Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:
Hülya Yıldırım

İLK KARNE...


İlk karne…

Duru ilkokul 1. sınıf öğrencisi olarak ilk karnesini aldı. Fakat, ben karne hediyesini ona karne almadan 1 hafta önce verdim. Ve bunun nedenini de şöyle açıkladım. “Canım kızım, karnendeki notlar ne olursa olsun, seni çok seviyorum ve senin başarılı bir öğrenci olduğunu düşünüyorum. Çok çalıştın, çok gayret gösterdin. Zorlandığın konuları da tatilde birlikte geliştiririz.” Bana baktı, birbirimize uzun uzun sarıldık. Babası ise karne konusunda daha klasik bir tavır gösterdi ve karne sabahı, “Şu karneyi bir görelim bakalım” dedi.
Okula Duru’yu almaya gittiğimde, karnesini çoktan çantasına koymuş, karnesindeki notlara göz atmamıştı bile… Onu görünce, “Karnen nasıl?” diye sordum, “Bilmem” dedi omuz silkerek, arkadaşlarıyla vedalaşıyordu. Aslında masum yavrumun ve yaşıtlarının dünyadan  haberi yoktu. Daha Ocak ayı gelmeden hepsi okumayı sökmüştü, daha ne olsundu?!
Bu arada itiraf etmeliyim ki, ben, karneyi kendim alıyormuşum gibi bir duygu falan da yaşamadım… Sonra Duru’yla elele okulun bahçesine çıktık, karneye birlikte baktık; her şey harikaydı. “Bak dedim, gördün mü, kendine her zaman inanmalısın!” Yine birbirimize sarıldık ve karnesini bir an önce babasına göstermek üzere heyecanlandı…
Şimdilerde tatilde dengeli bir program izlemeye çalışıyoruz, biraz okuma-yazma, biraz eğlenme-dinlenme… Bu arada “Bugs Bunny Buzda” gösterisini izledik bile, çok hoşumuza gitti; sonra sık sık küçük yürüyüşlere çıkıyoruz, hava kötüyse koyun koyuna film seyrediyoruz, sanat etkinliklerine katılmayı planlıyoruz.  Siz de tatil programınızı henüz yapmadıysanız, www.anneoluncaanladim.com’un Bilgili Çocuk&Süper Anne sayfalarını ziyaret edin, kendinize uygun alternatifleri mutlaka bulursunuz. 1. yarıyıl herkese geçmiş olsun; çocukların işi zaten zor, vallahi veli olmak da hiç kolay değilmiş!

TATİLDE DE KURALLARI BOŞLAMAYIN!

Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı Esra Baş da, tatilde dikkat edilmesi gereken kurallar konusunda şu önerilerde bulunuyor:

- Tatilde çocukların yatma ve kalkma saatlerinde büyük değişiklik yapmayın. Elbette tatilde biraz daha geç yatmasına ve geç kalkmasına izin verilebilir. Ancak bunu abartmamak gerekir. Belki 1 saat geç yatmasına müsaade edilebilir. Ancak çok geç yatmasına göz yummamak gerekir. Tatil bitiminde bu sorun olabilir.

- Çocuğun kahvaltı alışkanlığı tatilde de devam etmeli. Çevremizde görüyoruz. Çocuk çok geç yattığı için sabah erken kalkamıyor. Neredeyse öğlene doğru kalkıyor. Öğlende kahvaltı geçiştirilerek yemek yeniyor. Öğün sayısı ikiye düşüyor. Bu da okullar açıldığında çocuğun yeniden kahvaltıya alışmasında zorluk çekmesine sebep oluyor. Çocuklar mutlaka kahvaltı yapmalı ve öğünler hiçbir şekilde geçiştirilmemelidir.
- Tatilde ders tekrarı yapılabilir, ancak biz daha çok eğlenceli ve öğretici hikayeler okumasını tavsiye ediyoruz. Anne ve babalar çocuklara sık sık ders çalış, diye telkinde bulunmamalı. Çocuk bütün gün evde olduğundan kendi isteği ile zaman ders tekrarı yapabilir, ders çalışabilir. Bunu çocuğun isteğine bırakmak uygun olur. Onu istediği saati seçme özgürlüğü tanırsak, isteyerek ve severek ders çalışacaktır. Ayrıca oyun oynamasına da fırsat vermeliyiz.

Çocuğunuza çözüm odaklı yaklaşın:

KARNEDEKİ NOTLARA ODAKLANMAYIN!

Yarıyıl tatilinin hem çocuğa hem de size zehir olmaması ve çocukla aranızdaki ilişkinin bozulmaması için, çözüm odaklı olmalısınız. Nasıl mı?

Okul çağındaki çocukların pek çoğu için karne dönemleri gerginliği de beraberinde getirir. Karneyi beğenmeyen velilerle çocuklar arasındaki anlaşmazlıklar ya da çocukların kaygı ve endişe yüklenmesi ile istenmeyen sonuçlar yaşanır. Yeditepe Üniversitesi Hastanesi’nden Aile Terapisti Emine Zinnur Kılıç’a, karne alan çocuklarla velilerinin gerginlik yaşamaması için neler yaplabileceğini sorduk.

