Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Türkiye'nin en iyi ebeveyn sitesi
Yazı Boyutu:

TATİL DÖNÜŞÜ “KÜLKEDİSİ” GİBİ HİSSETMEMEK ELİNİZDE

TATİL DÖNÜŞÜ “KÜLKEDİSİ” GİBİ HİSSETMEMEK ELİNİZDE

Tatilin “tükenmişlik sendromu”na karşı iyi geldiğini araştırmalar da onaylıyor. Ancak tatil sonrası uyum sorunu yaşamak istemiyorsanız, uzmanların önerilerine kulak verin. Uzman Psikolog Şencan Çıldır, “Tatile çıkmadan evinizi temizleyin. Tatil dönüşü külkedisi gibi hissetmek istemiyorsanız, maillerinizi kontrol etmek, ev için alışveriş yapmak ve kıyafetlerinizi düzenlemek için boş bir gün ayırın. Tatile çıkmadan önce evde kendiniz için bir hediye bırakın” diyor...


Her kişinin tatile yüklediği anlam kendine özgü. Tatil dinlenmenin en güzel aracı ve herkesin ihtiyacı. Ancak tüm sıkıntıların çözümü olmadığını unutmamalıyız. Tatil planının bile yaşama olumlu etkisi var. Tatilin düşüncesi bile sıkıntıların azalmasını sağlıyor. Kişi ruhsal, sosyal ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılayabildiği bir tatil yapabildiğinde ruh sağlığına önemli katkıları oluyor. Yapılan araştırmalarda tatil sonrası, tatil öncesiyle karşılaştırıldığında fiziksel şikayetlerde azalma, uyku kalitesinde artış gözleniyor. Tatilin “tükenmişlik sendromu” belirtilerinin azalmasına katkıda bulunduğunu gösteren çalışmalar var. Ancak tatil sonrasında da devam eden ve süreklilik gösteren durumlarda bir uzmandan yardım alınması yerinde olur.

TATİL DÖNÜŞÜ UYUM İÇİN...
Tatil dönüşü külkedisi gibi hissetmek istemiyorsanız, dönüşte kendinize boş bir gün ayırabilirsiniz. Bu günlük  yaşantınıza daha kolay alışmanızı ve hazırlanmanızı sağlayacaktır. Maillerinizi kontrol etmek, ev için alış-veriş yapmak ve kıyafetlerinizi düzenlemek için bu boş günü kullanabilirsiniz. Tatile çıkarken evinizi temiz ve düzenli bırakın. Hatta dönüşte gördüğünüzde sizi sevindirecek, yeni bir eşya gibi bir iki detay ekleyebilirsiniz.

 

TÜKENMİŞLİK SENDROMUNA KARŞI TATİL
Hala tatile çıkmayanlar için ideal planlama önerileri ve tatil sonrası uyum için pratik çözümlerle ilgili sorularımızı yine Uzman Psikolog Şencan Çıldır’a yöneltiyoruz...

- Tatil planı yapıp, tatile çıkamayanların yaşadığı hayal kırıklığı, iş ve günlük yaşamlarını nasıl etkiliyor?
Bir çok çalışan, iş yerlerinden izin alamama, ekonomik sorunlar gibi birçok etken yüzünden tatil yapamayabiliyorlar. Bu da öncelikle çalışma motivasyonunu etkiliyor. Çalışmaya karşı isteksizlik de günlük yaşama yansıyor. Yoğun çalışan, uzun süre tatil yapamayan ve dinlenemeyenlerin “tükenmişlik sendromu” dediğimiz problemle karşı karşıya kaldığını görebiliyoruz. Tükenmişlik sendromu oldukça sık görülüyor. Kişi bu durumda gergin-mutsuz hisseder, duygusal açıdan tükendiğini ve kimseye birşey veremeyeceğini düşünür. Yorgunluktan farkı, uyuyarak veya dinlenerek geçmemesidir. Dinlenememiş bir zihin ile beden, iş ve günlük yaşamdan kaynaklanan zorluklarla da işlevsel bir biçimde başa çıkmakta zorlanabiliyor. Tabii ki bu durum kişilik özellikleri, yaşam biçimi ve kişinin algıladığı strese bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.

