve uyku yapısının bozulmasıdır. Aslında geniz eti ve bademcik büyüklüğü olan çocuklarda gürültülü horlama, apneler ve uykudan uyanma çok eskiden beri biliniyordu. Charles Dickens'ın 1836'da basılan "Pickwick" kitabındaki şişman ve gündüz sürekli uykuya dalan çocuk karakteri Joe düşünüldüğünde öncelikle çocuklarda tanındığı da söylenebilir. Bu karakter nedeniyle tıkayıcı apneye önceleri "Pickwick"sendromu da deniyormuş.Tıkayıcı uyku apne sendromu yenidoğan döneminden ergenliğe kadar her yaş grubunda görülebilir ancak en sık 2-6 yaş arasındaki çocuklarda bademcik ve geniz eti büyümesine bağlı olarak oluşur. Eğer tedavi edilmezse tıkayıcı uyku apne sendromu çocukların sağlığını ve yaşam kalitesini etkileyebilir.  Üst solunum yolu enfeksiyonları sırasında burun tıkanır, bademcikler ve geniz eti şişer ve çocukların birçoğunda horlama vardır. Ancak,  eğer bir çocuk hasta olmadığı zamanlarda da haftanın yarısından fazla horluyor ise buna kronik horlama denir.

Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı olarak İstanbul'da ilkokul çocuklarında yaptığımız bir çalışmada kronik horlama sıklığını yüzde 7 olarak bulduk.  Ancak her horlayan çocukta uyku apnesi görülmez, apne sıklığı ise yüzde 1 civarındadır.Erişkilerde uyku apnesi erkeklerde daha fazladır çocuklarda ise böyle bir cinsiyet ayırımı yoktur, kız ve erkek ocuklarda eşit sıklıkta görülür.Uyku apnesi sıklığı ailesinde apne olan hikayesi olan, evde sigara dumanına maruz kalan çocuklarda, alerjisi olanlarda ve prematürelerde daha yüksektir.
 
UYKU APNESİ OLAN BİR ÇOCUKTA:
Geniz eti ve bademcik büyüktür ve bunların ameliyat ile alınmasından sonra çoğu çocukta tam iyileşme görülür. Üst havayolundaki bu yapıların büyüklüğü doğumdan 12 yaşa dek artar ancak birlikte üst havayolu iskelet sınırları da genişler. Bu nedenle bademcik ve geniz eti havayoluna oranla 3-6 yaş arasında en büyük boyuttadır. Bu da çocuklarda tıkayıcı uyku apne sendromunun en sık görüldüğü yaştır. Az sayıda da olsa başka risk faktörü olmayan çocukta bademcik ve geniz eti ameliyatı sonrasında iyileşme görülmeyebilir veya ergenlik döneminde tekrar uyku apneleri ortaya çıkabilir.
Uyku apnesi olan erişkinlerin çoğu fazla kiloludur, ancak çocuklarda ağırlık normal olabilir veya hatta kilo almama görülebilir. Ancak küçük bir grup çocukta uyku apne sendromu obeziteye bağlı görülebilir. Yağ dokusunun havayolunu çevreleyen kaslar ve yumuşak dokuda birikmesi ve boyundan bası obez hastalarda üst havayolunun daralmasına yol açarak apneye yol açar.Alerjik saman nezlesi olan çocuklarda tıkayıcı uyku apne sendromu sık görülür.

HANGİ DURUMLARDA ÇOCUĞUMDA UYKU APNESİNDEN ŞÜPHELENMELİYİM?
Eğer çocuğunuz hasta olmadığı zamanlarda da horluyor ise, uykuda nefes almakta zorluk çekiyor, uyku sırasında huzursuz ise, terlemesi ve geceleri idrar kaçırması var ise,  uyku apne sendromundan şüphelenmek gerekir.  Hatta üst solunum yollarındaki daralma bazen o kadar şiddetli olur ki çocuk nefes almayı durdurur, bu durumda renk değişikliği ve tukanma ortaya çıkabilir. Bu durumda bazı anneler endişe ile çocuklarını uyandırarak tekrar nefes almalarını sağlarlar.

Anneler uyurken çocuklarını seyretmeye bayılır. Bundan sonra bu bilgiler ışığında seyredin minik prensinizi ya da prensesinizi…
 Biz doktorlar çocukları uyanıkken görürüz, genelde de uykularını sormayı da unuturuz. Oysa tıkayıcı apnesi olan çocukların ağızdan nefes alma dışında uyanıkken çok şikayetleri olmaz ve biz sormazsak anneler de anlatmazlarsa, bu tanı kolaylıkla atlanabilir.

