Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:

LÖSEMİLİ ÇOCUKLAR KENTİ İÇİN NE YAPTINIZ?

Türkiye’de her yıl 1200 çocuk lösemi hastalığına yakalanıyor. Son yıllarda ortaya çıkan olumlu ilerlemeler sayesinde ise çocuklarda lösemi hastalığının tedavisi yüzde 91’e varan oranda tam iyileşme ile sonuçlanıyor.


Ancak bazen bu hastalığın tedavisi için gerekli kemik iliği bulunsa bile nakil yapılacak hastane bulunamıyor. Lösemili çocukların “beklerken ölmemesi için” Lösemili Çocuklar Kenti projesini yürüten LÖSEV her geçen gün daha fazla destek topluyor. Siz de (http://www.losev.org.tr/dergi/kent.htm) adresine tıklayarak kampanyaya destek verebilirsiniz.

Her yıl binlerce çocuğun sağlığını ve hatta hayatını tehdit eden lösemi hastalığının tedavisine kendini adayan Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV), lösemili çocukların tedavisi ve rehabilitasyonu için başlattığı Lösemili Çocuklar Kenti projesini tüm hızıyla sürdürüyor. Tamamen ücretsiz tedavi ve insanca yaşam sağlayacak olan Lösemili Çocuklar Kenti projesi için 5 yıldır devletin arsa tahsis etmesi bekleniyor.

Projenin duyurulması ve kamuoyu desteği sağlanması amacıyla bir süre önce “5 Milyon Tık” kampanyası başlatılmıştı. Bu hedefe ulaşıldı ama ne yazık ki proje için ilerleme sağlayacak bir adım henüz atılmadı. LÖSEV yetkilileri ve gönüllüleri ise kampanyayı yaygınlaştırarak proje yolunda ilerlemeye devam ediyor.

ADETA “BEKLERKEN ÖL” DENİLİYOR!
LÖSEV Lösemili Çocuklar Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Pediatrik Hematolog Dr. Üstün Ezer olumlu yanıt alana kadar kampanyayı sürdürmekte kararlı olduklarını belirtiyor. Zamanın çok az olduğuna dikkat çeken Ezer “Her gün yeni bir lösemili çocuk başvuruyor. 6/6 tam uyumlu verici kardeşi olmasına ve hastanın yaşaması kemik iliği nakline bağlı olmasına rağmen nakil yaptıracak hastane bulamıyor. En yakın 3 ay sonrasına randevu veriliyor. Yani bir anlamda ‘Beklerken öl’ deniliyor” diyor.

Kampanyaya destek vermek için (http://www.losev.org.tr/dergi/kent.htm) adresine tıklamak gerekiyor. Ayrıca tüm bankalardan havale ücreti ödemeden 1 YTL bile bağışlamak mümkün. Bağışlar için ortak hesap numarası ise 0660.


LÖSEMİLİ ÇOCUKLAR KENTİ NEDEN GEREKLİ?
- Çünkü çocuklarda kanser hastalıkları hızla artmaktadır. Dünyada her yıl bir milyondan fazla çocuk, Türkiye’de ise her yıl yaklaşık 1200 yavrumuz lösemi hastalığına yakalanma riski altındadır. Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü bizleri ciddi şekilde uyarmaktadır; “2020 yılına kadar kanser hastalıkları yüzde 60 oranında daha da artacaktır.”

- Çünkü hematoloji alanında son yıllarda ortaya çıkan olumlu ilerlemeler sayesinde çocuklarda lösemi hastalığının tedavisi yüzde 91’e varan oranda tam iyileşme ile sonuçlanmaktadır. Yani standart risk ALL’li 10 lösemili çocuktan 9’u normal yaşamlarına dönebilmektedir. Ülkemizde de bu başarının elde edilmesi için çok steril ortamlar, en yeni teknolojilerle donanmış ihtisas hastaneleri, tecrübeli sağlık personeli ile psikolojik ve sosyal desteklerin yer aldığı büyük merkezlere ihtiyaç olduğu açıktır.

- Çünkü lösemi tedavisinde ilaçlar kadar hijyen, beslenme ve yaşama sımsıkı bağlanmak büyük önem taşımaktadır. Çocukların 3 yıl gibi çok uzun bir süre tedavi alacakları hastaneleri korku filmlerindeki kasvetli şatolara ve kan alan doktor, hemşireleri de vampire benzetmemeleri gerekir. Bir hastaneden çok sevimli bir yuva ve hiç taburcu olmak istenmeyecek sıcacık bir ev havası yaratılmalıdır.

- Çünkü hiç bir çocuğun doğarken fakir veya zengin, sağlıklı yada hasta olmayı seçme şansı yoktur. Veya “Ben bu ortamda tedavimi sürdürmeyeceğim “Deme şansına da sahip değildir. Öte yandan Çocuk Hakları Sözleşmeleri gereğince her çocuk eşit koşullarda ve devlet güvencesinde tedavi olma ve yaşama şansına sahip olmalıdır.

- Çünkü lösemi hastalığının tedavisi son derece pahalıdır. Yüzlerce milyar lira tutan bu tedavileri hiçbir ailenin bütçesi kaldıramamaktadır. Bu nedenle kar amacı gözetmeyen, gerektiğinde parasız tedavi olanağı sağlayan vakıf hastanelerine ihtiyaç vardır.

- Çünkü lösemili çocuğunu tedavi ettirebilmek için Ankara, İstanbul gibi büyük illere gelen ailelerin sokaklarda yatmayacağı, sıcak bir ortamda güler yüz ve anlayışla karşılanacağı, trafik çilesi çekmeyeceği çağdaş merkezlere ihtiyaçları vardır.

- Çünkü çocuğu hastalanan anne ve babaların tek düşüncesi çocuklarına moral vermek ve bir an önce biricik yavrularının iyileşmesini görmek olmalıdır. Bir torba kan bulmak için hastane hastane dolaşmamalı, imza, rapor kuyruklarında saatlerce bekletilmemeli, bir kutu ilaç için eczane önlerinde vakit geçirmemelidirler.

- Çünkü Türkiye'de kemik iliği nakli imkanları son derece kısıtlıdır. Düzenli ve çok gelişmiş bir “İlik Bankası” bulunmaması nedeniyle hastalar yurt dışına yollanmakta gereksiz ödemeler yapılmaktadır. Öte yandan özellikle çocuklarımız kemik iliği nakli olabilmek için sıra beklemekte aylarca sonrasına randevu verilmektedir. Bu kadar süre içerisinde yaşama şanslarını kaybedebilmektedirler.



Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.