Her çocuğun sağlıklı gelişimi için temel gereksinimleri vardır. En önemli ihtiyaç anne tarafından kabul edilmek ve bakılmaktır. Annenin kucağında, anneye bakarak çocuk kendini bulur. İyi bir anne çocuk ilişkisi kurulmuşsa çevresine ilgi duyan ve öğrenmeye hazır bir çocuk vardır artık.
Okul öncesi çağda çocuğun annesi tarafından sevilmesi ve kabul görmesi ne kadar önemliyse bol oyun oynama fırsatı bulması ve oynarken seçimler yapabilmesi de o kadar önemlidir.
Bu konuda yapılan araştırmalardan inanılmaz sonuçlar çıkmıştır: Erken çocukluk döneminde özgürce oyun oynamış, baskıcı bir eğitimden geçmemiş ya da sadece oyun oynanan yuvalara devam etmiş çocuklar ilerideki yaşantılarında birçok ölçütte çok daha sağlıklı ve başarılı bulunmuşlardır. Çok daha az suç işlemiş, daha az boşanma yaşamış, çok daha iyi meslekler edinmişlerdir.
Gerçekten de bu araştırma sonuçlarına kulak vermeli ve etkin öğrenen, kendi planlarını yapan, uygulayan ve yaptıklarını kendileri değerlendirebilen çocuklar yetiştirmeyi denemeliyiz.
Çocuklar özgürce tüm oyuncaklarla oynayabilmeli, kız olsun erkek olsun tüm oyun ve oyuncakları özgürce seçebilmelidir. Kız çocuklar ve erkek çocuklar ayrı oyunlar için teşvik edilmeyerek; kitaplar, yap-bozlar, müzik aletleri, çeşitli kostümler, meslek aletleri ve bebekler evcilik malzemeleri eşit olarak tüm çocukların ulaşacağı şekilde bulundurulmalıdır.
Tüm araştırmalar çocuğun ilgisinden ve merakından doğan bir öğrenme sürecinin anne ya da öğretmen tarafından desteklenmesinin ideal öğrenme ortamını yaratabileceğini göstermektedir.
Doğal olarak ve kendiliğinden gelişen öğrenmeye izin verilen miniklere kendilerini kontrol etmeleri çok daha rahat öğretilebilmektedir.
Aynı şeyi kendilerini korumayı öğrenmeleri için de düşünebiliriz. O zaman onları çok büyüdükleri halde korumaya devam etmek zorunda kalmayız. Bir başka anlatımla dürtü kontrolünü çok daha rahat başarabilirler. Dürtü kontrolünü öğrenen çocuklar sorunlarını şiddet kullanmadan çözebilirler. Bu da sosyal becerilerinin gelişmesi demektir.
BASKI VE ISRARLA ÖĞRETMEK TERS TEPİYOR!
Yoğun olarak akademik öğrenmeyi hedeflemiş bir okul öncesi program baskıcı eğitimdir ve uzun vadede başarısız olmaya mahkûmdur. Baskıcı eğitimin çocuğun evinde yakın çevresi tarafından da uygulandığı sık görülmektedir.
Araştırmalara göre böyle baskıcı bir eğitimden geçmiş 5 yaşındaki bir çocuk akranlarına göre çok daha az bir farkla zekâ testlerinde önde bulunabilir. Fakat zaman içinde bu fark ortadan kalktığı gibi, duygusal zekâ dediğimiz sosyal ve duygusal yetiler bakımından çok daha geri kaldıkları görülmüştür.
Kendi çocukluğumuzu hatırlamak ve kavramak çocuklarımıza doğru yolu çizebilmek için bize rehber olabilir.
Yetkin anne baba olabilmenin yolu çocuklara kendilerini kontrol edebilmeyi beş yaşına kadar öğretmek ve bunu bir yaşam pratiğine çevirmeleri için onları destek olmakla açılır.
Bir yaşam bilgesi olmaları için çocuklarımıza ve bize gerekli olanlar şöyle özetlenebilir:
Değişmesi gerekenler için güç - Değiştirilemeyecekler için sabır - Bu ikisini birbirinden ayırmak için akıl.