- Tatil psikolojik açıdan nasıl bir rahatlama sağlıyor? Tatil bir anlamda terapi olarak değerlendirilebilir mi?
Tatil öncelikle günlük hayatın sorumluluklarından sıyrılmamızı sağlayarak bir rahatlama getiriyor. Her gün sabah kalkıp gitmek zorunda olduğumuz işten uzak kaldığımız ve sadece yapmak istediğimiz şeyleri “kendimiz istediğimiz için” yaptığımız bir evre olması en önemli özelliği. Tabii ki fiziksel yorgunluğun atılması da ruh halini olumlu yönde etkiliyor. Tatil yapmak ve dinlenmek ruh sağlığı için temel bir ihtiyaç. Kişi ruhsal, sosyal ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılayabildiği bir tatil yapabildiğinde ruh sağlığına önemli katkıları oluyor. Tatilin tükenmişlik sendromu belirtilerinin azalmasına katkıda bulunduğunu gösteren çalışmalar var.

- Depresyon, panik atak gibi psikolojik sorunları olanlar için tatil ekstra stres nedeni olabiliyor mu?
Tatil oldukça rahatlatıcı ve kişinin iple çektiği bir zaman dilimi olsa da, plan yapmayı ve organize olmayı gerektiren bir olay. Ayrıca, tatil yeni bir çevre ve havaya kısa süreli uyum göstermeyi gerektirdiği için özellikle de yurt dışı tatillerinde duygu durumda değişiklikler hissedilebiliyor. Depresif bozuklukta kişi karar vermekte zorlanabilir ve genel olarak bir isteksizlik hali söz konusudur. Kişi tatil planı yapamayabilir, zorlanabilir ve isteksiz olabilir. Panik bozuklukta, panik atağını tetikleyen durumlar günlük yaşamda olabileceği gibi tatil organizasyonunda da (yolculuk, kalınan mekan vb.) olabilir. Ancak genel olarak tatilin ekstra stres nedeni olmaktan çok, faydalı olduğunu söyleyebiliriz.

 

NE İSTEDİĞİNİZE KARAR VERİN
- Psikolojik açıdan rahatlamak, ideal bir tatil konusunda nasıl bir yol izlenmeli?

Herkese uyacak ideal bir tatil tipinden bahsetmek çok mümkün değil. Kişinin dinlenme ve eğlence ihtiyaçlarına uygun bir tatil seçmesi önemli, ayrıca beraber gidilecek kişi ya da kişilerin de seçilmesinde dikkatli olmak gerekir. Bu yüzden kişi plan yapılmadan önce kendi kendine kalarak kiminle, ne kadar süreyle ve nasıl bir yere gitmek istediğini sorgulamalı. Kişi kendi zevk ve eğlence anlayışını göz önünde bulundurmalı. Kimisi için sıcak bir Akdeniz tatili ideal iken, bir başkası evde kalıp yaşadığı şehrin tadını çıkarmayı ve evde dinlenmeyi tercih edebilir.

- Tatil sonrası hangi yakınmalar, yeterince dinlenilmediğini ya da psikolojik açıdan bir sorun olduğunu işaret eder?
Tatil sonrasında kişi iş yerine adapte olamıyorsa ve motivasyonu azalmışsa, sabahları uyanmak daha zor oluyor ya da geceleri uyku sorunları yaşanıyorsa, hafıza ve konsantrasyon problemleri yaşıyorsa, fiziksel şikayetler baş gösterdiyse, gün içinde hissedilen iyilik halinde bir azalma varsa, bir sorundan bahsedebiliriz. Ancak,  bu sorunlar sadece tatil ve geri dönüşle ilgili olmayabilir. Bir uzmandan yardım alarak bu sorunların doğasını araştırmak ve çözüm bulmak faydalı olacaktır.


YAŞAM BÖLÜMÜNÜN DİĞER KONULARI

Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE - Tüm hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz.