Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:
Hülya Yıldırım

KAKANIN HAYATİ ÖNEMİ!


İnsan kakanın önemini de anne olunca anlıyor. Doğumun ardından siz henüz şoktayken, çocuk doktoru yanınıza gelip de bebeğinize bakım verirken ilk dikkat etmeniz gereken şeylerin başında kakayı sayınca ilk önce olayın ciddiyetine pek uyanamıyor insan… Oysa bebeğin kakasının  kıvamı, rengi, kokusu önemli; hatta hayati!..

OKAN BAYÜLGEN VE KAKA
Hiç unutmam, kızıma 4 aylık hamileyken Okan Bayülgen’le röportaj yapıyorum. Ama hamile olduğumu O bilmiyor! “Çocuk sahibi olmayı düşünüyor musunuz?” dedim. İleride belki, falan” dedi. O sıralar kararı net değildi. Fakat bir konuda netti: “Yahu” dedi… “İnsan kakanı yiyeyim senin diye çocuk sever mi? Bizde insanlar kakanı yiyeyim senin, diye diye çocuklarını seviyorlar! Ne iş?.. Çocuk sahibi olursam böyle olmayacağımdan eminim…”
Ben de şaşırmış; “Yok canım, böyle de sevilmez tabii” diye içimden geçirmiştim…
Fakat anne olunca, bebeğin-çocuğun kakasının bile nasıl da sevildiğini ve bir anne için hayatının önemli konularından biri olduğunu, kakaya (adeta) nasıl da mücevher muamelesi yapıldığını sevgiyle anladım!
Şimdilerde Okan Bayülgen de bir kız çocuğu sahibi, sanırım o da çocuğun kakasının neden bu kadar sevildiğini anlamıştır…

İşte böyle, insan evladın her şeyini seviyor; mesela benim için bebeğimin her altını açışım ayrı bir heyecan ve merak konusuydu. “Kıvamı, rengi, kokusu bugün nasıl?” Çünkü kaka, sağlığın yolunda gidip gitmediğinin öyle temel işaretlerinden biri ki…

İKİNCİ BEYNİMİZ!
Bu arada, sindirim sistemimiz günümüzde ikinci beyin olarak adlandırılıyor … Ve yine sindirim sistemimiz, Duyu Bütünleme otoriteleri tarafından 5 duyumuzdan sonraki duyu organlarından biri (sekizincisi) olarak yerini alıyor…
Öte yandan, hastalıklara duygusal açıdan bakıldığında kabızlık bırakamama, ishal ise korku ve kaçışı temsil ediyor; aklınızda bulunsun...

Kabızlık çocuğun gelişimini etkiliyor!
ÇOCUĞUNUZUN SAĞLIKLI BÜYÜYÜP BÜYÜMEDİĞİNİ KAKASINDAN TAKİP EDEBİLİRSİNİZ!


Kabızlık, çocukluk döneminde sık rastlanan bir sorun olmasıyla dikkat çekiyor.


Kabızlık şikayeti, pediatri polikliniklerine yapılan tüm başvuruların yüzde 3’ünde, pediatrik gastroenteroloji başvurularının ise yüzde 25’inde görülüyor. İngiltere’de yapılan bir çalışma sonucunda, okul çağındaki çocukların yüzde 34’ünün sorunu. Prof. Dr. Melih Tugay’ın (Çocuk Cerrahisi Uzmanı) psikolojik faktörlerle de direkt bağlantısı olan ve çocuğun büyüme ve gelişmesinde önem taşıyan kabızlık konusuyla ilgili görüşleri şöyle…

ÇOCUKLARDA KABIZLIK NASIL OLUŞUR?
Çocuklarda kabızlık, oldukça sık rastladığımız durumlardan bir tanesidir. Yenidoğan bebeklerden başlayıp, ileri yaşlara kadar karşımıza çıkabilir. Kabızlık terimi, aileler tarafından bazen büyük abdestin bir günden fazla yapılmaması durumu için, bazen kakasının çok sert olması nedeniyle, bazen de bu ikisinin karışımı olarak kullanılmaktadır. Yani hem üst üste günlerce kaka yapamayan, arkasından da çok sert kaka yapan ya da sadece zorlanarak kaka yaptığı için de kabızlık terimi kullanılır.

YENİDOĞANLARDA KABIZLIK SORUNU NASIL ANLAŞILIR?
Yeni doğmuş bir bebek, ilk 24-48 saat içinde kakasını yapmamışsa bu durum çocuk cerrahisini ilgilendiren bir hastalığın belirtisi olabilir. Bu gibi bir durumda, mutlaka çocuk cerrahının hastayı değerlendirmesi ve ona göre teşhis ile tedavisini yönlendirmesi gerekir. Onun dışında her gün kakasını normal yapan, her gün tuvalete çıkan bir çocuk, ateşli hastalık ya da benzeri bir durum sonrasında üst üste kakasını yapmamaya başlayabilir ve bu kronik bir hal alabilir. Bu durumda da mutlaka bir çocuk cerrahına başvurulmalıdır.

KABIZLIK HER ZAMAN HASTALIKLARLA BAĞLANTILI MI?
Öncelikle kabızlığın bir hastalığa mı bağlı, yoksa dışkılama alışkanlığının bir şekilde bozulmasına mı bağlı olduğunun anlaşılması gerekir. Eğer altında yatan başka bir hastalık varsa, bu ortaya konduktan sonra kabızlık tedavisi yapılmalıdır. Sadece dışkılama alışkanlığının bozulması nedeniyle kabızlık söz konusuysa, bununla ilgili birtakım önlemler alınmalı ve bazı tedaviler uygulanmalıdır. Günümüzde en çok bu türden, yani dışkılama alışkanlığının bozulması nedeniyle ortaya çıkan kabızlıklar öne çıkmaktadır.

DIŞKILAMA ALIŞKANLIĞININ BOZULMASI NEDENİYLE ORTAYA ÇIKAN KABIZLIK NEDENLERİ
Bu kabızlıklar genellikle herhangi bir hastalıktan sonra ya da evde oluşan önemli bir değişiklik, yeni bir kardeş olması, taşınma, çocuğun okula başlaması gibi durumlar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Kısacası, psikolojik faktörlerin önemi yadsınamaz. Böyle bir durumda hemen, fazla geciktirmeden bir doktora başvurup bu alışkanlığı hemen eski haline, düzenli kaka yapma durumuna getirmekte fayda vardır. Aksi takdirde, kabızlığın şiddeti giderek artar.

Normalde her gün, en az bir defa kakasını yapan bir çocuk bunu iki günde bir, üç günde bir hatta günlerce, haftalarca yapmadığı şekle dönüştürebilir. Böyle bir durumda günlerce kaka yapılmayınca, çocuğun iştahı da bozulur. Akabinde bu sorun çocuğun büyümesini, gelişmesini, kilo almasını da etkiler. Günlerce kaka yapmayan çocuklarda kaka giderek sertleşmekte, çocuk kaka yaparken büyük bir ağrı ve acı hissetmektedir. Bu sert kakanın yapılması esnasında, makatta birtakım çatlaklar oluşmaktadır. Çocuk ağrı duyduğu için, kendisini kakasını tutmaya zorlamakta ve bu bir kısır döngü şeklinde kakasını yapmadığı günlerin sayısını artırıp, kaka yapmayı bir işkence haline getirmektedir. 6 ay, 1 sene, 2 sene bu şekilde yaşayan çocuklarda, giderek kalın bağırsağın son kısmı da genişlemekte, burada kaka birikmekte ve zaman içinde bu kaka, artık çocuğu kakasını tutamaz hale getirmektedir. Yani çocuk, bir dolu kovanın sanki dolup taşması şeklinde kakasını yapmaya başlamaktadır.  Bazı çocuklar okuldaki tuvaletlerin çok pis olması nedeniyle oraya girmemek için, kakasını yapmayı geciktirmekte ve bu giderek ciddi bir kabızlık boyutuna ulaşmaktadır.

TANISI NASIL KONUR?
Günümüzde kabızlıkların yapısal bir hastalığa mı bağlı olduğu, yoksa sadece dışkılama alışkanlığının bozulmasına mı bağlı olduğu birtakım testlerle ve cihazlarla ortaya konmaktadır. Hali hazırda bu testlerin en önemlilerinden bir tanesi, anorektal manometri cihazıdır. Bu cihazla fonksiyon bozuklukları saptanmakta, böylece birçok hastalığın ayırıcı tanısı yapılmaktadır. Genellikle kalın bağırsak ve idrar torbası birbiriyle komşu olduğu için, çok ciddi kabızlık olan hastalarda idrar kaçırma sorunu da olabilmektedir. Ama bunun yanı sıra, hiç kabızlık olmadan da bir çocuk idrar kaçırma sorunuyla karşı karşıya kalabilir. Genellikle çocukların çişlerini tutmaları, yaklaşık 2-3 yaşlarında ortaya çıkar. Öncelikle büyük abdestini tutarlar, daha sonra da idrarlarını tutmaya başlarlar. Bu durumu, geceleri alt ıslatma izleyebilir. Birçok organik yani hastalığa bağlı sebebi olabildiği gibi, bunun yanı sıra hiçbir organik hastalığa bağlı olmadan da bazı çocuklar genetik olarak idrar kaçırmaya eğilimli olabilir.

TEDAVİSİ MÜMKÜN MÜ?
Bunların tedavileri mümkündür. İlaç ve alarm cihazları dediğimiz birtakım cihazlarla tedavileri günümüzde yapılmaktadır. Eğer tedavileri yapılmazsa, idrar kaçırma sorunu sürekli olarak devam edip, ciddi bir hal alabilir.


DİĞER YAZILAR
- HER ÇOCUK YALANSIZ BÜYÜMEYİ HAK EDER!
- ANNE DUYGUDUR!..
- HAYIR DEMEYİ BİLİYOR MUSUNUZ?
- KEK YAPAR GİBİ ÇOCUK YAPAMAZSIN!
- MAHREMİYETE SAYGI!
- ÇOCUKLAR ÖLMESİN!
- ÇOCUĞUNUZDAN VAZGEÇMEYİN!
- ANNE BABAYI PAYLAŞMAK!
- SÜT DİŞİ, DEYİP GEÇMEYİN!
- Sadece 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'n değil... HER GÜNÜN KUTLU OLSUN KADIN!..
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.