GÜNDÜZLERİ HANGİ BULGULAR ÇOCUKLARDA UYKU APNESİNİN HABERCİSİ OLABİLİR?
Eğer çocuğunuz hep ağızdan nefes alıyor, sık üst solunum yolu enfeksiyonları geçiriyor, devamlı burnu akıyor ve tekrarlayan orta kulak iltihabı oluyor ve duyma sorunları yaşıyor ise, uyku apnesi akla gelmelidir. Çocuklarda büyük geniz eti ve bademcik iştahta azalma, yutma güçlüğü, sık bulantı kusmalara neden olabilir.Çocuklarımızın üzerine titriyoruz, gözlerinin içine bakıyoruz, onlara herşeyin en iyisini vermek için çalışıyoruz. Ama birçok çocuk okul başarısızlığı, dikkat azlığı, gündüz uyku hali, hiperaktivite gibi bulgular ile doktor doktor geziyor. Hem ülkemizde hem de dünyada bu böyle. Bu şikayetler ile ilaç kullanan ve psikoterapi alan bir çok çocuk var. Belki de bu çocuklardaki tek sorun geceleri iyi bir uyku uyumamaları olabilir.Sevgili anneler eğer çocuğunuzda gece ya da gündüz sıraladığımız bu bulgular mevcut ise mutlaka doktorunuza bu konuyu danışın. Hatta uyurken kameraya çekip bunu doktorunuza gösterebilirsiniz. Bu kesin tanı için yeterli olmasa bile eğer şüphe var ise doktorunuz sizi konu ile ilgili hekimlere yönlendirir ve gerekli testler yapılır.

UYKU APNESİNİN TANISI NASIL KONUR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Ağır derecede uyku apnesi olan, duyma sorunları olan çocuklarda geniz eti ve bademcikler büyük ise ameliyat ile tedavi edilir.Ama burada önemli bir sorun ile karşı karşıya kalıyoruz. Her horlayan çocuğun bu ameliyatı olması gerekir mi? Çocukların yüzde 7'si horlar yüzde1'inde apne görülür demiştik; o zaman her horlayan çocuk ameliyat edilir ise, basitçe bazı çocuklarında gereksiz yere ameliyat oldukları söylenebilir.Eğer uyku apnesi çok ağır değil, çocuğun bademcikleri ve geniz eti çok büyük değil ise karar vermek biraz daha zordurAnne babaların anlattıkları, hastanın detaylı kulak burun boğaz muayenesinin yapılması,  kafa grafilerinin çekilmesi, hastanın uyku sırasında izlenmesi ya da uyku video görüntülerinin seyredilmesi uyku apnesi ile ilgili bir fikir verebilir ama ne yazık ki kesin tanı için yeterli değildir.

Bu hastalarda kesin tanı uyku testi (polisomnografi) ile konur. Uyku testi uyku laboratuarında çocuğun nefesini, oksijenini, uykusunu değerlendiren bir testtir ve kan alma veya çocuğun canının yakacak bir girişim gerektirmez. Bazı algılayıcılar çocuğa bantlar aracılığı ile yerleştirilir ve uyku sırasında kayıt ve gözlem yoluyla uyku apne varlığı saptanır. Bu test ile hem horlayan çocukta tıkayıcı apne var mı diye ayırtedilir hem de varsa derecesi belirlenir ve tedavi planı yapılır

Bazı hastalarda uyku apnesi ameliyat sonrasında da devam edebilir. Özellikle kas güçsüzlüğüne yol açan veya yüzün orta kısmının daha küçük olduğu hastalıklarda uyku apnesi geniz eti veya bademcik büyüklüğü olmasa da olabilir. Bu hastalarda uyku sırasında nefes yolunu açık tutmak için bazı cihazlar kullanılır.Uyku apnesi büyümenin gelişmenin bozulması, geceleri idrar kaçırma, öğrenme bozuklukları, zihinsel faaliyetlerin olumsuz etkilenmesi gibi şikayetlere yol açabilir, hatta kalp yetersizliğine yol açabilir.

Evet horlamak sık rastlanılan bir şikayet, aslında komik olduğu da söylenebilir. Üst solunum yolları enfeksiyonları sırasında ortaya çıkan basit horlamanın hiç bir zararı yoktur. Ama çocuğunuz hasta olmadığı zamanlarda da horluyor ve geceleri nefesi duruyor (apnesi oluyor ise) bu çok ama çok önemlidir.


Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.