KARNE BAŞARI GÖSTERGESİ DEĞİLDİR!
- Ailelerinin karne alan çocuğa nasıl bir davranış geliştirmeleri uygun olur?

Karne çocuğun o eğitim dönemindeki öğrenme düzeyini gösteren bir belgedir. Çocuğun hayattaki başarı ya da başarısızlığının bir göstergesi değildir. Karneler verildiğinde yapılan en önemli yanlış; karnedeki notları çocuğun notu olarak düşünmektir. Oysa, karnedeki not çocuğun ne kadar değerli, başarılı, zeki, çalışkan olduğunun bir göstergesi değildir. Yalnızca çocuğun o eğitim dönemi içinde belli konularda kendisinden beklenen performansın ne kadarını gösterdiğinin bir ölçüsüdür. Yani matematikten, Türkçe’den, fen bilgisinden o eğitim döneminde öğrenmesi gereken bilgilerin ne kadarını öğrenmiştir; hangi dersleri daha iyi öğrenmiştir, hangilerinde beklenen öğrenme düzeyini tutturamamıştır. Veliler ellerine karneyi aldıklarında yalnızca çocuğun başarısız olduğu değil başarılı olduğu dersleri de görmeli ve tümünü birlikte değerlendirmelidir.

Karnedeki düşük notların en çok çocuğu üzdüğünü unutmamalı, bu sorunu çocukları ile birlikte çözmeye çalışmalıdır. Amaç suçlamak değil birlikte çözüm aramak olmadır. Soğukkanlı bir tutum, yüksek notları öncelikle vurgulayarak başlayan bir konuşma ve daha sonra düşük notlar konusunda neler yapılabileceğinin çocukla konuşularak birlikte düşünülmesi uygun bir yaklaşımdır. Bunun için çocuğun fikrini de alarak birlikte bir eylem planı geliştirmek, çocuğa aynı zamanda bir problem çözme becerisi kazandırmaya yönelik iyi bir model olur.

- Çocukların karnelerinden dolayı korku yaşamamaları için neler yapılabilir?
Veliler karneyi genel başarının göstergesi değil, çocuğun o dönemdeki öğrenmesinin belgesi olarak algılar ve buna uygun davranırlarsa çocukların heyecanlanmaları, korkmaları, karneyi gizlemeleri gerekmez. Bunun için velilerin yapması gereken şey karne notları yüksek de olsa düşük de olsa bu konuyu fazla abartmamalarıdır. Aslında ideal olan eğitim sisteminde yapılacak bir değişiklikle karnelerin daha bilgi verici bir biçimde hazırlanmasıdır. Örneğin; çocuğun hangi derslerde, hangi konularda ilgili ve başarılı olduğu, hangi konuların pekiştirilmesi gerektiğinin yanı sıra çocuğun sosyal becerileri, olumlu özellikleri, ilgi alanları gibi konulara da karnede yer verilebilse, o zaman okulla aile arasında işbirliği için karne gerçekten anlamlı bir araç olur.

ÇOCUK KORKUYORSA...
- Karnesinde zayıfı olan çocuklar korkudan, heyecandan yanlış şeyler yapabiliyor. Bununla ilgili neler önerirsiniz?

Karnesinde düşük not gelen çocuklar ailelerinin kendilerini bu yüzden cezalandıracağı, kızacağı korkusuna kapılıp gizleme, karneyi değiştirme gibi yollara saparlar. Korkudan kaynaklanan bu yaklaşım problemi çözmek yerine gizlemek anlayışına dayanır ki, ileride daha büyük sorunlara yol açar. Ailenin suçlayıcı değil, problem çözücü bir tutum içinde olması işte bu yüzden çok önemlidir.

- İkinci yarıyılı verimli geçirmeleri için sömestr tatilinde çocukların nasıl zaman geçirmelerini önerirsiniz?
Şubat tatilinde ders çalışıp çalışmamak da yine çocuk ve ailenin bu problem çözme çerçevesinde birlikte düşünerek verdikleri bir karar olmalıdır. Eğer karnede düşük notlar varsa, bu derslerdeki eksikleri tamamlamak için Şubat tatili iyi bir fırsat olabilir. Ancak yalnızca “çalış” demek yetmez. Çocuğun bu dersleri nasıl çalışacağı konusunda yapılandırılmış bir program yapmak, gerekirse bir öğretmenden yardım almak daha iyi bir yöntemdir.

DİĞER YAZILAR
- HER ÇOCUK YALANSIZ BÜYÜMEYİ HAK EDER!
- ANNE DUYGUDUR!..
- HAYIR DEMEYİ BİLİYOR MUSUNUZ?
- KEK YAPAR GİBİ ÇOCUK YAPAMAZSIN!
- MAHREMİYETE SAYGI!
- ÇOCUKLAR ÖLMESİN!
- ÇOCUĞUNUZDAN VAZGEÇMEYİN!
- ANNE BABAYI PAYLAŞMAK!
- SÜT DİŞİ, DEYİP GEÇMEYİN!
- Sadece 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'n değil... HER GÜNÜN KUTLU OLSUN KADIN!..
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.